Beni hiç anlamadın, anlamayacaksın. Aslında o kadar da farklı değiliz, farklı bakıyoruz sadece, farklı düşünüyoruz. Senin sözde doğruların var; benim kalpte yanlışlarım. Senin gitmeyen korkuların var; benim bitmeyen duygularım. Senin uzun kahvaltıların var; benimse yetmeyen uykularım. Sen bir ömür sonrasında yaşıyorsun; ben bir saat öncesinde. Sen hayata koşuyorsun, ben hayatın gölgesinde. Öyle ki, bir adım mesafe bile bazen gurbet oluyor işte...
Beni hiç anlamadın, anlamayacaksın.
Oysa ben içinde sen olmayan bir cümle kurmak isterdim, içimden gelerek. İçmeden içimi dökmek isterdim. Hani hep soruyorsun ya bana, ben senin neyinim, diye. Sen benim düş güzelim, sen benim rüyamsın. Sen içimdeki maviliği taşıyan gökyüzümsün. Sen, en karanlık tarafımı gören gecemsin. Sen, aynı günaha battığım suç ortağım, idam hükmünü bozan kararımsın. Sen kalbime yararım, sen ömrüme zararımsın. Sen, yaşanmamış gün, sen yaşanacak zamanımsın. Şimdi sorma artık bana, ben senin neyinim diye. Sen anahtar sözcüğüm, sen gizli öznem, sen imlâ hatamsın. Sen satırbaşım, sen sırdaşım, sen arkadaşımsın. Sen seve seve yaptığım yanlışımsın.Beni hiç anlamadın sen, anlamayacaksın. Oluruna bıraksam her şeyi, bilmemki başıma ne işler açacaksın? Öyle bir yerdesin ki bende; dokunsam yakacak, bıraksam kaçacaksın. Bilmiyorum, sen söyle güzel gözlüm; ne yapayım ben seninle? Dağları mı dizeyim önüne kal diye, yoksa gidişini seyre mi durayım? Derdini veren mi olayım, derdinden verem mi ben?
Aklımda kumpaslar, yüreğimde tuzaklar, bin mayın patlar içimde bir hayalin sonunda. Kadere düğüm atıp, kedere düğün tutar kalbim... Ellerim başlı başına muamma, dilim sığmaz ağzıma, gözlerim bana yabancı, gönlüm ise iflah olmaz bir yalancı... Ben dürüstüm aslında, acınla kıyaslamam, kıyaslayamam hiç bir gülüşünü. Yalnızlık da sevseydi beni sensizlik kadar, bir sıcak bakışa çoktan râm olurdum ben de.Kafam karmakarışık ama şunu bil ki bana bir tek sen iyi geliyorsun. Senin yanında unutuyorum zamanı, bir tek seninleyken düşünmüyorum; beni üzen sancıtan hiç bir şeyi... Kimim var ki senden başka, kim anlar ki senden başka? Bu kadar çarpmasan yüzüme gerçekleri, sen de anlarsın aslında. Cevap veremeyeceğim sorular yerine, duymak istediklerini sorsan. Onlara dokunup, kanatmak yerine, yaralarımı sarsan; olmaz mı? Ey güzel gözlüm, ey sahipsiz yazılarımın kimliksiz kahramanı; içimden cenazeni kaldırıp, gözyaşımı döksem ardından, "çık" desem aklımın çaprazlarından, "git artık, bit ne olur bit..." desem; biter mi? Ya da, hayallerine düşsem tepetaklak. Başımı çarpsam dizlerine, ılık ılık aksa mutluluk içime ve can versem gözlerinde... Yeter mi?
Beni hiç anlamadın sen, anlamayacaksın. Aslında o kadar da farklı değildik, senin sözde doğruların vardı; benim kalpte yanlışlarım. Senin gitmeyen korkuların vardı; benimse bitmeyen duygularım. Senin uzun kahvaltıların; benimse yetmeyen uykularım. Şimdi/nin önemsiziydi yarının artıkları, can kafesimin demir parmaklıklarıydı içimde bıraktıkları. Dilim düşman olsa da benliğime, içinde sen olmayan bir cümle kurmak isterdim, içimden gelerek. İçmeden içimi dökmek isterdim ama içtikçe hasretini içim gider doyamam özlemine. Saçlarından tutup gecenin, koynuna bırakmak isterim hayallerimi. Yanağına bir öpücük, yastığına bir gül bırakmak isterim. Sevgiden fazlası olmaz, sen içimi gör yeter, işte bu yüzden, en çokta bu yüzden; ne olur kal yanımda. Ben susuyormuş gibi yaparım, sen dinliyormuş gibi. Ben sevmiyormuş gibi yaparım, sen bilmiyormuş gibi.
Hadi kal yanımda, beni anlasan da, anlamasan da...Ahmet Çabuk / Kara Kalpli Defter
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Kalpli Defter
PoetryDilime yakışmayan isyanlar büyüyor içimde, senin adına edilen dualar susturmuyor artık. Kıblesini şaşırmış acılar birikti sensizlik sersemi yüreğimde, ne yana uzansam, ne yana uyansam bilemiyorum. Sessizliğim sağır ediyor kulaklarımı, şiirlerim sahi...