ARKADAŞLAR IN GELİŞİ.

43 5 1
                                    

Medyada Elisa Ateş.

Beni lavaboya fırlattıktan sonra bir aqnda afalladım. Sonra Serkan bana doğru yavaş yavaş yürüyordu. Bende reflex olarak tabi arka arkaya yürüyordum. Sonra duvara toslayarak durdum. Buna hafif güldü. Gerizekalı.

Kolumdan sertçe tuttu. Canım acıdığı için suratımı büzüştürdüm. Sonra sessizce onu dinlemeye başladım. Kalbim yerinden korkup çıkıcakmış gibiydi. Derin derin nefes almaya çalışıyordum.

Bu liseden berri bana pilotanik aşık olan çocuk canımı kaç kere yakmıştı. Buna sinir oluyordum, onu sevdiğimi düşünüyordu. Ondan iğreniyordum. Ama anlamıyordu. Kaç kere söyledim Seni sevmiyorum diye, ama kabullenemedi işte beni her zaman takip etti, kaçırıp odalara hapsetti, karanlıktan korktuğumu bile bile beni kaç kere karanlıkta bıraktı ve bayılmama neden açtı. Ondan nefret ediyordum.

Kolumu daha çok sıkarak
"Beni seviyorsun " dedi. Sinirimi bozuyordu. Yani tamam benim yaşımda onca güzel var ama ben neden. Benden katça güzel var. Ama bu psikopat benimle uğraşıyordu. Kolumu daha çok sıktı.

"Kolumu acıtıyorsun. Ahhhh. Yapma.
Bunlar iki dudağımın çıkacağı kadar kelime satfettim. Benim dediğimi anladı sanırım çünkü kolumu hafif serbest bırakmıştı. Lavabonun kapısı açılır açılmaz, Serkan kabinlerden birine girip kapısını kapattı. Bu fırsatı kullanıp dışarıya çıkmam lazımdı. İçeriye giren kızlara gülerek kapıdan çıktım. Korkum biraz da olsa azalmıştı.

Serap'ı resmen unutmuştum. Sınıfa girdiğimde derin bir nefes aldım.
Sırama geçtim. Serap bana dönerek tabiki o bana döndü diye bende ona döndüm.

"Nerde kaldın, seni bekledim. Ama sapa salim gelmişsin. Neden geç kaldın? Nereye gittin?
Biz daha iki gündür arkadaş bile olsak birbirimize çok kaynaştık. Serap a dedimki.

"Bak sana ne diycem. Bugün yurt dışından benim arkadaşlarım gelicek. Senide onlarla tanıştıtmak istiyorum. Tabi rahat olucaksan. Adları Çisem, Selin,Peri. Üçüde iyi kızlardır. Beraber büyüdük kardeş gibi. Onlatla seni tanıltırcam. İstermisin. Dedim.
Bana gülerek cevap verdi.

"Tabikide. Senin arkadaşlarınla tanışmak tabikide isterim. Ama ne zaman. Bugüm diyorsunda saat kaçta.

"Okul çıkışı hazırlanıp hava alanına gidicem işte. Dedim. Yaklaşık iki saat sonra herhalde. Serap "Evet" diyerek karşıladı. Sonunda okul bitmişti. Ben münübüs durağına giderken Serap ise kendi evine okulun servisiyle gidiyo. Münübüsten indikten sonra eve geldim. Saate baktığımda 15:18 'i gösteriyordu. Hemen odama çıktım. Daha çok vardı. Ama ben hazırlanmak için Kıyafetlerimi hazırlamıştım. Mor diz üstü mini ve o kadarda cici bir etek giydim. Uzun kollu sarı boğazlı kazağımı giydim. Ve Serap'a mesaj attım.

"Hadi ben hazırlandım. Daha çok var ama onları almadan bir yerlere gitmek istiyorum. Diye Serap'a mesaj çektim. Bir iki dakkanın arasında meaaj geldi. Yatağa fırlayım mesaja baktım. Mesaj Serap'tandı.

"Mesala?" Dimişti. Bende
"Ne biliyim kafeye gideriz işte. "
Mesaj bittiğibde arkasından gülücük işareti gönderdim.

"Tamam olabilir. Beş dakkaya evden çıkıyorum. Nerde buluşalım."
Demişti.

"Tamam o zaman sokağın parkında buluşalım." Diye mesaj attım. Evlerimiz zaten yakındı. İki üç sokak vardı. Tahminim iki sokak ötede oturuyorlardı. Bende beş dakka sonra odamfan çıktım. Salondaki cam kasesinden saç tokamı alıp yüksek at kuyruğu yaptım. Önden iki tutam bıraktım. Sonra bordo montumu aldım. Dışarıya çıkarken anneme seslendim.

"Anneciğim ven dışarıya çıkıyorum. Çisem,Selim ve peri geliyoo. Onları alıcam. Bir arkadaşımla. Hadi bay bay."Diyerek kapıya doğru bir adım daha attım.

