6. BÖLÜM

79 12 0
                                    

Multi: Akın

**************************

Bugün gözlerimi tuhaf ve bana uğramayan bi enerji ile açtım. Berivan'na döndüm:

- Kalk lan.

- Tamam sen kahvaltı hazırla ben gelcem.

- Alla Alla! Kalk sende yardım et. Sadece ben mi yiyeceğim.

Hala ona bakarken bana arkası dönüp yatmaya devam etti. Kıza bak resmen kıçını dönüp yattı ya. Söylene söylene aşağı indim. Mutfağa geçip omlet için dolaptan malzeme aldım. Doğrama tahtasınıda alıp domatesleri doğramaya başladım. Baktım sıkılmaya başladım hemen telefonumu çıkarıp Yüksek Sadakat= Haydi Gel İçelim açtım. Güzel, beğendiğim bir şarkıdır.

Ben kendi kendime hem söyleyip hem domates falan doğruyordum. Arada küçük dans figürleri, ne kadar da yetenekliğim. Biraz daha böyle tuhaf dansım ve müziğimle kendi çapımda show yaptım. Show bölen şey izlendiğim hissiydi. Arkamı dönünce Akın bana küçük ama samimi bi tebessümle bakıyordu. Onu nasıl gördün diye sorarsanız; mutfağın arka bahçeye bakan yeri komple camdı. Ben hala şaşkın bakarken Akın gelip kapıyı tıklattı. Ben hemen toparlayıp kapıyı açtım. Gülerek içeri girdi. Bende gülümseyip:

- Günaydın.

- Günaydın. Nasılsın?

- Gördüğün gibi. Sen?

- İyi. Yardım edeyim mi?

- Olur valla.

- Amaa....bende yerim. Annem arkadaşının düğününe gitti. Kadın gelmiş elli yaşına 4. evliliğini yapıyo.

Ben güllerken o da sırıtıyordu. Biraz güldükten sonra:

- Eee Melih?

- O da annemle gitti. Babam da şirkette. E bende can sıkıntısı size geldim.

- İyi yapmışsın.

Kafasını sallayıp bana yardım etmeye başladı. Domatesleri kaldığım yerden doğramaya başladı. Bende biberleri doğramaya başladım. Biberi hallettikten sonra tam soğan doğruyacağım Akın:

- Sen kahvaltılıkları koy masaya ben hallederim.

Kafamı sallayıp dediğini yapma amaçlı buzdolabına doğru yürüdüm. Kahvaltılıkları koyup domates salatalık doğradım. Akın'a bakınca o da omleti bitirmişti. Tabağa koyup yanıma geldi:

- Güzel oldu be.

- E benim parmaklarım değdi tabi güzel olcak.

Ben ellerimi uzatmış onlara bakarken Akın tam kulağıma güldü. Ben böyle bişey beklemediğim için irkilip öne doğru sendeledim Akın'da ben düşmeyeyim diye belimden tutup kendine yapıştırdı. Ben hemen kafamı çevirince Akın'la burun buruna geldik. Ben ona şaşkın bakarken o tuhaf bi şekilde gözlerimin sanki en derinine kalbime bakmak istermiş gibi bana bakıyordu. Biz biraz daha böyle kaldık sanırım çünkü hani şu fotoğraf çektikten sonra çıkan ses var ya ha işte öyle bi ses gelmişti. Sonrası zaten Berivan...

- Ohaa siz çıkıyonuz mu? Vay be.

- Ya saçmalama lan!!

Ben yanaklarım hafif pembeleşince hala Akın'la sarmaş dolaş olduğumuzu fark ettim. Hemen onu itip Berivan'nın yanına gittim. Bana sırıtınca:

- Sil şunu...

- Neden benim telefonum silmiyorum.

Ben kızgınca ona bakarken o Akın'a bakıp:

DENGESİZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin