7.Bölüm

60 2 0
                                    

***
"Özür dilerim anne ben sadece yani şey yıllardır biriktirdiğim nefreti kustum."

"Üzülme bitanem benim yapamadığımı sen yaptın. Ve sana bunları yaşattığımız için çok üzgünüm o adamla olan sorunları hep sana yansıttım."

Annem ve babam boşanıyorlardı. Olayın üstünden 3 hafta geçmişti ve ben bu süre içerisinde okula gitmedim çünkü annemin yanında olmak istiyordum. İlk birkaç gün Manasla konuşmuştuk ama daha sonra aramamaya başladı ben de bu durum içerisindeyken onu düşünemeyecek kadar mahvolmuştum.
***
"Hadi bitanem mahkeme günü."

  Yıllar sonra annemin sesiyle uyanıyordum. O kavgadan sonra annemle olan bağlarımı kuvvetlenmişti ve ona destek olmak istiyordum. Annemi öpüp yataktan kalktım üstüme de birşeyler geçirip annemi beklemeye başladım. O ne kadar gelmemem konusunda diretse de ben ısrar ettim ve  kimde kalacağımı seçmem konusunda da orada olmam gerektiğinden kabul etmek zorunda kaldı. Tabiki de annemi seçecektim ve bunu o adam -babam- da biliyordu ama bunu dile getirmem gerekiyordu.
***
Mahkeme olayı bittiğinde artık tamamen kurtulmuştuk annem birşeyler konuşmak istediğini söyledi ve bir parka girip bankların birine oturduk yüzünde mutluluk vardı ama anlamsız bir kararsızlık da kendini belli ediyordu. Derin bir nefes alıp konuşmaya başladı;

"Bak Arya bu konuyu çok fazla düşündüm ve yaşadıklarımızı bu şehirde bırakmak için taşınmayı düşünüyorum ve bunu sana danışmak istedim."

  Kalbimin sıkıştığını hissettim. Manas?  Onu burada mı bırakacaktım? O bensiz ne yapardı? Ama annemi de düşünmek zorundayım yaşadıkları-yaşadıklarımız-hiç kolay değildi ve geride bırakmak istiyordu. Yüzüne baktığımda merakla bana baktığını fark ettim. Ona "Bu konuyu düşünmem için bana zaman ver çünkü bu kolay bir seçim değil ve ne istediğimi bilmiyorum." dedim ve gülümsedim.
***
  Neredeyse bir haftadır Manas'ı görmüyordum ve hiç konuşmamıştık çok heyecanlıydım saate baktığımda 06:30 du ve okula daha çok vardı ama dayanamadım ve kalktım. Gidip kısa bir duş aldım saçımı düzleştirdim altıma siyah bir ispanyol paça pantolon ve siyah bir kazak giydim ve çıktım. Giderken beni gördüğünde ne tepki vereceğini düşünüp kendi kendime gülümsüyordum.
  Ben bunları düşünürken okula gelmiştim bile dış kapıdan girdiğimde Manas'ı gördüm koşarak yanına gidecektim ki sarışın bir kızın Manas'ın yanına gittiğini gördüm ve onları izlemeye başladım. Kız Manas'a yalakalık yapıyordu yanına oturup elini koluna koydu ve Manas'ın kulağına bişeyler söyledi Manas gülüyordu sonra da kız Manas'ın elini tuttu ve ayağa kaldırdı arka tarafa giderlerken Manas beni gördü.
Gözlerimin yandığını hissediyordum,demek bu yüzden beni hiç aramamış veya mesaj atmamıştı yokluğumda beni bekleyememişti oysa ben onu görmek için günleri sayıyordum.
Ona 'neden' der gibi bakışlar attıktan sonra gözlerimi daha fazla tutamayacağımı anladığımda okulun dışına doğru hızla yürümeye başladım. Duvara yaslandım ve yavaşca kayarak yere oturdum başımı dizlerime yaslayıp ağlamaya başladığımda birinin yanıma oturduğunu hissettim.Bu bizim okudan hep gördüğüm ama tanımadığım biriydi. ona 'neden geldin' bakışlarımı attıktan sonra önüme döndüm ve konuşmaya başladı

"Manas böyle biri seni tanıdı hareketlerini ezberledi ve bıraktı. Sen bir rapçiye aşık olarak hata ettin."

"Neden? Rapçilerin kalbi yok mu?"

"Hayır tam aksine ama onlar mutlu olamazlar sözleri hep ayrılık üstünedir ve şimdi sana yazmak için senden ayrıldı."

