Her duygu iki dakika sürermiş. İki dakikadan sonrası o duygunun etkisiymiş.
Peki ben?
Ağlamam iki dakika sürerken nasıl, kırgınlığım yıllarımı alıyor?
Sanıldığı kadar güçlü değilim ben. Görünenin aksine fazla aglarım .Ama duş alırken, hıçkırıklarımın sesini kesecek bir su sesi varsa.
Aglamak güçsüzlüktü benim için.
Ağlayan birisine bakan gözlerde acıma duygusu vardır. Eger sen insanların sana acımasına göz yumuyorsan, güçsüzsün demektir.
Güçsüz ve sevgiye muhtaç.
Her insanın içinde sevgiye doymayan bir çocuk vardır. Bu çocuk saçının taranmasını, geceleri ona masal okunurken uyumak ister.
Yakartop oynarken hep ortada olmak ister.
Bu çok büyük bir ayrıcalıktır aslında. Büyüyünce anlar bu ayrıcalığın degerini.
Kimilerinin içindeki çoçuk atlı karıncaya binerken diğeri, atlı karıncanın hayalini kurar.
Fark bu dur işte;
Hayat adil degildir, hiçbir zaman...
Senin tırnaklarınla kazıdığın başarıyı, baska birisi hiç uğraşmadan elde eder.
Onun içindeki çocuk sevgiden eksik olsada, parasıyla kapatmaya çalışır eksikliğini. Ama diğerinin ne içinde sevgi kırıntıları, nede cebinde beş kuruş parası vardır.
Maça yenik başlasanda bu senin maçın. İster kaderini kabullenip yenilen taraf ol, ister tüm sahanın alkışladığı kişi ol.
Ama şunu bil, bu hayatta hiçbir şey karşılıksız degildir.
Asansörün üzerinde yazan arızalı yazısını görünce, sag taraftaki merdivenlere yöneldi Arya. Başı kazan gibiydi ve dördüncü kattan merdivenleri kullanarak inmek hiçte cazip gelmiyordu
Psikolog ile konuştukları fazla düşünmesine yol açmıştı.
Duygularını gizlemeye devam ederse ileride kişilik bozukluğuna kadar gidebilicegini söylemişti pskolog
Gerçekten duygularını gizlemek bu kadar kötü birşey miydi?
Hayır, Arya için öyle degildi.
Duygularını gizlemesinin baska bir nedeni ise, yaşadıklarının ondaki etkisiydi.
Kabullenmek istemediği için yaşamıyomuş gibi yapmak en iyi yöntem di onun için. Kabullenmezse sanki yaşamamış olucak tı ..
En azından gün geçtikçe hissetmemeyi öğreniyorsun
2. Kata yaklaştığında ağlama sesleri gelmeye başlamıştı, basamakları daha hızlı bir şekilde indi. Aglayan kısılere acırdı Arya, bu yüzden toplum icinde aglamzdı.
Görüş alanına kafasını ellerinin arasına almış, bacaklarını karnına kadar çekmiş yerde ağlayan bir erkekle karşılaşmıstı. Bu manzara şaşırmasına neden olmuştu.
Kim söylemiş erkekler ağlamaz diye?
Bal gibi de aglıyorlardı. Karşısındaki erkek o kadar içten alıyorduki Arya en son ne zaman bu kadar içten ağladım diye düşünmeden edemedi.
Ürkek adımlarla ona yaklaştı. Ne yapacağı hakkında en ufak bir fikre sahip degildi, ama yinede yaklaşıyordu. Tek düşüncesı ona ihtiyaç duyan birisine yardım etmekti.
"İyimisin? " aralarında bir adım kala durup, hafifçe omzuna dokundu. Genç adam tepki vermemişti. Aryanın varlığından haberden oldugu bile şüpheliydi
" şey... İyimisin" bu sefer biraz daha sert dokundu omzuna.
Ani bir harekete kafasını Arya'ya çevirdi. Ayakta oldugu için ona yukardan bakıyordu genç kız.
Aglamak tan kızarmış mavi gözleri ve günlerdir uyumuyorum diye bağıran göz altlarıyla, şaşkınca yüzünü inceledi kızın. Varlığını şuan farketmişti.
İkisinden de çıt çıkmayınca huzursuzca kıpırdandi Arya. Genç adam Bunu fark etmiş olucak ki, duvara biraz daha yaklaşıp ona yer verdi.Tereddüt etmeden yanına oturdu genç kız .
Kafası arya ya dönüktü. Yüzüne bu kadar yakından bakınca, yorgunluğun ve hırpalanmışlıgın verdiği kusurlar haricinde ne kadar kusursuz oldugunu farketti genç kız . Sarı saçları vardı. Denizi andıran mavi gözleri dikkat çekiciydi.
O kadar masum duruyordu ki, kafasını alıp göğsüme bastırası geldi.
"konuşmak istermisin? "
Aslında cevabını tahmin ediyordu ama yinede sormak istemişti Arya." hayır "
Anlıyorum der gibi kafasını aşşağı yukarı salladı. Hayatında ilk defa gördüğü birisine anlatmasını beklemiyordu zaten.
Ortadama sessizlik hakim olurken, 2.katın girişinden "abi" diye bir ses duyuldu. Girişin bir kaç alt basamağında oldukları için sesin sahibini görememisti. Ama sesinden ağladığı ve çocuk oldugunu anlamak zor olmuyordu.Sarışın çocuk ayaga kalkarken onunla beraber kalktı. Dogru tahmin etmişti. Karşısındaki bi çocuktu. Abisinin zıttı saçları ve gözleri vardı. Onunda ağlamaktan gözleri şişmişti.
Sarışın çocuk ayaga kalkıp Bir kaç basamak çıktı. Çocuğun yanına vardığında gözlerinde yogun korkuyu gördü genç kız.
Çocuk ani bir hareketle abisine sarıldı. İkiside gözyaşlarını serbest bırakmıştı. Arya gittikçe meraklanmaya başlamıştı.
"abi annem öldü"
Çocuk abisine biraz daha sarıldı. Hıçkırarak ağlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kefaret
Roman pour AdolescentsHer uçurumun ardında deniz olduğuna inanırdı Arya. Bu yüzden defalarca göze aldı uçurumdan düşmeyi. Bilmiyordu Uçurumun ardında deniz olsa da, denize çakıldığı andaki acıyı. "Sen benim siyahımsın" Arya Yiğit'in aksine oturdugu yerde dikleşti. Az ö...