genç adam, kızın evindeki son konuşmadan sonra 1 hafta geçmişti.kedilerin de sesinin çıktığı da söylenemezdi.
genç adam kesinlikle tıkaçlarını çıkardığından da emindi oysaki.
genç adam hâlâ kızın numarasını alamadığı için kendine küfür edip duruyordu.
her zaman kapısına gitmek zorunda olması... utanç vericiydi.
yan kapı komşuları yaşlı insanlar -özellikle 50 yaş üstü dedikoducu kadınlar- ikisi hakkında bir sürü efsane çıkartmışlardı bile. ne zaman genç adamı görseler onu tebrik ediyorlardı ama neden? genç adamda bunun cevabını henüz bilmiyordu.
genç adam kızın kapısının zilini çaldığında kimse kapıyı açmamıştı.
genç adam hayal kırıklığıyla dairesine dönüp anahtarını aldı ve dairesinden çıktı.
.
saatler sonra genç kız işten eve dönerken arkadaşına mesaj atmayı ihmal etmedi.
kedilerine sonuçta kaç günden beri arkadaşı bakıyordu ve arkadaşının nasıl rahatsız olduğunu düşünebiliyordu.
evine dönerken evcil hayvan dükkanının önünde durdu. çeşit çeşit hayvanlara bakarken bir taraftan hepsini alıp gidesi vardı ama tabii ki genç kız barınaktan sahiplenmeyi tercih ediyordu.
evcil hayvan dükkanının önünde hayvanlara bakmaya devam ederken kapının şıngırdama sesi eşliğinde kızdan az daha uzun boylu bir erkek çıktı.
genç kız adamı süzerken -ki, süzemiyordu. karanlıkta bir insanın yüzünü süzmek hiç kolay değildi!-
n: pe beul?
genç kızın tanıdığı sesle kız gülümsedi.
p: namjoon! senin evcil hayvan dükkanında ne işin var?
genç adam elindeki evcil hayvan çantasına baktı.
n: köpek aldım.
p: ne?
n: ha?
p: evime gelirsen athena üstüne saldırır.
n: neden?
p: köpeklere karşı hassas bir çizgisi var.
n: şaka yapıyorum!
genç kız anlamayarak karanlıkta genç adamın yüzüne bakarken -aslında bakamıyordu- oldukça şaşırmıştı.
p: peki ne hayvanı aldın?
genç adam ensesini kaşıdı.
n: hani sen korkumu yenmemi söylemiştin ya...
genç kız, genç adamın dediklerini duyar duymaz çığlık attı.
p: bir kedi mi aldın?!
n: evet. yavru kedi. alt kademeden başlayayım dedim. senin kedilerin her an bana saldırabildiğinden korkuyorum çünkü.
p: kedine bir isim verdin mi?
n: hayır.
p: isimsiz mi kalacak?
n: bilmiyorum. ama cinsiyeti dişi olduğuna göre tatlı bir isim vermem gerekecek.
p: ben sana yardım ederim!
n: sahi, senin kedilerin nerede?
p: birkaç günlüğüne arkadaşıma bıraktım. şimdi onları almaya gidiyordum, gelmek ister misin?
genç adam omuz silkti.
n: 5 tane kedi dolu kutuyu nasıl taşıyorsun?
p: taşımıyorum.
genç kız büsbüyük spor çantasını işaret etti.
p: hepsini buraya sığdırıyorum. zeus çok tombullaştığı için sıkışıyorlar gerçi ama olsun.
n: seninle geleceğim. sonuçta karanlık altındayız her an her şey olabilir.
genç kız gülümsedi.
p: gidelim o zaman.
ikisi arkadaşının evine, kedileri almak için yola koyuldu.
-
multimedyada, pe beul'un erkek kedisi zeus var. ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
anti-catty ➼ namjoon
Short Story"kedilerden nefret ederim." kız omuz silkti. "üzücü, aynı kedilere benziyorsun." @_minguinho_ için yazılmıştır. [2016-2021, yeniden yayımlanan düzeltilmemiş hikâye.]