Yer altındaki Sırlar Odası, Salazar Slytherin tarafından Hogwarts'ın diğer üç kurucu üyesinin bilgisi dışında inşa edildi. Odanın yüzyıllardır bir efsane olduğuna inanıldı ancak odanın varlığıyla ilgili söylentilerin uzun bir süre ısrarla devam etmesi, Slytherin'in odanın inşa edilmesinden bahsettiğini ve diğerlerinin buna inandığını ve odaya girilmesini yasakladığını ortaya çıkardı.
Her bir kurucu üyenin, dünyanın en iyisi olmasını istedikleri bu cadılık ve büyücülük okuluna bir şekilde kendi izlerini bırakmanın yolunu aradığına şüphe yok. Her üyenin kendi binasını kurması, örneğin ortak salon ve yatakhaneler için kendi yerlerini belirlemesi kararı alınmıştı. Ancak içlerinden sadece Slytherin daha ileriye gitti ve sadece kendisinin ya da izin verdiği kişilerin girebildiği; kişisel, gizli bir ofis mahiyetinde bir yer inşa etti.
Belki de Slytherin odayı ilk inşa ettiğinde, öğrencilerine diğer üç kurucu üyenin onaylamayabileceği büyüleri öğretmek için lazım gelen bir odadan fazlasını istememişti (görüş ayrılıklarının doğduğu büyüler genelde Karanlık Sanatlar konusunda oluyordu). Ancak odanın dekorasyonundan da anlaşılabileceği üzere, Slytherin odayı bitirdiğinde okula yüklediği misyona dair görkemli fikirlerini geliştirmişti. Diğer kurucu üyelerin hiçbiri kendilerinin devasa heykellerini yaptırmamış ya da okulu kendi güçlerini simgeleyen izlerle kaplamamıştı (Sırlar Odası'nı süsleyen yılan oymaları çatalağız olarak Slytherin'in güçlerine atıfta bulunuyor).
Şu kesin ki diğer üç kurucu üye Slytherin'i okuldan ayrılmaya zorladığında, odanın bundan böyle kendisinin ya da varislerinin kontrol edebileceği bir canavara gizli sığınak olabileceğini düşündü, yani Basilisk'e. Dahası sadece bir çatalağız odaya girebilecekti. Bunun diğer kurucu üyeleri ve diğer herkesi odadan uzak tutacağını biliyordu.
Odanın varlığı Slytherin'in varislerince ve onların paylaşmayı uygun bulduğu kişilerce biliniyordu. Böylece söylentiler asırlarca canlı kaldı.
Slytherin'in ölümünden 20. yüzyılda Tom Riddle'ın odaya girişine kadar geçen zamanda odaya birden fazla kez girildiğine dair sağlam bir kanıt var. Oda ilk inşa edildiğinde gizli bir döşeme kapısından, hani şu tavanda ya da yerde olan yatay kapaklar, ve bunu takip eden sihirli tünellerden odaya giriliyordu. Ancak Hogwarts'ın sıhhi tesisatı 18. yüzyılda daha karmaşık hale geldiğinde (bu büyücülerin Muggle'ları taklit ettikleri ender olaylardandır çünkü şimdiye kadar büyücüler ihtiyaçlarını oldukları yerde ayakta gidererek kanıtları yok ediyorlardı) odanın girişinin gizliliği tehlikeye düştü çünkü o yere banyo inşa edilmesi planlanmıştı. Corvinus Gaunt adlı öğrencinin okulda olduğu yıllarda -ki kendisi Slytherin'in direk varisi ve Tom Riddle'ın selefidir- döşeme kapısının nasıl da gizlice korunduğunu açıklamış böylece diğerleri, üzerine mermerden çeşme yapılmış olsa bile odanın girişine nasıl erişileceğini bilmiştir.
Kalenin diplerinde bir canavarın yaşadığına dair söylentiler de yıllarca sürmüştür. Bunun sebebi de yine o dili duyup konuşabilenlerin ağzını aslında tutabilecekleri kadar sıkı tutmamasıdır: Gaunt ailesi bildikleriyle böbürlenmeye asla karşı koyamamıştır. Kimse döşemelerden ya da sonraları borulardan kayarak geçen yaratığı duymadığı için çok inananları da olmamıştır ta ki Tom Riddle canavarı serbest bırakmaya cesaret edene dek.
Daha sonraları görev yapan okul müdür ve müdireleri, ve bunun gibi bir çok tarihçiyi de yazmaya gerek yok, okulu yüz yıllar boyu defalarca aramışlardır. Ancak hepsi de odanın bir söylenti olduğu kanısına varmışlardır Başarısızlıklarının sebebi de gayet basit, hiçbiri çatalağız değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pottermore Çevirileri
Short StoryJ.K. Rowling'in yazıp Pottermore adlı blogunda paylaştığı hikayelerin derlendiği bu kitap sizin için Harry Potter'a bir devam niteliği taşıyacak. İngilizce olduğu için birçok kişinin okuyamadığı hikayeleri şimdi Türkçe okuyabilirsiniz.