HATHOR

3. bölüm "Bahçe cücesi"

Multi de karakterler var. Karakterleri Nasıl buldunuz?? :))

Sınıfta en önde mert ve ben oturuyorduk, bizim bir arkamızda da neco otruyordu. Neco hep tek otururdu, onun dediğine göre bir gün sınıfa güzel yeni bir kız gelecek ve bir tek onun yanı boş olduğu için onun yanına oturucakmış. Merinos kafa aklı fikri karı kızdaydı işte. Ders matematikti beynim burnumdan akma kıvamına gelirken arkama döndüm ve "şşiit neco uyan lan"
"Musti beni rahat bırak yoksa rüyamdaki barbara yerine seni sikerim!"
"Aman tadımız kaçmasın " diyip önüme döndüm. Necodan korkuyordum doğrusu çocuğun testesteronları tavan yapmışken ona dokunmak tehlikeliydi. Önüme döndüğümde Mertin kaleminin ucundan ateş çıkıcak diye korkuyordum. Neconun testesteronları tavandayken onu rahatsız etmek ne kadar tehlikeliyse, soru çözen bir merti rahatsız etmekte bir okadar tehlikeliydi. Düşüncelerimi bir kenara süpürüp, maça giderken yanımda oturan kızı düşünmeye başlamıştım. Nedense bu kız bu aralar fazla aklıma geliyordu. Sırama çizdiğim ve kimse karalamasın diye üstüne jellatin yapıştırdığım hayali arkadaşımla konuşmaya başladım."lan ponki sence o kız nasıldı?" evet adı ponki.
"Yani biraz gıcık bir tip çirkin de zaten. Bahçe cücesine benziyor"
"168 mustafa uğurlu"
"Buyrun hocam"
"Oğlum niye konuşuyorsun"
Musti kuralları 1 zordurundaysan saçmala.
"niye mi? konuşuyom. hocam konuşmuyorum ki aha ponkiye sor"diyerek masayı gösterdim.
" ponki kim?"dedi sinirlendiği sıktığı dişlerinden belli olan hoca. "Hayali arkadaşım"dediğimde hoca; bana anlıyorum der gibi başını salladı ve dersi anlatmaya geri döndü.

⭐ ⭐ ⭐ ⭐ ⭐ ⭐

Sıkıcı okul saatlerinin ardından sonunda okul bitmişti. Mert yan sınıfın popüler kızı Esila'yı sevdiği için yine, depresyona girmiş ve eve tek başına gitmişti. Esila okulun en güzel ve havalı kızlarındandı. Neco'da annesinin mezarına gitti bende' geleyim mi' dediğimde yanlız gitmek istediğini söyledi bende üstelemek istemedim. Biz henüz 10 yaşındayken Neconun annesi trafik kazasında ölmüştü o sıralar Mert, Ben ve Neco birbimize daha sıkı kenetlendik. Bu olay Necoyu bayağı etkilemişti. Biz hep yanında olarak bu süreci daha az hasarlı geçirmesine yardım ettik. Belki de Neconun kızlara olan merağı ve düşkünlüğü bu yüzdendi. Düşünceli bir şekilde yürürken birşeye çarptım.Hayır hayır birine, hayır birine de değil,bahçe cücesine. Normal bir boyu vardı ama bana göre kısaydı,minyon tipliydi.
"Aaa beni mi takip ediyorsun bahçe cücesi?"
"Farkındamısın bilmem ama burası benim de okulum"
deyip yürümeye devam etti. Bende çantamın yan cebinden lolipop çıkarıp ağzıma attım.Ve çantamın askılarından tutarak seke seke bahçe cücesine yetiştim.
"Neden somurtuyorsun bahçe cücesi çok çirkinsin somurturken"
Harbiden somurturken çirkindi.
"Senin işin gücün yok mu da beni takip ediyorsun?"
"Hmmm düşüneyim. Düşündüm, yok!"
"Sessiz ol biraz başım ağrıyor"
"Sende evli karılar gibi ' bu gün konuşma başım ağrıyor' diyip duruyorsun çok işimiz var seninle çoook "
"Götünde kurt mu var?"
"Hayır. En sevdiğin renk ne?"
"Sanane"
"Kesin siyahtır"
"Evet"
"Benimki de Mavi ve yeşil ve mor ve kırmızı ve beyaz"
"Gökkuşağı desene şuna"
Deyip gülümsedi. GÜLÜMSEDİ.
"kız bahçe cücesi ben senle şu özel gününde karşılaştım galiba, yoksa sen gülüyormuşsun"
Suratı kıp kırmızı olmuştu yine.
"Anladım kırmızı alarm, yine domates cücesi oldun susuyorum"
Deyip elimle kendime görünmez fermuar çektim.
Bu yaptığıma göz devirmekle yetindi. 6 dakika kendimi zorlayıp sessiz durdum, bu benim için rekordu. Sonra büyük bir restorantın önünde durduk
"Gelicekmisin?"
"Burası neresi?"
"Burda çalışıyorum. Kendi ayaklarımın üstünde durmayı seviyorum"
"Oha bunu bir yere yazıcam kurduğun en uzun cümleydi"
Söylediğime göz devirdi
"Bahçe cücesi göz devirmekten şaşı olacaksın"
"Bana bişey olmaz merak etme"
"Biliyorum bahçe cücesi bana aşıksın diye buraya getirdin.Ama gitmem gerek ezandan önce evde olmazsam annem bıçaklandım sanıp polisi arıyor, bunlar hep Müge anlının etkileri"
dediğimse gülümsedi
"Afferin bundan sonra hep gülümse zaten çirkinsin gülümseyince en azından daha güzel oluyorsun"
"Uza" dedi gülümseyerek
"Bunu bana sen mi söylüyorsun" deyip kahkaha attım ve yine domates cücesi oldu.
"Tamam gidiyorum" diyerek ellerimi teslim olurmuş gibi yaptın ve geri geri yürümeye başladım. Bu yürüme bir direğe kafamı çarpana kadar sürdü. Sinirlenicektim ama bahçe cücesinin kahkahasını duyduğumda sinirim geçti. Bu benim gördüğüm ilk kahkahasıydı ve fazlasıyla güzeldi.