Kehanet

53 5 0
                                    

Melody'nin gözünden.

Uyandığımda sadece bulutlar görünüyordu.Ve biri beni koltuk altlarımdan sarıp uçuruyordu

-"Ne yapıyorsun sen?bırak beni!"diyip çırpınmaya başladım

-"Aptal!Düşüp yere kapaklanmak mı istiyorsun sen haa?Yere düşersen en ufak parçan bile bulunamaz!"

-"Taaaamam"diyip ona sıkıca sarıldım.Tanrım... tüm bedenim titriyordu ve yükseklik korkum vardı.Bu yükseklikten kim korkmazdı ki?Bu yüzden de kendimi kasıyordum

-"Ne zaman yetişiriz?Daha doğrusu nereye gidiyoruz?Nereye uçuruyorsun beni?"sesim kısık çıkmıştı.Tam kendimde değildim.

-"Melekler okuluna gidiyoruz.Yetişmemize 3-4 dakika kaldı"

-"Biraz yavaş uçsak diyorum.Artık miğdem bulanıyor"

-"Ben zaten yavaş uçuyorum.Işık hızıyla uçuyoruz genelde. Ama sen tam bir melek olmadığın için normal uçuyorum.Bedenin toz olup savrulur"

-"Kaç kişi meleksiniz?"

-"Melekler okulu diyoruz yani.Okulda on bin.Ve gökyüzü sadece okullardan oluşmuyor".

-"Nasıl yani?"

-"Yani Melekler de insanlar gibi yaşıyorlar.Evleri var ve aileleri"

-"Hımm "demiştim sadece aklımda bir sürü soru varken.Çok saçma ama dikkatinin dağılmamasını istiyordum.Bir an boşluğuna gelip beni yere bıraka bilirdi"

-"İşte geldik"dedi. Etraf o kadar güzeldiki. Pembe renkli kocaman bir okul.Her şey parlıyordu ve benim gözlerim kamaşıyordu.Çok garipti ama okul ve her şey havadan asılmış gibiydi.Ağaçlar vardı ama topraktan değilde bulutlardan çıkmıştılar.Yol yada herhangi bir araç yoktu.Melekler araçı napsınlar ki?diye iç geçirdim.
Okulun içindeydik ama Stephany beni halen bırakmıyordu.

-"Uçamıyorum ama kendim yürüye biliyorum.Beni daha fazla taşımana gerek yok herkes bize bakıyor"hiç kimsenin kanadı yokdu.Stephany'nin de okulun kapısından girerken kanatları yok olmuştu.

-"Sana gökyüzünün yaşam şartlarına uyman için büyü yapmadılar.Sen halen insan sayılırsın ve bu Melekler okulu senin için halen illuzasyon.Hiçbirşeye dokunamazsın, içinden geçersin.Ama melek olunca yer yüzünde her şeyin içinden geçe bilirsin,tabi büyüyle"Gözlerimi büyüterek onu dinliyordum.

-"Büyümü öğrenicem?"kendimi tutamayarak sırıttım.

-"Burası okul Melody, öğrenmen gereken herşeyi öğreneceksin.İşte profesörün odası"bir eliyle beni tutup diğeriyle kapıyı açarak içeriye girdi

Profesör.

-"Ahh..Stephany sonunda gele bildin.Bir sorun olmadı değil mi?

-"Hayır olmadı,ama Melody ürküp bağırmaya başladı ve onu bayıltmak zorunda kaldım.Bu arada ona "Gökyüzü yaşamı" büyüsünü yapın kollarım koptu neredeyse"

-"Ne yapıyorsunuz bana?"korkmuştum galiba ve onlara güvenmiyordum.

-"Birşey yaptığı yok Melody, sadece birşeye dokuna ve yere basa bilesin diye büyü yapacak"

-"Evet başlıyorum"diye lafa girdi profesör.
Gözlerini kapayıp bilmediğim bir dilde büyü yaptı.Ama bir çok büyü yaptı.Bense sadece ne yaptığına bakıyordum.

-"Şey,sorularımı sora bilirmiyim yoksa kafayı yiyeceğim"dedim bağırarak

-"Ahh..tabi.Stephany sen çıkabilirsin"dedi pröfesör gülümseyerek.Garip uzun ,ayağına kadar mavili beyazlı elbisesi vardı ve üzerinde pantolon yoktu.Beyaz saçları uzundu ve yukarıdan yarı kısmını toplamıştı.Gözlüklüydü ve mavi gözleri vardı.
Stephany odadan çıkınca direk lafa girdim.

MELODY(geleceğin şarkısı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin