Oğuz...
Sanki beğeniyordu beni. Bana ders sırasında bakışlarını yakaliyordum.
Geçen gün biyoloji dersinde bana bakarken dalıp gitmeleri ve hocanın sorduğu soruyu bile duymaması çok eğlenceliydi.
Halbuki Oğuz bir derste hocanın bir kelimesini bile kaçıracak adam değildi. Bir insan bu kadar yakışıklı olup bu kadar da çalışkan olabilir mi diye sormadan edemiyordum doğrusu.
Tamam benim de hayallerim vardi ama daha da önümüzde de 2 yıl var. 11. siniftik sonuçta. Bu hırsına anlam veremiyorumdum bir türlü.
Bazen de kiskaniyordum galiba.
9. siniftan beri bir insanın zayıfı hiç mi olmazdi yaa. Ama bizim sınıfın en tembellerinden birinin ben olduğumu düşünürsek bu durum sadece bana göre anormaldi.
Geçen gün Ezgi ile konuştuğumuzda bana;
"Melisa, artik ders çalışmaya baslasan diyorum. Hepimizin ne kadar hırsla çalıştığını görüyorsun. Bu ne rahatlık" dedi.
Kulaklarıma inanamadım.
Ben de;
" Yani Ezgi, bunu söyleyecek son kisi sensin. Hergun Ertan' la sokaklarda geziyorsun, gelmiş bana akıl veriyorsun" dedim.
Biraz bozuldu bu cevabima, hissettim.
Sonuçta okulda en yakin arkadaşlarımdı Ezgi ve Ertan. Onları kaybetmek en son isteyeceğim şeydi. Dost dediğin de acı söyler. Doğru söylediğini biliyordum.
Annemlerin üzerimdeki hırslarını, babamin bana hergün "Doktor olacak benim kizim" demelerini ve zorla bana fen alanını sectirdigini aklımdan da cikaramiyordum.
O aralar tek düşündüğüm şeydi Oğuz.
İleride hayatımdaki en büyük izleri yaratacağını bilmeden...
Sadece Oğuz'u düşündüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Ve Sınav
RomansaAşık olduğunuz kişiyi elde etmek icin, onun her anında yanında olabilmek için neler yapabilirsiniz? Mesela onun en yakın arkadaşıyla sevgili olabilir misiniz???