2.Bölüm ''Sevgili Günlük''
"Ben kim miyim?
Kendi canını yakmakta Usta.
Ve...incitileceğini anlamak konusunda bir o kadar çırak..."♡♡♡♡
2009, İstanbul
,,Niye her şey benim başıma geliyor ya..." diye mızmızlandım.
Aslında pek isyan eden bir insan değildim ama şu anda isyan etmek ve çabucak eve gitmekten başka yapacak bir şeyim yoktu. Telefonumu herzamanki gibi oluşan umutsuzluklarla yine çantama koydum.
,,Niye herşey benim başıma geliyor yüce rabbim. Ha?" Dedim başımı göğe kaldırırken. Eğer beni duyuyorsa, sadece şimdi isyanıma cevap versin.
Neden tüm aksilikler beni bulurdu ki? Oysa ben bu mahalleye geldiğimde ne umutlar, ne güzel şeyler düşünerek gelmiştim.
Ama geldiğim ilk günden başlamıştı tüm aksilikler.
Hiç mi güzel bir şey gelmeyecekti benim başıma?
Önce istediğim okul dolu olduğu için alınmamıştım, sonra evimize geldiğimizde kiracıların çıkmadığını görüp bir hafta boyunca ev sahibimiz olan Neriman teyzenin evini işgal etmiştik. Elbette onunla günler çok güzel geçmişti ve ona binlerce kez minettarız. Evini bize açmayabilirdi de. Hatta bizi kendi evlatları gibi sevdi. Şimdi ise otobüsümü kaçırdığım için durmadan yağan yağmurda yürüyordum. Hemde şemsiyesiz! Başımı koruyacak tek şey, üstüme geçirdiğim ince siyah ceketimin kapşonu idi.
Taksi için de para vermek istemiyordum. Ağabeyimi çağırabilirdim ama arabamız yoktu, o da birisinden ödünç alıcaktı. Onun mahçup olacağına, tüm gün yağan yağmurda yürürüm daha iyi.
Yağmurdan ve gök gürültüsünden nefret ediyor ve korkuyordum.
Bunun nedeni ise ağabeyimdi. Bir keresinde onun bana izin vermemesine aldırmayarak, gizli bir şekilde dışarıya çıkmış ve alt sokağımızın parkında oynamıştım ve o an yağmur yağmıştı. Abim ise dersimi alayım diye, bana 'Bak benden izinsiz dışarıya çıktın ve Annemiz ile Babamız yukarıda üzülüp ağladığı için yağmur yağıyor' demişti. Bundan nerdeyse 13 sene önceydi ama ben yine de öyle alışmıştım. Her yağmur yaydığında irkilir ve bugün kötü bir şey mi yaptım, veya bir şey mi oldu diye düşünürdüm.
Abim bir şey söylerse her zaman doğrudur. O asla yalan söylemez, çünkü o benim Ağabeyim.
O bana bakan ve beni büyüten adamdı. Benim için, bizim için okulunudan ve hayatından vazgeçen adamdı.
Birden bana nispet yaparcasına gök gürlediğinde korkudan hafif bir çığlık attım ve hemen kaldırımın üzerine hızla çıkabilmek için koştum.
'Allahım ne olur bitsin bu yağmur' diye duâ ede ede yavaşca yürüyordum. Biliyorum hızlı yürümem lazım ama gök gürleyince tutuluyordum işte.
,,Şştt hatun!" Arkamdan gelen ses ile gözlerimi sıkıca kapattım ve daha hızlı yürümeye çalıştım ama dediğim gibi nerdeyse tutulmuştum. Bacaklarım hem soğuktan, hem de korkudan kas katı kesilmişti. Yürümekte zorlanıyordum.
,,Ulan okulda böyle güzel hatunlar vardı da biz mi okumadık!" dedi bu sefer başka bir ses.
,,Okulda böyle güzel kızlar olduğunu bilseydim okula giderdim be" dedi arkamdan isyan eden alaylı sesi ile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acı Aşk
RomanceÖleceğim gün bugün müydü? Karnıma giren keskin acı ile aklımdan geçen tek soru buydu: bugün ölecek miyim? Neden? Bu şekilde ölmek zorunda mıyım? Hem daha mutlu olamamışken. O kadar çok çabalamıştım ki mutlu olmak için. O kadar çok savaşmıştım ki. Ta...