Efsane Anka Kuşumuzun efsanesini bilmeyenler için bir yazayım dedim. Arkasından yb miz geliyor. :) :)
--------
Efsanelere göre Anka Kuşu diğer adıyla Simurg, ölümünün yaklaştığını hissetmeye başladığı an kendisine kuru dallardan bir yuva inşa etmeye başlar ve bunu ne olduğu bilinmeyen bir zamkla sıvar.
Daha sonra yuvanın içinde ölümünü şu şekilde bekler; güneş ışınlarının kuru dalları yakarak yuva içinde ölmeyi... Zaman gelince yanarak ölür ve küllerinden tekrar bir Anka Kuşu doğar. Bu yüzden birçok dinde yeniden varoluş, diriliş sembolü olarak benimsenmiştir.
En çok bilinen efsaneyi sizlere anlatmak isterim,
Anka Kuşu rivayete göre bilgi ağacının dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş. Kuşlar dünyasında ters giden her şeye Anka'nın çözüm bulacağına inanılırmış.
Bir an gelir sultan Anka ortalıkta görünmez olur, diğer kuşlar onu aramak için yola koyulurlar. Ona ulaşmak zorludur. Hatta Simurg Kaf Dağının en tepesindedir, oraya varmak için de zorlu vadiler ve tepeler aşmak gerekir.
Birbirinden farklı ve zorlu vadiler:
– İstek
– Aşk
– Marifet
– Hayret
– Tevhid
– Şaşkınlık
– Yokluk Vadileri.
Zorlu dört vadi üzerinden uçtukça sayıları gittikçe azalmış.
Ve nihayet beş vadiden geçtikten sonra gelen Altıncı Vadi 'şaşkınlık' ve sonuncusu Yedinci Vadi 'yokoluş'ta bütün kuşlar umutlarını yitirmiş... Kaf Dağı' na vardıklarında geriye sadece otuz kuş kalmış.
Simurg'un yuvasını bulunca öğrenmişler ki;
'SİMURG ANKA – Otuz Kuş' demekmiş.
Onların hepsi birer Simurg muş. Her biri de Simurg muş...
Simurg Anka yı beklemekten vazgeçerek, şaşkınlık ve yokoluşu da yaşadıktan sonra bile uçmayı sürdürerek, kendi küllerimiz üzerinden yeniden doğabilmek için kendimizi yakmadıkça, her birimiz birer Simurg olmayı göze almadıkça bataklığımızda, tüneklerimizde ve kafeslerimizde yaşamaktan kurtulamayacağız.
Bu otuz kuşta anlamış ki aradıkları sultan kendileri, ve gerçek yolculuk kendine yapılan yolculuktur...
***
Şu da baş karakterimizin gelecek bölümler için spoilerı olsun;
''Her şey bir gün bitecek. İşte her şey bittiğinde, o zaman ben başlayacağım...''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTANT: Küllerinden Doğan
Science FictionTüm dünyam gözümün önünde yok olurken, tek başımaydım. Cızırtılı sokak lambalarının altında yürürken orada, karanlıkta ses çıkarmadan beni izlediklerini biliyordum. Daha doğrusu, hissediyordum. Ara sıra bana zarar vermeye niyetleniyorlardı, fakat bu...
