Bölüm *2*

205 54 10
                                    


Arya karşısındaki en yakın arkadaşına tebessümle bakıyordu. Heycanı onu cok tatlı yapıyordu.

"Arya dogruyu şöyle güzel oldum mu ?"

Hilal giydiği sıyah belden oturtmalı elbısesenin etek ucunu tutarak etrafında dondü. İki kızda siyahı cok seviyordu. Bu en buyuk ortak özelliklerinden di.

"Hilal suan erkek olsaydım senı yataga atmak için planlar kuruyo olurdum.

Hilal en yakın arkadasına sıkıca sarıldı. Bu dostluğu kolay kazanmamıslardı. Bir çok engel aşmak zorunda kalmışlardı.

"Sence Aras beni begenirmi?"

Arya arkadaşının elinden tutarak bir kez daha etrafında donmesını sağladı.

"Bence dibi düşecek." İki kızda kıkırdadı.

Aryanın rezilliginin üzerinden ıkı gün gecmıstı. Yaşadıklarını Hilale anlattığında bütün mahalleyı inleticek kahkahayla karşılaşmıştı.

Arya o günü hatırlarken rezilliginin yanında tebessümünu de eksik etmiyordu. Rezil olmus olabilirdi. Tamam kesinlikle rezilliğin dibini sıyırmıstı. Ama unutamayacağı bir anıyı da yaşamıştı.

Alt kata inmek icin kullanılan merdivenlerin kenarları süslenmişti. İki katlı evin heryerinde gumus rengi ve sıyah balonlar vardı. Hilal gibi ihtişamı seven birisi için az sayılabilicek kadar sus vardı. Tabiki Arya için bu çok abartıydı.

Merdivenleri indiklerinde herkezin gozu dogum gunu kızı Hilaldeydi. Ev Hilalın istegi uzerine kalabalıktı. Arya bu konuda ikna edememişti en yakın arkadaşını.

"Gelmiş, gelmis " Hilal sevincle salonun kosesindeki masaya bakıyordu.Arya arkadaşının kime baktıgını anlamıştı.

"Aras bence senin yanına gelmenı beklıyor."

"Bekletmeyelim o zaman" iki kız kol kola girerek Aras, Gamze, Gizem ve Sametin oldugu masaya ilerlediler.

Aras oturdukları masaya gelen sevgilisini gorunce ne kadar sanslı olduğunu düşündü. Kendisi gibi siyah saçları vardı Hilalin. Siyah elibiseyle sanki daha da güzel duruyordu saçları.

Aras sevgilisi yanına gelince vakit kaybetmeden dudaklarına kucuk bır öpücük bıraktı. Bu etraftaki erkekler icin bir uyarıydı. Hilal onun sevgilisiydi ve hiçkimsenin ona arzu dolu gözlerle bakmasını istemiyordu.

Arya yanındaki ask dolu çifte baktı. Her zaman onlara imrenmişti. Birbirlerini gercekten sevıyorlardı ve cok yakısıyorlardı.

Arya masadaki herkesle selamlastıktan sonra boş sandalyenın birisine oturdu. Yanındaki Gamzenin soguk ve iğneleyici bakışlarını görmemezlikten geliyordu.

"Sevgilim ben bır arkadasımı davet ettim ama senin icin sorun olmaz inşallah.

Hilal kafasını biraz daha gömdü sevgilisinin göğsüne. Suan rahatı yerindeydi ve dünya yansa umrunda olmazdı.

" tabiki sorun olmaz"

Arya masada kendini fazlalık gıbı hissetmişti. Aras ve Hilal çifti kendi aralarında takılırken, onlara Gizem ve Samet çifti eslik ediyordu. Gamze ise etrafa kotu bakışlarını yolluyordu.

Ayaga kalkıp Hilale "lavaboya gidiyorum" açıklamasını yaptıktan sonra dıs kapının yanındaki lavoboya girdi. Lavaboda ondan baska kimsenin olmaması burda vakit geciriceginin göstergesiydi.

