Tek Bölümlük Hikayeler -Zeyker-

~Tek Bölümlük Zeyker Hikayeleri 10~ Part 2

Evet 10. Bölüm de part 2'yle burdayım.

Yorum ve votenizi eksik etmezseniz sevinirim. :)

MULTİMEDYADAKİ ŞARKI PARTİDE ÇALAN ŞARKI. DİNLEMENİZİ ÖNERİRİM.

MULTİMEDYADAKİ ELBİSE ZEYNEP'İN PARTİDE GİYDİĞİ ELBİSE.

Dayanamayıp bu bölümü yayınkadım. Beğenmeniz dileğiyle...

Ayrıca arkadaşlar ben yeni bir hikaye yazmayı düşünüyorum. Ama zeyker ile ilgili değil. Yani başka hikaye yazsam okur musunuz?

Bunu yorum yaparak belirtirseniz sevinirim. Sizleri seviyorum :))

''Bu nasıl?''

Yağmur beni süzdükten sonra eliyle beğendiğini işaret etti. Ben de kafamı sallayıp kabine girdim ve denediğim bilmem kaçıncı elbiseyi çıkardım. Benim cesaretle söylediklerimden iki gün geçmişti ve kerem'le bu sürede hiç karşılaşmamıştım. Yağmur da beni bu depresyonlu hareketlerimden kurtarmak için -yaptığım cesaret gösterisini biliyo- yılbaşı partisi için elbise seçmeye götürdü. Şimdi de beğendiğimiz elbisenin parasını ödeyip çıktık.

''Bir yerler de bişeyler içelim mi?''

''Yok ya. Sen Can'la buluş. Ben eve gidip yoğurt yicem.''

Evet arkadaşlar. Ben depresyona girince çikolata değil yoğurt yerim. Çikolata yiyip kilo almak yerine yoğurt yemek daha mantıklı. Yağmur da bana kararsız bir şekilde bakınca ona zorla ben iyiyim gülümsememi attım.

''Zeynep bak çok yoğurt yemek yok. Hem yarın yılbaşı partisi var.''

Başımı sallayınca Yğmur gelip sarıldı. Ben de kollarımı Yağmur'a dolayınca gözümden bir iki damla yaş süzüldü. İyi ki böyle arkadaşım var. Hemen gözyaşımı silip Yağmur'dan ayrıldım.

''Hadi hadi bekletme Can'ını''

Diyince Yağmur gülümseyip yanağımı öptükten sonra gtiti. Ben de AVM'de biraz dolaşıp çıktım. Arabama binip eve geldim.

''Olmuş mu?''

Diyip yılbaşı için aldığımız elbiseye tekrar baktım. Straplez kırmızı bir elbiseydi. Ayrıca danteliydi. Bugün için oldukça heycanlıydım. Çünkü Kerem'i görücektim. İki gün göremediğim için onu çok özlüyorum. Ama muhtemelen o beni görmek istemicektir. Olsun... Ben onu uzaktan da izlerim. Ne kadar canım acısa da...

''Ay Zeynep! Harika oldun. Bu elbise sana fena yakışmış. Herkes çok beğenicek.''

Kerem beğensin de... Başkaları beğenmese de olur. Derin bir iç çekişimin ardından Yağmur'a baktım. O'da çok güzel olmuş. Yağmur'un telefonu çalınca Can'ın geldiğini anlayıp evden çıktık. Evden çıkmadan önce de hediyelerimizi elimize aldık. Kapının önünde sadece Can'ı gördüğümde içimde burukluk oluştu ama Can'a sarılıp arabanın arka koltuğuna oturdum. Derin bir nefes çekişimin ardından kendimi telkin ettim. Ağlamıcaksın Zeynep! Can ve Yağmur da arabaya binince Can arabayı dürmeye başladı.

Bir süre sonra yılbaşı partisinin olucağı yere geldiğimiz de yine derin bir nefes çekip arabadan indim. Şuan Kerem'i görüceğim için hem mutluluyum hem de üzgünüm. Mutluyum çünkü onu görücem. Üzgünüm çünkü o bana kötü bişey söyler diye korkuyorum.

Parti üniversitenin en popüler çocuğun evindeydi. Üçümüz içeri girince gözlerim Kerem'i aramaya başladı. Can beni dürtünce onun gösterdiği yere baktım. Kerem bir masa da bekliyodu. Kalbim maraton koşmuşçasına atmaya başlarken içimden kendime sakin ol komutları veriyodum. Çisem sürtüğü burdamı diye bakınırken Kerem'den baya uzak bir yerde olduğunu gördüm. Eğerki bu Çisem sürtüğü Kerem'le gelmiş olsaydı Kerem'in yanından ayrılmazdı. Bu da demek oluyo ki ikisi birlikte gelmemiş. İçimden halay çekiyoken üçümüz birlikte Kerem'in olduğu masaya geldik.