Peşimi bırakmayan kabuslarım rutinim olmuştu artık. En son ne zaman gece uykusuna yattım hatırlamıyorum. Gerçi kabuslarım iyiki varmış diyorum. Kabuslarım olmasaydı gecenin insanların gürültüsünden yoksun eşsiz bir zaman dilimi olduğunu bilemezdim. Ne ironi değil mi? Tanıştırıyım ben Yazel ,adım 'pozitif olan' anlamına gelirken, dünyaya negatif enerji yaymaya gelmiş bir ironi silsilesiyim. İnsanlara olan uzaklığımı onlar 'bencil ,kendini beğenmiş,karanlık 'olarak yorumluyor ve beni gökkuşağına girmeyi becerememiş siyaha benzetiyorlar. Keşke siyah olabilseydim. Siyah olsaydım da gece karanlığında ruhu perdeleyen suçları, bir bedenin kusrunu örtebilseydim. Siyah olsaydım da üstüme başka bir renk kabul etmemem bencilliğimden değil diğer renkleri, kabul etmiş olduğum kirliliğime bulaştırmak istemememden kaynaklansaydı. Siyah olsaydım da 'masumluk' timsali beyaz en küçük bir müdahele de lekelenirken ben hiç dokunulmamış olsaydım. Ama değilim işte. Ben 6 yaşımdan öncesinin zihnimde yer etmediği, gözünü bir yetimhanede açan, hayatı boyunca bir tane arkadaşı olmamış, çevremdekilerce 'hasta' diye anılan, kendini kaleminden çıkan desenlerle ifade eden ,korkularının kırbaçında can bulan Yazel Akyol'um. Evet diğer insanların aksine hayatıma 6 yaşında başladım. Yetimhane müdüresi Canan Hanım'a göre 6 aylıkken getirildiğim yetimhaneden kaçırılmış , beş buçuk yıl sonra her yerimde iğne delikleri yara bere içinde geri bırakılmışım yuvama. O günden sonra özgürlüğüme dek çok hastahane arşınladım. Sonuçlar farklı, doktorların tek katıldığı nokta benim bir hasta olduğum yönünde. Şu evrenin en utanılacak cani varlığı insanoğlundan elimde olmayan nedenlerle kaçmam hastalıksa hastayım evet. Kayıp hatıralarımda ne yaşadım bilmiyorum. Vahşi tavırlarımdan iyi şeyler yaşamadığım ortada. Kopuk kopuk canlanan karelerdeki duyduğum can yakıcı ağlama sesininde bana hiç yardımcı olduğu söylenemez. Alıştım artık kurcalamıyorum. Kurcalarsam sağlam olmayan ruh halimin iyice bozulup insanları haklı çıkaracağımı bildiğimden belkide.
Sabahın ilk ışıklarıyla artık biraz olsun uyumam gerektiği sinyalini almıştım. Fakat her geçen gün biraz daha uzun gördüğüm o çikolata kahvelerinden ürküyordum. Kimdi, gerçek miydi yoksa hastalıklı zihnimin bana oynamış olduğu bir oyun muydu bilmiyorum. Belki de benim böyle olmama neden o idi kimbilir. Daha çok düşünmeden kalkıp okul için hazırlamaya başladım. Üniversite son sınıf öğrencisiyim. Mimarlık okuyorum. Çok meraklı olmadığım 'yaşam ' için para gerekmesi ve tek yeteneği çizimlerde hayat bulma olan biri için şaşılası bir seçim değil sonuçta.
Herzaman ki siyah pantolon, siyah kazak,siyah mont, siyah bot kombinimi üzerimde uygulamış pek de biçimli olmayan siyah kısacık saçlarımı elimle düzeltmiştim. Diğer kızlar gibi başkaları için kendimi güzelleştirip başka biri olmaya ihtiyacım yoktu. Ben ben olduğum zaman güzeldim.
Başım önde durağa doğru yol alırken sert bir bedene çarpıp sendelemedim. Ah hayır ben o aşk hikayelerindeki kötü çocuğunu arayan iyi kız değilim. Ben gerçek hayatı acı ve anlamsız boyutlarıyla yaşayan zavallının hikayesiydim.Evet ilk bölüm. Biraz yavaş ilerledi farkındayım. Kızımızı iyi tanıtmak istedim .Medya Yazel buarada. Umarım beğenmişsinizdir. Gelecek bölümde görüşmek üzere ✋

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZEL
Ficción GeneralBaşım önde durağa doğru yol alırken sert bir bedene çarpıp sendelemedim. Ah hayır ben o aşk hikayelerindeki kötü çocuğunu arayan iyi kız değilim. Ben gerçek hayatı acı ve anlamsız boyutlarıyla yaşayan zavallının hikayesiyim.