17 yaşında kendi halimde bir kızım ben, adım nehir ailenin tek çocuğuyum bu yüzden annem ve babam bana çok düşkünlerdir beni çok severler. Ama ben babamı sevmiyorum bilmiyorum ama sanki o benim babam değil sevgisi bana çok yapmacık geliyo ve hiç anlaşamıyoruz. Ailemle aram böyle sakin bir yerde yaşıyorum bitanede çok sevdiğim bir arkadaşım var adı gökçe kendisi çok iyi biridir benim her derdimi dinler ve asla şikayet etmez onu çok seviyorum.
Bu gün gökçenin doğum günü ve ben hazırlanıp gökçenin tarif ettiği yere gidicem he bu arada gökçenin sevgilisi olduğunu size söylemişmiydim. Sevgilisi çok iyi bir insandır.
****************
Ben hazırım bile mini siyah bir elbise giydim saçımı açık bıraktım ve düzleştirdim. Makyajmı? Normalde ben gerek duymuyorum ama benim en yakın arkadaşımın doğum günü olduğu için yapıcaktım. Yüzüme azcık bb krem sürdüm ve eylinerimi çektim gözlerime biraz rümel sürdükten sonra hazırdım aa dur bi dakika ruj ? Ruj sürücemde benim rujum yok ki bende ruju annemden istedim şansa bakın ki annemdeki en sade ruj kırmızı tabi kide o ruju sürmicektim ama annem zorladı neymiş en yakın arkadaşımın doğum gününde güzel görünmem lazımmış anlamıyorumki doğum günü kızı benim sanki..
**********************
Gökçenin verdiği adresi taksiciye göstermiştim. Doğru yere gelmiştim evet ama burası çok sessizdi "kızım bula bula burayımı buldun " diye kendi kendime söylenirken arkamdan birinin geldiğini duymuştum yavaş yürüyordu sanırım ayağında spor ayakkabı vardı kundura olsaydı topuk sesi çıkardı. korkuyordum yavaş yavaş terlemeye başlamıştım gökçenin söylediği yere yaklaşmıştım bu yüzden içim biraz olsun rahatlamıştı.
He işte orası gökçenin tarif ettiği kafeydi, görmüştüm tam karşıdan karşıya geçicekken bir arabanın geldiğini fark ettim ben tam gözlerimi kapatmışken hızla bir elin belimi kavradığını fark ettim.
Yere düştüğümde canım çok yanıyordu ama boynumda bir sıcaklık hissetmiştim gözlerimi açtığımda bi adam gördüm. Gerçi adam denilebilirmi bilmiyordum çünkü genç duruyordu. Gözleri yeşildi sanırım ama kahverenginede andırıyordu cildi kumral ve pürüzsüzdü saçları dagınık hoş bir havası vardı.karamel kokuyordu kokusu güven vericiydi.
"Artık üstümden kalkabilirsin " evet bunu o söylemişti ses tonu çok sakindi,biraz utanmış ve kıp kırmızı olmuştum yavaşca üstünden kalktım.
Ben kafeye girmiştim evet ama oda girmişti yoksa beni mi takip ediyordu ?.
Gökçeyi görür görmez yanına gidip o çocuğun kim olduğunu sordum. "Bilmiyorum ama mete ye bi soriyim "dedi bu arada mete onun sevgilisinin adı . mete o çocuğun kendi arkadaşı olduğunu söylemişti. Hemde çok samimi arkadaşlarmış.Adını falan sormuştum kaç yaşında olduğunu 19 yaşındaymış adıda arasmış. Aras kulağa hoş geliyordu. Gökçeyle mert yanımdan uzaklaşmış gelenleri karşılıyorlardı. Bende fırsat buldukça onu izliyordum hareketleri ve tavırları etkilemişti beni. Ama sanki biraz önce kurtardığı kız ben değilmişim gibi davranıyordu. Yanına gidip teşekkür etmek istedim öylede yaptım zaten .
"Hayatımı kurtardığın için çok teşekkür ederim. "
"önemli değil" diyip gitmişti gerçi pek fazla birşey demesini beklemiyordum ama buda çok umursamazca olmuştu sanki..