Aşağı indigimde Aras yoktu. Hemen selen in yanına oturup anlatmaya başladım "kanka bik bakalım patron kim?"
"Ne bileyim kızım ben"
"Kanka patronum Poyraz"
"Aa Poyraaz..Malmısın hangi Poyraz"
"O anlattığım çocuk. Hani beni düşüren"
"Ohaa olaylara bak"
"Kanka mert bana tehlikeli ve sinirli dedi korkuyom lan"
"Bir mert kim , iki korkma niye korkuyon ki o senden korksun. Azra Atalay kim bilmiyo o Poyraz Duman."
"Mert şey yaa bizim yanımıza gelen servis yapan çocuk da Aras nereye kayboldu"
"Elif (ilk bölümdeki) çağırdı koşa koşa gitti."
"Bizde kalkalim mi? Ben eve gidip dinlenmem gerek yarın ise başlıyo ablan"
Masadan kalkıp sokaklarda şarkı söyleyerek yürümeye başladık. Bağıra bağıra şarkı söylüyorduk.
Poyraza karşı hissettiğim duyguları Selene söylemek istiyordum ama o konuda fikirlerim kesin değildi bu yüzden karar verdiğimde söyleyecektim.
Bizim eve geldiğimizde durduk ve vedalaşıp eve girdim. Annem evde yoktu. Bende odama çıkıp kısa bir duş alırken telefonumun çaldığını duydum. Uzun uzun çaldı ve kapandı. Banyodan çıktığımda da mesaj gelmişti. Arayan ve mesaj gönderen aynı kişi olmalıydı. Saçımı kurulayıp ve üzerime birseyler geçirdikten sonra telefona baktım arayan Poyrazdı. Ve tabiki mesaj gönderende. Mesaja baktım
Kimden: Mal Poyraz
1= Ben aradığımda telefona bakılacak
2= Yarın saat 7:00 de burda olucaksın
3= Bir daha odama izinsiz girilmeyecek
4= Bu kurallara uyulacak.
PATRONUN
Allahım yarabbim yaa mal. 'Telefona bakılacak' mış hıh. Sanane mal bide patronun yazmış pis egoist.
Kime: Mal Poyraz
Emredersiniz
Kısa bir süre sonra
Kimden: Mal Poyraz
Tabiki. Benim isim ne ki..:D
Cevap vermedim çünkü sinirlendim. Bide gülücük atmış beyinsiz. Telefonumun titremesiyle hemen telefonu elime aldım.
Kimden: Mal Poyraz
Bişey sorucam.
Neden çalışıyosun. Yani okulu bıraktın mı
Kime: Mal Poyraz
Bu seni hiç ilgilendirmez.
Kimden: Mal Poyraz
Pki
Onu tersledigim için üzülmüstüm ama bu konuyu açmak istemiyodum. Acaba bana kırılmış mıydı? Of salak kafam ben bunları neden düşünüyodum ki!
*****
Alarmı saat beşe kurmuştum ve odanın içi şuan alarm sesiyle doluyordu. Alarmı kapatıp kısa bir duş aldım. Aynanın karşısına geçip kirli beyaz yırtmaçlı pantolon ve üzerine gri tişört geçirdim. Saçlarımı en tepeden topladım. Saçlarım küçük çocuklar gibi olmuştu. Makyaj masasına gelip çok hafif bordo ruj , kalem ve maskarayla yetindim. Ayağıma da siyah converslerimi geçirdikten sonra saate baktım altı buçuktu. Hemen annemi uyandirmadan eveden çıktım. Bir müddet yürüdükten sonra kafeye geldim. Kafede kimse yoktu garsonlarin yanına gidip merti buldum
"Mert ben burda ne iş yapıcam. "
"Bilmem ama servis yaparsın heralde"
"Ee kimse yok burda"
"Kızım saat daha yedi. O değilde birazdan müdür gelicek bi aksilik olmuş maaşlar hesaplara ytmamış bu yüzden peşin kendisi verecekmis"
Tam konuşacakken Poyraz geldi. Oha çok yakışıklı olmuş. Altına siyah pantolon ve üzerinde buz mavisi tişört vardı. Ben onu süzerken oda herkesin maaşını veriyordu. Sıra bana geldiğinde durdu gözlerimin içine soğuk bir şekilde baktı ve "sen odama geliyosun" dedi ve gitti. Onun peşinden odasına gittim. O odaya girdikten sonra bende peşinden girdim bana bakıp "kurallara uymuyosun. İlk günden işten atılmak istiyosan söyle dediğinde dışarı çıktım kapıya serçe iki kez vurup beklemeye başladım tâki içerden "gel" diyene kadar. İçeri girdiğimde ukalaca gülüyordu.
Tamam şimdi çıkabilirsin dediğinde benle dalga geçtiğini anladım ve hızla odadan çıkıp kapıyı çarptım.
Mal yaa bildiğin benle dalga geçiyo. Ben bu adama nasıl aşık olmuştum. Ama umutsuz vaka işte. Resmen benle oynadı ya. Ben burda anneme destek olmaya çalışıyorum o benle dalga geçiyo.
Tekrar aşağı indigimde birkaç müşterinin geldiğini gördüm ve hemen tezgahtan önlük alıp masaya doğru koştum. Siparişleri aldıktan sonra hemen tezgaha koşup istedikleri şeyleri merte söyledim oda hazırlayıp bana verdi. Siparişleri verip geldiğimde Mertle biraz sohbet ettik. Sağ taraftan gelen sesle başımı döndürdüm. Poyraz dî. Yere bişeyler dökmüstü. Bana yaklaştı. Nefesim kesilmisti sonra ukalaca gülüp "temizle" dedi.
Bak yaa bunu bilerek yapmıştı bundan yüzde yüz eminim.
Bir tane bez alıp yeri silerken oda bir koltuğa oturup beni izlemeye başladı. Sonra "hemen bitirde ayakkabımı da temizle" dedi.
Bu söz kalbimi kılmıştı. Ben onu severken o bana eziyet ediyordu. Normal bir çalışan olsam bunu yapnazdim ama işten atilmamam için Bunu yapmak zorundayım.
Ayağının yanına gidip ayakkabısını silmeye başladım. Gözlerim doldu ama ağlamamalıyım diyerek gelen yaşı geri ittim. Ayağa kalkıp "odana gel" diyince onu yine takip etmeye başladım. Odadan içeri girerken kapıya vurdum.
"Aferin öğrenmişsin..gel" dediğinde içeri girdim ve kapıyı kapattım. Önüme eğilip konuşmasını bekledim. Sustuk hiç konuşmadık bu sessizliği ben bozdum "neden çağırdınız" dedim ciddi olmaya çalışan sesimle. Beni bir kez süzdükten sonra "neden ayakkabımı sildin silmek zorunda degildin" dedi sert bir sesle. Serçe yutkunup "İşten atılmaktan korktum" dedim.
"İşe gerçekten ihtiyacın var "
dediğinde sustum. "Eğer anlatmak is.." sözünü kesip "Hayır" diye bağırdım.
Bana uzun süre bakınca işten atılmaktan korktuğum için anlatmaya başladım. "Annem ve babam ayrı babam başka bir ülkede yaşıyo. Ben annemle burda yaşıyorum. Annem çalışıyo ama kazandığı para ev ihtiyaçlarına anca yetiyo. Babam desen zaten para göndermiyomuş. Yani anneme destek çıkmak için çalışmak zorundayım" dediğimde gözlerim doldu. Ve ağlamaya başladım. Ağladığımı anlamaması için gözlerimi kaşıyomuş gibi yapmaya başladım. Yanıma gelip bana sarıldı " Özür dilerim ben bilmiyodum" dediğinde cevap vermek yerine belki bidaha asla koklayamayacağım kokuyu içime çektim. Sigara kokuyor du. Sigara kokusunu severdim ama onda daha güzeldi onda Poyrazda daha çok sevdim. Bana hala sarılıyordu. Başımı göğsüne yaslayıp öylece bekledim.
Yb geldiii..
Poyrazla Azra yakınlaştı..
Ve mukko oldu..:D
Iyi okumalar...
Vote and yorum pls