Lavabonun kırmızı duvarlarını Hilal Arya'ya özel olarak yaptırmıştı. Genç kızın en sevdigi rengin kırmızı oldugunu biliyordu. Ve tabikide başı sıkışınca kaçtığı ilk yerin orası olduğunda. Bazen Arya'nın lavaboda fazla vakit geçirmesine kızsa da alttan almaya çalışıyordu. Arya'nın saçma alışkanlıklarından birisiydi iste. Sanki dusunmek için daha güzel bir yer yok gibi genc kız lavaboyu tercih ediyordu.

Salonda calan hareketli müzige zıt olarak sakin bir şarkı açtı telefonundan. Cevreden kendisini soyutlamayı seviyordu.Neredeyse salondaki müziği duymuyordu.
Saclarını ve makyajına biraz cekı düzen verdi. Sarı saçlarını hafif su dalgası yaptırmıştı. Bu yüzüne en çok yakışan modellerdendi.

Musluğu acıp soguk suyun elini isgal etmesine izin verdi Arya. Suyun altında ellerini oynatıyodu. Suyun basıncını biraz daha arttırdıktan sonra gozlerini kapadı. Yanlız oldugunda en sık yaptıgı seylerdendi bu. Basınçlı suyun eline değmesi ona huzur veriyordu.

Morali yerine gelmisti. İçeriye gitmek istemese de mecburdu. Lavabodaki son dakikalarını dans ederek geçirmek istedi. İçeride kendini rezil etmemek için dans edemiyordu.

Telefonundaki sarkıyı kapatıp, solondaki hareketli şarkıya eslik etti. Hem söyluyor hemde dans etmeye çalışıyordu. Dans edebildiği söylenemezdi ama şuan tek başına oldugu için dans etmesinde sorun yoktu.

Ellerini saçma bir şekilde aşağı yukarı kaldırırken etrafında bir kez daha döndü. Saçlarının bozulmasını umursamadan saclarını savuruyordu. Kalçasını kıvırtarak çizdiği rotaya uydu ve bir kez daha etrafında döndü.

Kısa süre önce duzelttigi saçını ve makyajının bozulması umrunda degildi. Zaten zaman gecmesi için o an aklına gelen çözüm olduğu için saçını ve makyajını düzeltmişti.

Arya lavaboda tek oldugunu zannederken davetsiz misafirden haberi yoktu.

Sacma dansı bittiginde nefes nefese kalmıstı. Dansa baslamadan once bilinçsizce gozlerini kapatmıstı. Suan farkına vardı.
Ellerini dizlerine dayayarak aynadaki görünümüne baktı. Ama gozleri terlemiş vücudunu görmeden once, kapıya yaşlanmış ona alayla bakan Yiğite takıldı.

Yigit Aryanın onu fark ettigini gorunce, kapıya dayanmış vücudunu diklestirdi. Yavas adımlarla Arya'ya yaklaşırken Arya kalbinin sesin dışarıdan duyabiliyordu.

Arya bükülmüş vücudunu toparladı. Aynaya baktıgında Yiğit'in ona yaklaştığını gördü. Şaşkınlıktan açılmış gozleri ile ona yaklaşan Yigit'e döndü.

Sasırmakla bereber biraz da sevinmişti aslında genç kız. Yiğit'i bir daha gorebilicegini düşünmemisti hiç.

"Sanırım normal bir karşılaşmamız olmayayacak hicbir zaman.

Aralarında bir adım kala Yiğit'in söyledikleri güldürmuştü Arya'yı. İkili gülümserken "Galiba oyle olucak" dedi genc kız. Saskınlıgının yerini tebessümü almıştı.

"Bu arada Söylemeden edemiyecegim. Gercekten dansına bayıldım."

Ah! Arya bir kez daha Yigitin eline güçlü bir koz vermisti.

KefaretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin