OKULDA OLAY.-8.BÖLÜM

13 1 0
                                    

Berke'nin yanına gidip, o çetenin tam karşısında durdum. Akın hariç herkez bana bakıyordu. Berke'ye:

"Hadi ama sendemi bu zübbe kılıkklı, gerizekalı çetedensin. Sendemi onlar gibi PİSLİK birisin." Pislik'i üstüne basa basa belirtmiştim. O çeteden nefret ediyordum. İnsanlara hep eziyordu. Bir haftayı geçeli çok olmuştu bu okulda geçirdiğim günler.
Bir haftadırda bu nalet olası çeteyi izliyordum. Kendilerini kral sanıyorlardı. İnsanları köle gibi kullanıyorlardı. Hep eziyordu. Beni ezmesin diye göz önünde hiç durmadım. Çünkü hem korkuyordum, hemde ailem kızardı, olayları anlatamazdım. Onlarda benim olay çıkaracağımı bilirlerdi.

Demir ayağı kalkıp benim kolumu sertçe tuttu. Aşırı sertti. Canım acıdığı için inlemem ve bağırmam bir oldu.

"Ya canımı acıtıyo-" sözümü bölem kişiye baktığımda Akın ve Berke ayağı kalkmış, biri ölümcül bakışlar atıyordu bana öbürü ise aksine kötü bakmıyor, iyimser biçimde bana bakıyordu. Tabi bu sert bakış Akın'a ayitti. İyimser bakış ise Berke'ye.
Demir benim kolumu gevşettiğinde kolumu sertçe çekip sinirli sinirli Demir'e baktım. Akın bana bir adım atığında elini çeneme sabitleyip sertçe kendi suratına çevirdi. Çenemi sinirden sıkıyordu. O ağzından şunlar çıkmıştı:

"Sen kimsin de bizimle böyle konuşma cesaretini buluyorsun. Sana kim bu cesareti veren. Bizimle doğru konuşacaksın. Yoksa çok fena olur ÇAYLAK."
Bir dakika son dediği kelime? Bu, bu
Bunu bana o kız söylemişti. Astım krızinden önce dediği kelime buydu.
ÇAYLAK!!! Ne oluyordu. Yoksa bu kızla bir alakasımı vardı. Yoksa bu Amerika olaylarını odamı biliyordu?

Gözlerim şaşkınlıklamı yoksa korkuylamı açıldığında, alev saçan gözlerine bakıp ona:

"S-s-sen. Sen nerden? O-o-o kelimeyi?"
Olanaz korktuğumu belli etmiştim. Kekelemiştim. Bana bütün okul bakarken ben sadece onun gülmesine kafa takmıştım. Bana aval aval bakıp gülüyordu. Çenemi hızla çekip ona 'senden iğreniyorum' bakışı atıp yanından gitmiştim. Sınıfa ilerlerken atkadan birinin peşimden geldiğini hissedince koşa koşa sınıfa girmek yerine üst kata çıkmaya karar verdim. Peşimdsn oda koşuyordu. Ayak sesleri geliyordu. Sonunda sesini çıkarıp bana seslendi:

"Elisaaa. Dur bekle. Beni beklesene kızım." Bu ses bizim tayfadandı. Arkamı hızla döndüğümde karşımda Azra'yı gördüm. Koşa koşa gidip sarıldım. Çok özlemiştim tayfayı yaaa. Kafamı geri atıp ayrıldığımızda lafa ilk ben başlafım.

"Seni çok özledim. İyiki geldinde neden geldin? Nasıl döndün? Ne zaman döndün? Bir sorun mu çıktı? Okulunda aksaklıkmı var? Yoks-"

"Kızım bir dur! Yine başladın taramalı tüfek gibi 5N1K soruları sormaya. Bir dur aralarda nefes al. Ne o döndüğüne sevinmedinmi?"
Bu kız manyakmı. Ben tam 1 senedir kendisini bekliyorum Amerikadan ne zaman dönücek diye. Hanım efendinin söylediği soruya bak.

"Ne diyon kızım sen. Bilmiyomuş gibi yapma. Biliyorsun zaten seni beklediğimi. Offf kuziş yaaa. "

"Sormıyıcakmısın buraya yani okuluna kadar niye geldiğimi?"
Lan sabahten berri ne diyorum ben.
5N1K soruları sordumyaa. İç sesimi susturup yüzüne söyledim.

"Azra sen beni sınamak içinmi geldin kuziş. Ben sana ilk başta sordumya o soruları. E hadi cevap versene."

"Tamam söylüyorum ben hamileyim."

"Gerçektenmi. Ama sen daha 17 ne bile girmedin. Nasıl oldu bu olay?"

" kızım sen çok safsın. Şaka yapmıştım. Aslında burda okuyorum. Buraya daha yeni geldim. Bir süre sizde kalcam. Annemler gelmedi. Antalyada kalmak istediler. Sonra bana bizim burdaki evin anahtarını vercekler. Orda beraber kalcaz. Yani tek başıma kalamamya. Merak etme annene yani halama söyledim. İzin veriyo."

HERŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin