Bugün umutsuzluğumu bir kenara bırakmış olarak güne merhaba dedim. Herzaman ki gibi bu sabahta yatagımda 90° dönmüş haldeydi vücudum. Uyku sersemliğiyle mutfağa gidip "serpil hanım kahvemi getirin" dedim ve ardından gözlerim kapalı sinirli bir şekilde "bilmiyo musunuz? Kahve olmadan sabahları gözlerimi açamıyorum" diyerek bagırdım. Ve o ümit ettiğim ses geldi "serpil hanım kim? Ne kahvesi cansu? Ne saçmalıyorsun?" . işte tamda beklediğim ses buydu. Sallana sallana hizmetçisi olan iş kadını hayalimi bırakıp banyoya yol aldım tabi ordan sonra mutfağa. Yemek yerken telefonumu kurcalamayı sevdiğim için mutfağa gitmeden odama bir uğrayayım dedim. Ovvwvv off off aman allahım bune offf nolmuş buraya kalkarkende böylemiydi acaba kaçıncı dünya savaşı olmuş bu odada ya düşünceleri aklımı kurcalarken telefonumu alıp kendimi mutfakta buluverdim. Bugün alışveriş günüydü ve annem işe gitmeden para koparmalıydım.
Karşımda çayını yudumlayan anneme "anne şey.."
"Ne diceğini biliyorum cansu boşuna yağ çekme sehpanın üzerine kartımı koydum 250 tl yi geçme" diyerek masadan kalktı.
Yüzümde saçma bi gülümseme oluştu ama 250 tl neyime yetecek ki diye düşünürken suratım eski huysuz halini aldı. "Aman cansu sende buldun bunuyosun haa" diyerek kendi kendime homurdandım.
Hemen bilgeye haber vermek için düşünmeden aradım ilk çalışında açtı;
"Efendim cansu"
"İki saate hazırlan gelip alcam"
"Kızım o iş iptal sen hazırlan ben seni biryere götürcem ve tahmin et yalnız değilizz"
"Bilge gezecek kadar para......"
"........"
Küstah bide suratıma kapattı. Kim şimdi bizle takılan kişiler off off akılsız bilge aptal bilge.
Üstüme dar sporcu atleti altımada baya bir yırtığı olan jean , uzun bir ilimünati işareti olan kolye ve damla gözlük. Evettt şimdi spor bir görünüm aynı zamanda seksi gözüküyorum üstüme ince bir hırka geçirirken telefonum çaldı.
"Efendim bilge"
"Nerdesin kızım?"
"Çıkıyorum işte ne var"
"Bağırmayı keste herzamanki mekana gel sana süprizim var"
"Tamam geliyorum"
Ayağıma hızla geçirdiğim siyah spor ayakkabılarını giyerken evden çıkmıştım. Mekan yakın olduğundan oraya varmam pek uzun sürmedi. İçeriye girer girmez mehmet bana dönerek:
"Ooo cansu dartları hazırlıyorum hemen"
"Hiç gerek yok bilgeyi alıp çıkacam"
"Çaprazındaki masadalar"
"Tamam saol"
Mehmeti severim burada garsonluk yapardı iyi anlaştığım sayılı kişilerin arasındadır.
Çaprazdaki masaya gitmeden önce mehmetle makara kikiri gülüştük. Kafamı bilgenin olduğu masaya çevirdiğimde ne göreyim poyraz kızgın bakışları ile beni süzüyor timuçin yine telefonla ilgileniyor bilge ise bana burdayız diye işaret ediyordu. Sakin adımlarla yanlarına gittiğimde bilge ;
"Mehmet seni özlediğini söyledi"
"Evet farkettim ya"
Poyraz bagırarak "ben burayı o çocuğun kafasına yıkmadan kalkalım" dedi ve hızlı adımlarla dışarı yol aldı.
Büyük bi şaşkınlıkla çıkışa doğru yürümeye başladık. Bukadar sinirlenecek ne vardıki. Koluma giren timuçin ile irkildim.
"Senden hoşlanıyor galiba"
"Saçmalama timuçin!"
"Kızım görmüyo musun aşık sana"
Göz devirerek arabaya binmesini işaret ettim. Arabada büyük bi sessizlik vardı. Sessizliği bozan timuçin oldu.
"Bilge şurdan müzik açta dinleyelim"-timuçin
"Nereye gidiyoruz" -cansu
"Değiştir"-timuçin
"Kime diyorum"-cansu
"Pufff"-poyraz
"Duurrrr"-timuçin
Poyraz ani firen yapmıştı hepimiz bi tarafa kafamızı vurduk.
"Noluyo mal mısın poyraz"-timuçin
"Dur demedin mi olum" poyraz
"Ben bilgeye dur demiştim şarkı için" timuçin
Poyraz dışlamış bakışını yapıp arabayı tekrar çalıştırdı. Bu sefer sinirlerime sahip çıkamayım timuçinin üstüne atladım. Yeter ya bune böyle gerizekalı çocuk ölüyorduk. Timuçini döverken birden ikimizde gülmeye başladık fırsattan istifade sarıldı ve kulağıma fısıldadı.
"İzle şimdi"
Ve bir frenle pata küte yine kafamızı vurduk. Bilge gülmeye başladı poyraz ise küçük bi tebessüm göstermiş yola devam ediyordu. Timuçin kafasını çevirip göz kırptı ve gülümsedi. İşte şimdi poyraz ciden beni kıskanıp umursuyordu.
Nereye gittiğimizi bilmiyordum ne yapcağımızıda tabi. Pencereden dışarıyı izlerken uykuya dalmışım. Büyük bir yere düşmenin şokuyla uykudan uyandım. Gözlerimi açtığımda poyraz timuçinin tşörtünden tutmuş bağıra bağıra tartışıyorlardı. Anlamadığım benim burda ne işim vardı.
Poyraz "sana ben taşicam demiştim hala neden böyle bişe yaptın" diye bağırdı.
Timuçin " olum alt tarafı kızı odasına götürüyordum neden bukadar abarttın" diyerek karşılık verdi.
Kendimi toparlayıp ayağa kalkmaya çalıştım. Tam ayağa kalkmıştımki yanağımda sert bir yumrukla yere geri kapaklandım.
BILGE BANA YUMRUK ATMIŞTI!!!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇOK MU KOMİK ?
Fiksi RemajaKarışıklıklarla dolu bir üniversitede karşılıksız bir aşk hikayesi.