"Ama artık benim üzerime hiçbirşey yazamaz çünkü bu şehirden gidiyorum." dediğimde şaşırmış bir şekilde baba bakıyordu daha fazla konuşmak istemedim ve ağlamaktan ıslanan kirpiklerimle ona gülümsedikten sonra ayağa kalktım ve eve doğru yürümeye başladım.
***
   "Tamam birtanem yarın gelip okuldan kaydını aldırırım sonra gideriz. biraz otelde kaldıktan sonra ayarlarız biyerler."

Anneme Mersin'e gitmek istediğimi söylediğimde fazlasıyla sevinmişti ve gitmek için sabırsızlanıyordu. Yarın akşam yola çıkacaktık.
 
Sabah evden annemle beraber çıktık o okula son gidişimdi ben Manas'ı görmek istemediğimden gitmek istemesem de annem arkadaşlarınla vedalaşırsın diyerek zorla götürüyordu. Okulun içine girdiğimizde bütün gözler bizd döndü, Müdürün kapısını çalmak için elimi uzattığımda kapı açıldı ve içerden Manas çıktı. Gözlerimin içine uzun uzun baktığında donup kalmıştım sonra dün yaptıklarını aklıma getirip ondan birkez daha nefret ettim ve omzuna çarpıp içeri girdim.
  Herşey bitip de okuldan çıktığımızda Manas'ı ne kadar özleyeceğimi düşündüm ama kendi iyiliğim için bunu yapmak zorundaydım.
****
MANAS'IN AĞZINDAN
Yaklaşık 1 ay Arya'yı görmemiştim ve bu süreç de bazı şeyleri fark etmem sağlanmıştı. Ben bir rapçiydim ve dinleyenlerimi mutlu etmem gerekiyordu ancak Arya beni fazlasıyla mutlu ettiğinden kendi tarzıma uygun sözler yazamıyordum. Bu güne kadar hep acı işlemiştim sözlerime ve dinleyici kitlem bu şekilde oluşmuştu. Ben de bir karar verip Arya'yı kendimden uzaklaştırmaya karar verdim. 2 hafta Melisa denen kendini ağırdan sattığını sanan bir eziği yanımda dolaştırdım itiraf etmeliyim ki cidden çekilmiyor. Sonunda Arya okula gelmişti bizi öyle gördüğünde yüzünde oluşan ifade ve gözlerinin dolması yemin ederim ki içimi acıttı. O arkasını dönüo giderken peşinden gitmek istedim sarılıp özlediğimi haykırmak istedim ama yapamadım ben yapamadığım için peşinden Mert'i gönderdim. Bu sabah Mert'in söyledikleri karşısında beynimden vurulmuşa döndüm Arya gerçekten gidecek miydi? Yaptığım aptallık yüzünden onu aska göremeyecektim. Kendime daha fazla engel olamadım ve "APTALLL" diye çığlığı andıran sesler çıkararak etrafa saldırmaya başladım. Mert'in attığı tokatla kendime gelebilmiştim. Müdürün odasından çıkarken Arya'yı gördüğümde onu birdaha görememe ihtimalim beni tekrar delirtmeye başladı. Gözlerim yanıyordu ben nasıl bu kadar aptal olmuştum? Bana aciz ve acı dolu gözlerle baktı sonra içeri girdi arkasında da annesi vardı. Annesini gördüğümde kendimi inanmamak için zorladığım 'Arya'nın gidişi' bütün gerçekliğini ortaya koydu. Gözlerimden bir kaç damla yaş düştükten sonra hızlı adımlarla okuldan çıktım ve yürümeye başladım bacaklarımı daha fazla zorlayamadım ve duvarın dibine oturdum. Ben oturunca Mert'te yanıma geldi o da oturdu.

" Arya da dün tam olarak bu duvarın dibine oturmuştu." dedi ve güldü sonra konuşmaya devam etti. " Neden kendine acı çektiriyorsun? Arya yanındayken hiç olmadığın kadar mutluydun." Sorunda bu ya zaten,mutluydum. düşüncelerimi okumuş gibi konuşmasını sürdürdü "Eminim dinleyicilerin mutlu olmanı isterdi." ayağa kalkıp yürümeye başladı.
ben ise oraya sabitlenmil gibi duruyordum hareket bile edemiyordum. Onu şimdiden çok özlemiştim giderse ne yapardım? 1 ay süre içerisinde her gece kapısının önüne gittim aramamak mesaj atmamak için kendimle savaştım şimdi beni sonsuza kadar bırakması söz konsuydu. Hayır beni bırakmasına izin veremem.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 10, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SAHTE SİYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin