Zamansız Gelen Mutluluk.

tesadüf..

Resimdeki helin

Bir pazar sabahına daha annemin hadi kahvaltı hazır demesiyle uyandım hemen elimi yüzümü yıkayıp kahvaltı masasına doğru ilerledim
"Günaydın anne günaydın baba abim kalkmadımı daha?
"Gelir birazdan kizim"
" ne o benimi merak ettin bücür?"deyip saçımı dağıttı abim her zamanki gibi
"Of abi ya bücür değilim ben büyüdüm hem saçımı da dağıtmaktan vazgeç"
" kaç yaşına gelirsen gel sen benim bücürüm olarak kalacaksın"
Abimle sabah atışmamızı yaptıktan sonra odama qeçip tek yakın arkadaşım olan denizi aradım
"Alo"
"Alo deniz napiyorsun"
"Iyi kuzucum oturuyorum sen napiyorsun?"
"Iyiyim bende hadi bizim cafeye gidelim yarın biliyorsun iş görüşmem var onun öncesinde biraz morel olur banada "
" tamam kuzucum 1 saat sonra orada bulusuruz" dedikten sonra telefonu kapattık
Uzerime dizlerimde biten pembe elbisemi giydim hafif makyajımı yaptım olmazsa olmaz çilekli rujumu sürdüm saçlarımı serbest bırakıp arabama dogru ilerledim.
Cafeye qeldiğimde deniz daha gelmemişti o gelene kadar telefonda sosyal medyada dolandım bi an denizin sesiyle kendime geldim
"Dünyadan heline dünyadan heline"
"Ah canım geldiğini görmemişim napıyorsun"deyip öptükten sonra yerimize oturduk
" ee neden o kadar dalgınsın bakalım anlat"
"Yarınki görüşme biraz geriyor o kadar biliyorsun çok büyük bir şirket ve hayatımın fırsatı kendi ayaklarımın üzerinde durmak için"
"Biliyorum kuzucum ama senden daha iyisini bulacaklarını sanmıyorum" biraz daha sohbet ettikten sonra karşıdan gelen gruba gözüm kaydı ben o kadar dikkatli bakarken denizinde gözü o tarafa kaydı "kutlama var herhalde"dedikten sonra önümüze geri döndük.
Lavaboya gitmek üzere yerimden kalkmıştım ki denqemi kaybedip garsona çarptım bu arada çarpmanın etkisiyle garson elindeki tepsiyi oturanların üzerine döktü dökülen adam hışımla ayağa kalktığında "egemen sakin ol"demeleriyle bana ve garsona ters ters bakıp lavaboya doğru gitti.
Denize baktığımda gülmekten kıpkırmızı olmuş durumdaydı. Koşar adımlarla denizin yanına doğru gittim
"Yaktın güzelim çocuğu helin"deyip gülmeye devam etti.
"Hadi kalk yeterince rezil oldum"dedikten sonra hesabı ödeyip kalktık. "Sahile gidelim hava alırız"dedikten sonra sahile geldik deniz gülmeye devam ediyordu o güldükçe ben daha çok kızarıyordum.
Hava kararınca evlere dağıldık eve qelip hemen duş alip yattım.

Sabah 7de kalkıp hemen saçımın uçlarına şekil verip salık bıraktım üzerime kırmızı v yaka kolsuz diz hizasında elbisemi giyip arabama dogru yöneldim
Şirketin önüne geldiğimde heyecanım dahada artmış duruma geldi hemen arabadan inip şirkete doğru yürümeye başlamıştım ki telefonumu alıp almadığımı kontrol etmek için çantamı açıyordum ki sert bişeye çarptığımı fark edip durdum.
"Özür dilerim"deyip başımı kaldırdığımda carptığım kişinin dün üzerine kahve dökülmesine sebep olduğum adam olduğunu görünce şok olmuş bi şekilde kaldım.
"Insanlara çarpmayı hobi haline getirmiş gibisin"deyip göz kırptı
"Yok aslında şey buraya iş görüşmesi için geldim ve heyecanım var biraz o yüzden tekrar ozur dilerim"deyip mahçup bir şekilde gülümsedim
"O zaman çok karşılaşıcaz"dedikten sonra söz kırpıp yürümeye devam etti.

Bekleme salonuna geldiğimde benimle beraber 8 kişinin daha olduğunu görünce dahada heyecanlandım çünkü aynı pozisyon için 9 aday görüşmeye gelmişti.

Koridordan 30 35 yaşlarında toplu bir bayan qelip herkezle merhabalaştıktan sonra Karşıdaki odaya tek tek yönlendirdi. Sıra bana geldiğinde dahada heyecanlandım ama belli etmemem gerekiyordu o yuzden sakinleşmeye çalıştım

Kapıyı çaldıktan sonra içeriye adımımı attığımda büyük bir şokla yerimde kaldım. U seklindeki masanın ortasında oturmuş önündeki kağıtlara birşey çizen Dün kahve döktüğüm bugün çarptığım kişi bütün karizmasıyla karşım da oturuyordu..