"Tamaaaam kızım. Çabuk gel amaaaa." Diyerek bani kendi çapında uyardı. Kapıdan çıktım. Sokağı koşarak çıktım. Yüzümde kocaman gülüş vardı.
Sokağın parkında Serap'ı gördüm. Hemen Yanına gittim, kısa bir sarıldıktan sonra ayrıldık ve yola koyulduk. Yoldan her hangi bir taksi çevirdim. İçine geçip oturduk, tabikide arkaya oturduk.

Hava limanına yakında bir cafe ye gitmiştik. Ben sıcak çikolata, Serap ise espresso istedi. Aralık ayındaydık ama hava o kadar da soğuk değildi. Zaten o yüzden etek giydim. İçeceklerimizi yudumlarken Serap bana

"Hiç birine aşık oldun mu? Diye soru sordu bana. Ben daha aşkın olduğunu bile bilmeden bana sorduğu soruya bak. Hayyatımda bunun için sevgili yapmadım. Üzülürdüm, eğer sevgilim olsaydı. Kendimi sevmemeye alıştırdım bir kere.

"Hayır neden sordun?" Dedim. Ardından biraz bekleyip derin bir nefes alıp cevapladı.

"Şey... aslında ben birine aşık oldum daha doğrusu bilmiyorum. Belkide sevme yada hoşlantı. Ama çok bağlıyım." Bu duyduklarının ardına kısık sesle çıklıkattım. Meraklı gözlerle bakıp

"Kim, kim, kim? Çabuk söyle. Yakışıklımı? Yanına yakışıyomu? Seni seviyor mu? Nasıl davranıyo san- lafımı keserek

"Elisa yeter. Ne kadar soru sordun. Aklımda tutucam diye beynim patlıycaktu yaaa. Nesin sen soru motorumu? Bir sus. Beni daha sevdiğini bilmiyorum. Bana karşı iyi değil sanki. Bana bakmıyor bile. Ara sıra bakışıyoz ama sonra hemen kafasını geri çeviriyo. Çok kısa sürüyo bakışmamız." Söylediklerini uslu uslu dinledikten sonra artık vakit gelmişti. Bizim kızları almaya gidecektik. Masadan kalkarak cafe'nin kasasına giderek kaseire borcumuzu ödedikten sonra cafe den çıktık. Herhangi bir taksi çevirdim.
Taksiye biner binmez taksiciye gidiceğimiz hava limanını söyledim. Biraz geç kalmıştık.
Havalimanına geldiğimizde içeriye girdik ve seansları saydık yurt dışından gelen uçak beş dakkaya burdaymış.
Huuuhhh geç kalmamız.
Beş dakkadır bekliyoruz ama kapıdan ne gelen var ne giden. Sonunda kapı açıldı, bizimkiler dışarı çıktılar. Hemen koşarak üçünede aynanda sarıldım. Şaşkınlıktan olsa gerek, şuan terledim ve bacaklarım titriyolar. Çok heycanlandım. Sarılmamızı gülerek sonlandırdık. Hemen Serap'ın yanına götürdüm onları.

"Çisem, Peri,Selin. Tanıştırayım buda Serap." Tanıştırırken elimle gösteriyordum. Serap üçüylede el sıkıştıktan sonra hafif bir gülümseme yolladı. Hava limanından çıktık. Hava kararmaya başlamıştı.
YIL BAŞI YAKLAŞTIĞI için bizimkileri mağzaya sokmayı planlıyordum. Ama yorgunlardır diye yarına aldım bu planı. Taksiye bindik. Önde Selin oturuyordu. Arkada ortada ben yanımda Peri, Serap ve Çisem vardı. Arabaya zar zor sığdık. Ama o kadarda sıkışmadık.
Uzun yolun ardından Serap'evine bizleride kendi evime bıraktırdım taksiciye. Eve geldiğimizde kızlar bavullarını zor taşıyordu. Kapıda abimi görünce aklıma Çisem geldi. Abim lise 2'den berri Çisem'i seviyordu, ama fark ettir emiyordu. Tek sorun benim bilnemdi. Şuan abim lisr 5' gidiyor. Yani abimin yaşı 18 di. Aramızda sadece iki yaş var, tabikide Çisem lede abimin arasında iki yaş var.
Odama çıkmak için merdivenlerden çıktık. Kızları odama soktum.

İki saattir konuşuyoruz. Kızlara aileleriyke konuşsunlar, bizde kalmak için yarım saattir yalvarıyorum, ama hep itiraZ hep itiraz. Evden çıkmak için üçüde montlarını giydi.

"Yarın alışverişe gidicez. Yılbaşı yaklaşıyor." Dedim. Onlarda kabul ettiler.
Gittikleri zaman derin bir nefes alıp odama çıktım.

HERŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin