#5

137 2 0
                                    

Selamm. :D Yeni bölüm biraz gecikti özür dilerim. Vaktim olmadı. Neyse yeni bölümle karşınızdayım. Ben 3. yazar Öykü. Sizi seviyorum, iyi okumalar. :DD

Öykü'nün ağzından;

 1 AY SONRA ...

Uyandığımda ufak bir lanet okudum. Neden mi? Bugün okulun son günüydü. Notlarım iyiydi. Hocalarımın en gözde öğrencilerindedim. Her zaman ki bu sene de aynı şekilde geçmişti. Düşüncelerimden kurtulup hemen banyoya doğru yöneldim. Duş alıp çıktıktan sonra üzerime saks mavisi bir gömlek, altına siyah dar pantolon giydikten sonra ayakkabı olarak yine saks mavisi topuklulularımı giydim. Topuklu giymek iyi hissettiriyordu. Kahvaltımızı yapıp çıktık. Deniz, Rüzgar ve Ege kapının önünde bizi bekliyordu. Onlara gülümsedikten sonra Deniz'e doğru yürüdüm. Ona sıkıca sarıldıktan sonra okula doğru yürümeye başladık. Yürürken bir yandan da sohbet ediyorduk. Ege, Nefi'ye dönüp " Senin bu sertliğin seni çok seksi yapıyor." dedi muzip bir gülüşle. Nefi ona dönüp sırıttıktan sonra "Kes sesini." diye omzuna vurdu. Ege yalandan bir acıma sesi çıkardıktan sonra hepimiz ona bakıp güldük. Okula geldiğimizde çocuklara ve kızlara tek tek sarıldıktan sonra sınıflarımıza sonra sınıflarımıza yöneldik. Derslerim iyi ama okuldan nefret ediyorum. Hangi gerizekalı okulu sabahın bir körüne koyar ki (!) Bunun tek mantıklı açıklaması bize işkence etmek olabilir. Deniz'in sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. "İyi misin?" diye sordu. "Evet." diye kestirip attım. Üzerime gelinmesinden nefret ediyordum. Kafa sallayarak cevap verdi. İlk ders tarihti. Tarihe oldukça büyük bir ilgim vardı. Ama bazen uykumu getiriyordu.

***

İlk ders nasıl geçti anlamadım. Teneffüste Deniz'le koridorda gezerken Nefi'leri görüp yanlarına gittik. Onlarla gülerken bir kız yanımıza geldi. Onu tanıyordum. Deniz'e aşıktı. Bana dönüp "Sürtüklüğün giderek çoğalıyor." deyip gitti. Donup kalmıştım. Bu da neydi şimdi?

***

Ege kucağında dudağı patlamış Nefi ile okul koridorunda bize doğru gelirken koşarak onların yanına gittim. Topuklulularımın çıkardğı sesten dolayı herkes bana bakıyordu. "Lanet olsun. Ne oldu böyle?!" dedim tedirgin bakışlarımı Nefi'ye doğrulturken. "Bilmiyorum. Onu gördüğümde 2-3 erkek ona saldırıyorlardı. Parmağımı Nefi'nin patlamış dudağına dokundurduğumda acıyla sızlandı. Boş koridorun başında Can'ı gördüm. Sabah okulda yoktu. Yeni gelmişti. Pis pis Nefi'ye bakıp sırıtıyordu. Ege'de bunu farketmiş olacak ki Nefi'yi banka bırakıp yanına gitti. "Ne gülüyorsun?! Yoksa senin arkadaşların mıydı o piçler?!" dedi şiddetle. Can hiç bir şey söylemiyordu. Sırıtoyordu. Ege'den kurtuldu ve yine hiçbir şey söylemeden uzaklaştı. Hala yüzünde o pis sırıtışı vardı. Ege hızla yanımıza koştu. Nefi'ye tekrar baktığımda daha da kötü olduğunu farkettim. Kolunda ve karnında ezikler vardı. Ege'ye Nefi'yi kucağına almasını söyleyip taksi durağına sürükledim.

***

Hastaneye geldiğimizde vücudumu bir tedirginlik sardı. Oraya girmek istemiyordum. Oraya girmek istemiyorum. Oraya her gittiğimde kötü bir şey oluyordu. Oraya girmeyecektim. Asla. Ege'ye ve Deniz'e dönüp "Nefi'yle siz ilgilenin. Ben okula dönüyorum." dedikten sonra taksiye yöneldim. Başlarıyla onayladıktan sonra ben okula döndüm. Harika. Yine yalnız kalmışrım. Ama karar vermiştim. O hastaneye bir daha gitmeyecektim. Sıkılganlıkla derse doğru ilerledim.

***

Zaman nasıl geçmişti anlamadım. Tek başıma eve gitmeyi sevmiyordum. Ama en azından müzik dinleyebilirdim. Eve girdiğimde Ege bana dönüp "Nerede kaldın?!" diye bağırdı. Titrek sesimle ona dönüp "Bana bir daha bağırma." dedim. Gözlerini devirip "Heyneyse." dedi. Deniz bana dönüp yüzümü ellerinin arasına aldı ve "Biz Can'ı bulmaya gidiyoruz. Nefi içeride, ona iyi bak. Sana güveniyorum." deyip sırıttı. Bende ona buruk bir gülümseme gönderdikten sonra mutfağa yöneldim. Nefi'ye tavuk çorbası yaptım. Evet bunu seviyordu. Ona iyi gelebilidi. Tepsiyi hazırladıktan sonra elime alıp odasına gittim. Odaya girdiğimde gözlerini tavana dükmiş orayı izliyordu. Bir şey düşünüyordu. Çünkü suratında bir plan kurduğundaki gibi hain bir gülümseme vardı. Ona bakıp gülümsedikten sonra "Yine ne gibi bir hain planın var?" dediğimde bana bakıp yatakta doğruldu. Tepsiyi lucağına koyduğumda çorbaya bakıp "Mmmm. En sevidğim." dedi. Ona dönüp "Anlat bakalım. Neler oluyor?" dedikten sonra sessizce çorbasını içti. Çorbasını bitirdikten sonra bana dönüp anlatmaya başladı; "O kız sana sürtük deyip gittikten sonra bende onun peşinden gittim. Bilirsin, sana öyle dediği için biraz pataklayacaktım. Sonrasını biliyorsun. " dedi. "Yani her şey benim yüzümden oldu." dedim. "Saçmalama Öykü." "Sence o kız bana neden sürtük dedi?" dedim sorgulayıcı bakışlarımı ona fırlatarak. "Büyük ihtimalle Deniz yüzündendir. Biliyorsun o kız Deniz'e aşık ve sende Deniz'e hepimizden daha yakınsın. Ve sana söyledim onu seviyormuş gibi gözüküyorsun." "Ama sevmiyorum." dedim ısrarcı bir şekilde. Nefi bana dönüp "Hıhı. Tabi canım kesin öyledir." dedi. Ona dönüp "Dua et yaralısın. Yoksa şu yastıklardan birini kafana yerdin seni aptal." Bir şey söylemesine izin vermeden odadan çıktım. Kuveti doldurup kendimi ılık suya teslim ettim.

***

Uyandığımda hala küvetteydim. Küvvette mi uyumuştum? Hemen küvetten çıkıp üzerimi giyindim ve telefonumu aldım. 11 cevapsız arama vardı ve 7 mesaj vardı. 9 tanesi Deniz'dendi. Geri kalanı ise Ege ve Sıla'dandı. Deniz'i arayıp "Neler oluyor?" diye sordum. "Tanrım! Neden telefonlarıma cevap vermedin?" diye bağırdı bana. Bende dayanamayıp ona bağırdım ve "Lanet olsun!" deyip telefonu suratına kapattım. Deniz'den bunu hiç beklemezdim. Telefonun zil sesini tekrar duyduğumda arayanın Deniz olduğunu bildiğim için ekrana bakmadan telefonu açtım. "Ne var?" dedim boğuk sesimle. "Hemen buraya gel. Can, Neşe'yle ilgili bir sır biliyor. Çabuk ol" dedikten sonra "Tamam." deyip telefonu kapattım. Hemen hazırlanıp dışarı çıktığımda nereye gittiğimi bilmediğimi fark ettim. Deniz'i arayıp nerede olduklarını öğrendikten sonra bir taksi durdurup oraya gittim. Terkedilmiş partmandı burası. Tedirgin adımlarla içeri girdiğimde Ege yere oturmuş ağlıyordu. Onu işaret ederek Deniz'e dönüp "Neler oluyor?" diye sordum. "Konuşmalıyız Öykü".......

Arkadaşlar bişey söylemek istiyorum. Öncellikle ben Nefi. Yorum ve vote görmek istiyoruz... Okuyucu sayısı kısa sürede yükseldi bunun için mutluyuz ancak düşüncelerinizi merak ediyoruz. Bu arada karakter olan :) Nefi'nin dayak yemesini ara bölüm olarak paylaşacağım ...

Sonraki Hayat.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin