*Harry*
Calvin silahı Taylor'a doğrultmuştu. O anlık koruma istediği ile silahı Calvin'den almaya başarabilmiştim. Taylor ise ambulansta bayılmıştı. Ve hastaneye gitmişti.
Birazdan Taylor'ın yanına gidecektim.
Etrafa bakınırken ileride Calvin'i gördüm.
Bir adam ona sakin olmasını söylüyor, o ise bana bakıp bağırıyordu:
- Bunun intikamını alacağım Harry!
- İyı şanslar!
Onu umursamadım. İyi bir avukata ihtiyacı olacaktı.
İçimden umarım sonsuza kadar
hapishaneye gider diye dua ettim.Gitme vakti diye düşünüp, Calvin'e lanetler okuyarak arabama doğru yürüdüm.
*Taylor*
Son kontrollerim de bitmişti. Doktor biraz daha kalsan yeterli olur diye beni odama yerleştirmişti. Calvin'in bu kadar yaptıklarından sonra buna ihtiyacım olduğunu düşünmüştüm.
Umarım Harry hemen gelir, diye söylendim.
Sonra bana bayılmadan önce dediğini hatırladım.
Yüzümde kocaman bir gülümseme oluştuğuna eminim.
Ambulansa giderken bana şöyle demişti:
'"Seni seviyorum"
Ben ise ona karşılık veremeden bayılmıştım.
İçimden bende seni seviyorum Harry diye fısıldadım.
Kapıdan sesler geldi.
Birisi geliyor diye düşündüm.
Birden içeriye doktor girdi.
- Taylor, bir ziyaretçin var.
İçimden kesin Harry'dir diye düşündüm.
- Kim peki?
- Yaşlı bir kadın.
Kim olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu.
- Peki, içeri alabilirsiniz.
Doktor yavaşça kapıyı dışarıdaki kişinin geçebileceği şekilde açtı.
İçeriye iyi giyinimli ve doktorun da dediği gibi yaşlı bir kadın girdi.
Bu kadını tanımıyordum.
- Uhm... Kime bakmıştınız, hanımefendi?
- Sana.
- Anlayamadım?
- Beni tanıyor musun?
- Hayır.
- Ama ben seni tanıyorum.
- Kim olduğunuzu söyler misiniz?
- Buna gerek yok.
- Neden?
- Bu akşam öğreneceksin.
- Bakın, dediğiniz hiç bir şeyi anlamıyorum.
- Sana sadece şunu söyleyebilirim.
- Neyi?
- Senden intikamımı alacağımı.
- Ne intikamı?
Cevap vermedi. Sadece kapıya doğru yürüyüp bana bakıp çıktı.
Neydi bu şimdi?
Kadının yüzünü hatırlamaya çalıştım.
İşe yaramıyordu. Boşverip uyumaya karar verdim. Artık böylelerine alışmıştım.
Yavaş yavaş uykuya daldım...
*Harry*
Hastanedeki merdivenleri hızlı adımlarla çıktım. Taylor'ın odasını biliyordum.
Katı dolaşarak 13 numaralı odayı bulmaya çalıştım.
Sonunda bulmuştum.
Kapıyı yavaşça açarak içeri girdim.
İçeri girdiğimde Taylor uyuyordu. Onu rahatsız etmek istemedim. Yattığı yatağın yanındaki koltuğa oturdum.Uyurken bile muhteşem gözüküyordu. Birden yerinde kıprandı. Ve gözlerini açtı. Beni görünce:
- A-a-a Harry? Sen burada mıydın?
- Yeni geldim. Seni uyandırmak istemedim.
- Ne zaman buradan gideriz?
- Bilemiyorum. Doktoru aramam gerek.
- Sadece mesaj atsan? Bu daha hızlı olur
- Peki, biraz bekle.
Gönderen:
H: İyi günler. Sizi rahatsız ediyorsam özür dilerim ama bir şey sormam gerek
D: Tabii ki de sorabilirsiniz.
H: Taylor'ı hastaneden çıkarabilir miyiz?
D: Tabii. Size iyi günler.
Cevap vermeye gerek duymadım. Taylor'a baktım.
- Çıkabiliriz.
- Yaşasın!
*Akşam*
Eve giderler.
*Taylor*
Eve geldiğimizde Harry duş almak istediğini söyleyip banyoya gitmişti. Ben ise;
Koltuğa uzanmıştım. Ve kitap okuyordum.
Canım çok sıkılıyordu. Kitabı bırakıp, pencereyi açtım. Etrafı incelemeye başladım.
Biraz uzakta bir kadın vardı. Bana bakıyordu. Bu kim diye düşünürken, hatırladım.
Bu kişi hastanedeki kadındı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANLIŞ ZAMANDA DOĞRU AŞK
DiversosHani sana göre aşık olmak aptallıktı Harry? -Evet çünkü ben aptal bir aşığım Taylor.