BANA NELER OLUYOR?

25 4 3
                                    

Bugün aklımı işime veremiyordum. Sabah erkenden uyanmış küçük çocuğu dusunurken buldum kendimi.İtiraf etmeliyim sadece küçük çocuğu düşünmüyordum aynı zamanda annesini de aklımdan çıkartamıyordum. Acaba kimdi o sorusu beynimi kemirip duruyordu. Bugün her şeyin cevabını bulacaktim elbette.Biraz sabır Oktay dedim kendi kendime. Biraz sabır. Bugün farklı bir gün değildi. Her zamanki gibi o şahane sağlıklı kahvaltimi yapıp ofise gidecek ve emrimde çalışan herkese sıradan surat ifademi takinacaktim. Ama olmuyordu. Yumurtami yerken gulumsedigimi farkettim.Minik delikanlının kuşların peşinden koşar halleri aklımdan gitmiyordu. Eger annesi isi kabul ederse ve ben onunla arkadaş olmayı basarirsam hayatıma o minigin renk katmasini o kadar istiyordum ki. Ortalığı toplamadim bile.Bir an önce ofisime gitmeliydim. Belki sahilde oturup bir çay bile içebilirdim. Alışkanlıkların mi değişiyor oğlum senin?
Ofise vardigimda saat henüz 8.30'du. Erkenden koltuguma kurulup giriş kapısını yukarıdan izlemeye basladim.Her zaman geç kalan sekreterim dahil herkes gelmişti neredeyse. Bir tek Ayşe Doruk gelmemişti. Bu ne ozguvendi canim. Böyle sorumsuz bir insanla çalışamazdim ben. Kafamda cevap bulmayı bekleyen sorularla beraber odamdan ayrıldım. "Arayan olursa cep telefonumdan ulas Nesrin" dedim sekreterime. "Ama bir iş gorusmeniz varmış. İnsan kaynaklarına mutlaka sizinle gorusmesini soylemissiniz.Az önce aradılar yukarıya yonlendirmisler. Asansordedir şimdi biraz bekleseniz." dedi Nesrin. Sinirlendim hem geç kalacak hem beni mi bekletecekti?" Ne yapacağımi sana sormayacagim Nesrin." dedim. Evet kabul ediyorum ani bir çıkisti. Sıradan igrencligim ustumdeyi. Asansorden inerken karsilasmamak için merdivenleri kullandım. Dördüncü kata geldiğimde yanimdan geçti. Ayse olmaliydi. Oldukça guzel giyinmisti. Basinda yeşil bir sal vardı. Parfümünün kokusu bile tanidikti. Annem kokuyordu sanki. Evet evet bu Ayşe olmalıydı. Onu bekletme isteğim geçti. O merdivenden çıkarken ben asansöre yoneldim ve hemen onbeşinci kata çıktım. Allahım hem güzel hem de deli bir anneyle mi karşı karşıyaydim. On beş kat merdivenle çıkılır mıydı? Nesrine hiç bir açıklama yapmadan odama geçtim. Arayan olursa uygunum dedim. Bu kızı da şaşkına cevirecektim nerdeyse. Odama geçip koltuguma yerleştim. Çalışıyormuş gibi gorunmem lazımdı. Nesrin telefon edip iş gorusmesi için Ayşe hanım geldi dediğinde kalbimin ritmi değişti. Gelsin dedim sıradan sert ses tonumu takınarak. Kapı çaldı gel dememle aralandi. Merdivende dikkatli secemedigim bu yüz hem tanıdık geliyor hem de peri gibi güzellik saciyordu. Ayağa kalktim ciddi ve sinirli surat ifademi takindim. "Buyrun oturun " dediğimde Ayşe Doruk afallamis surat ifadesini takinmisti bile.

SIRADANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin