Mert'ten sonra başkasına bakmayacaktı. O yüzden artık kimseyi aldırmıyordu.
Bir akşam arkadaşlarıyla yemekten çıkmış odasına gidiyordu. O sırada ona bakan genç ile çarpıştılar. Beste ona bağırarak yanından uzaklaştı. Odaya giren Beste, arkadaşlarına onun adını sordu. Arkadaşlarından adının Burak olduğunu öğrendi.
Ertesi gün Beste okula geldiğinde Burak yanına geldi. Ona nasılsın diye sordu. Beste iyi deyip yanından uzaklaştı.
Anlaşılan Burak Beste'ye yakın olmak istiyordu. Onunla daha çok konuşmak istiyordu.
Beste kantinde arkadaşlarıyla otururken kendine çay almak istedi. Kalkıp çay söyledi ve çayı hazırlanıp eline verildi. Beste, elinde çay ile tam arkasına dönerken arkasındaki Burak'ı görmediği için ona çarptı ve çayı her ikisinin üzerine döküldü. Beste;
- Ah yandım!
Burak da yanmıştı ama o kadar tepki vermemişti. Beste'ye iyi misin diye sorduğunda Beste'den şu cevabı aldı:
Beste: Kötüyüm. Sakar şey!
Burak: Asıl sensin sakar. Her defasında bana çarpıyorsun. Bana bir özür borçlusun.
Beste: Özür dilemiyorum. Odun!
Burak Beste'ye öylece bakakaldı. Ona daha bir şey diyemiyordu. Beste oradan uzaklaştı. Arkadaşlarına haber verip kıyafetini değiştirmek için odasına gitti. Burak da arkadaşlarının yanına gidip onlara Beste hakkında sorular sordu. Ama kimseden cevap alamadı.
Burak ona açılamıyordu. Sadece daha yakın olabilmek için konuşmak istiyordu.
Burak kantinden çıkarken Beste geldi. Burak Beste'yi görünce ona adını sordu. Beste'den hoşlanıyordu bu çocuk. Beste ona adını söylemeden arkadaşlarının yanına gitti.
Arkadaşlarına ne kadar sinirlendiğini anlattıktan sonra arkadaşları da onun hakkında sorular sorduğunu söylediler.
Beste sevildiğini zaten anlamıştı. Tekrar sevip de üzülmek istemiyor, korkuyordu.
O gün okulda sınavları vardı. Sınava girmek için herkes hazırdı. Sınav olduktan sonra Beste dışarıya çıktı ve bir bankta oturdu. Morali yoktu. Çünkü sınavı kötü geçmişti.
Aradan birkaç dakika geçtikten sonra yanına Burak oturdu. Noldu diye sorduğunda Beste bir an yerinden zıpladı. Dalmış, uzaklara gitmişti. Sınavı düşünürken uzaklara dalmıştı. Bu da ona önceden yaşadığı olumsuz şeyleri hatırlatmıştı. O yüzden Burak seslenince korkmuştu.
Beste bir şeyi olmadığını söylemişti. Sakin, sessiz bir şekildeydi. Burak onu öyle görünce şaşırmıştı. Çünkü Beste ne zaman Burak ile konuşsa hep onu tersliyordu.
Burak, ondan neler olduğunu öğrenmek istedi. Onunla biraz konuşmak istediğini söyledi. Beste anlayışla kabul etti. Burak buna sevinmişti.
Beste sınavının kötü geçtip moralinin bozulduğunu sonra sınavı düşünürken de çok uzaklara daldığını söyledi. Hayatında nelerle karşılaştığını düşündüğünü söylemişti.
Burak merak edip anlatmasını istedi. Beste ona dönüp gözlerine baktı ve anlatmaya başladı. Gerçekten Beste'nin içi dolmuştu. Biraz olsun içini boşaltmak istiyordu.
Burak onu çok iyi bir şekilde dinliyordu. Moralinin bozuk olması onu merak içinde bırakmıştı.
