Episode 5 | Master

30 5 0
                                    

USTA
Beni bir ay boyunca bu pis hapishaneye gönderen adama baktım ve öfkeyle "Hayır! Hem sen bunu istediğimi nereden çıkarıyorsun?" dedi. Öfkesini gizleyerek "O zaman bu hapishanede kalmaya devam et!" dedi. Ayağa kalkıp önüne dikildim ve "Emin ol... Burada çürümeyi yeğlerim!" dedi. Usulca başını salladı ve arkasını döndü. Yüksek sesle, benden önce konuştuğu adama "Şunu yedek ultra güvenlikli bölmeye atın!" dedi. Adam da aniden "Olmaz! O burada bize yardımcı oldu ve belki de onsuz hepimiz ölürdük!" dedi.
Jack, hücrelerde gülüşen adamlara baktı ve bana dönüp "Sana son kez soruyorum. Hapise atılmayacaksın. Ya tek başına başı boş bir şekilde dolaşırsın! Ya da benim yanımda eğitim görürsün!" dedi.
Eğitimi seç!
İç sesimi mi, dinlemeliyim? Tek başıma kalmak istemem ve bir usta bana çok iyi gelir. Eğitim görmem lazımdı.
Ama aynı zamanda ondan nefret ediyordum. Muhtemelen beni sert eğitimlere tutacak ve itip kakacaktı. Onun hakkında fazla bir şeyde bilmiyordum.
Sonunda karar verdim ve cevabımı söyledim...
♣ ♣ ♣
Işıklar açıldı ve modern bir yapıya sahip arabanın içini görebildim. Arka tarafında bir tuvalet ve iki oda vardı. Benim bulunduğum yerde ise "U" şeklinde deri bir koltuk. Kocaman bir LCD ve bir mutfak vardı.
Şaşkınlıkla dışarı arabadan çıktım ve yeniden içine girdim. Jack usulca "Büyü. Raven sağolsun." dedi. İçeride her şey varken, araba dışarıdan sıradan bir Minimal gibi gözüküyordu.
İçeri girdik ve arka sağ taraftaki odayı işaret etti. Hemen gittim ve bir yatak, üç kapaklı gardırop ve bilgisayar ile karşılaştım. Ayrıca arka tarafında bir jakuzi bile vardı.
Heyecanla ona "Burası benim mi!?" dedim. Başını salladı ve bende yerlere kadar eğilip, teşekkür ettim. Beni ayağa kaldırdı ve anladığım kadarıyla zihin gücüyle televizyonu açtı. Sunucu kadın şunları söylüyordu:
Bugün öğle saatlerinde, yeni yapılan Gotham Hapishanesinde büyük bir ayaklanma çıktı. Hapishane yetkilileri ve bir Green Lantern onları durdurmaya çalıştı ama ayaklanmanın sonunda Bane, Clock Man, Poison Ivy, Joker yanlarında kendileri gibi çok aranan suçlularla kaçabildiler. Kahramanlar veya devlet bir şey yapana kadar evlerinizden çıkmamanız önemle rica olunur.
Televizyon kapandı ve ben gülümseyip "Bir yere gitmiyoruz, he?" dedim. Bana dik dik baktı ve hiçbir şey söylemeden gitti. Soğuk adam...
♣ ♣ ♣
Fısıltıyla ona "Buraya geleceklerini nereden biliyorsun?" dedim. Cam tavandan aşağı süzmeyi devam ederken zihin gücüyle bana Çünkü Joker, yirmi süper kötüyü elindeki kısıtlı teçhizatla donatamaz... O yüzden o gerekli teçhizat için buraya gelecek. Starhood Tarihi Silah Müzesi dedi. Çok mantıklıydı...
Ben tam kafamı döndüğümde giriş kapısı patlayarak açıldı ve alarmlar ötmeye başladı. Üç tank müzenin içine girdi ve açtıkları girişi kapadılar. Tanklardan içlerinde Joker dahil beş kişi çıktı ve ellerindeki çuvallara silahları doldurmaya başladılar. Kıkırdadım ve "Gizlenmek gibi bir sorunları yok, he?" dedim. Bir şey demedi ve onlar tam altımıza geldiğinde görünmez oldu...
Şaşkınlıkla etrafa bakındım ve bana Şimdi seni de görünmez yapacağım. Uçarak duvarın içinden geçeceğiz ve onlar tanklardan uzaklaşınca saldıracağız. Joker'i bana bırak dedi. Aniden görünmez oldum ve havalandım. Birlikte içeri girdik. Bende görünmezken onu görebiliyordum. Bana Onlar şu köşeyi döndüklerinde saldıracağız! dedi. Bekledim ve onları silahları çuvallara doldururken izledim. Orta Çağ bölümdeydiler ve az sonra modern silahlara geçeceklerdi. Ondan önce onları yensek çok iyi olacaktı.
Sonunda köşeyi döndüler ve saldırdık. Aynı dev yumrukla bir adamı yere gömdüm ve yumruğu yok edip, robot olduğunu fark ettiğim ikinci adamı dev bir baltayla yok ettim. İçimi bir heyecan kaplamıştı... Üçüncü adam çuvalından bir tatar yayı çıkardı ve ateş etti. Ok bacağıma sıyırdı ve azda olsa kanamaya başladı...
Bu sefer heyecanım öfkeye dönüştü ve ilk günki o asa belirdi. Adama asayı sapladım ve adam küllerine dönüşürken her yer yeşil ışıklarla kaplandı ve duvarlar zangırdayıp, parkeler çatladı... Etrafımı yeşil bir ışık kapladı ve şeytanice gülümsedim.
Aniden yanıma Jack geldi ve yüzüme sert bir yumruk attı... Geriye savruldum ve enerji dalgalarım durdu. Kızıl Ejder, beni tuttu ve sertçe sarstı. Kendime geldiğimde ağlıyordum. Bana ne olmuştu? O güç bana kötü şeyler yaptırıyordu... Etrafa baktım ve yerde yatan Joker ve iki fedaisini görünce azda olsa rahatladım.
Kızıl Ejder, beni bırakınca yere düştüm ve acıyla inledim.
O sırada girişteki o üç tank yanımıza geldi ve toplarını bana döndürdüler... Hareket edemiyordum.
O sırada Jack önüme geçti ve kulakları sağır eden bir sesle gelen üç roketi göğüsledi. Büyük patlamalarla yere yıkıldı. Ayağa kalkmaya çalıştı ama en büyük tanktan çıkan Bane tarafından tekrar yere serildi. Bane öfkeyle "Ölme zamanın geldi!" dedi. Güçlü bir tekmeyle Jack acıyla bağırdı.
Harley Quinn kendi tankından çıktı ve pis pis sırıtırken "Onu boşver, Bane! Gitmemiz gerek. Batsy her an burada olabilir." dedi. Üç tankın arkasından da Jeep'ler çıktı ve arabalara binip, gittiler. Tabi Joker'i almayı unutmamıştı. Yine elimden kaçmışlardı...
Sürünerek Jack'in yanına geldim. İyileşmişti ama acı çektiği belli oluyordu. Hapishane günlerim geri dönecekti.
Nasıl bölümdü ama? Beğendiniz mi? Beğendiyseniz vote atın :P



Ring and RevengeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin