Multimedya: Tolga
Çağla
Sınıfa giren kişi ile gözlerimi pörtlettim. Yok artık diye bağırmak istedim. Bu çocuk beni sarhoşun elinden kurtaran çocuktu yani Çınar! Sınıfa girer girmez gözleri beni buldu ve sırıttı. Sınıftaki kızlar Çınarı yiyecekmiş gibi bakıyorlardı. Çınarda şimdi Allah var yakışıklı çocuktu. Erkekler ise biraz sinirlenmiştiler. Çınarın yanında bir çocuk daha vardı. Oda yakışıklıydı ama Çınar daha çok dikkat çekiyordu. Siyah badisi, siyah kot pantolonu ve siyah ayakkabılarıyla.
"Çocuklar bu iki arkadaşlarınız artık sizin sınıfınızdalar." dedi müdür. Biz Aslı ile oturuyorduk her zaman çünkü küçüklükten beri arkadaştık ve kardeş gibiydik. Bizim bir arka sıramız boştu. Orada kimse oturmuyordu.
"Çocuklar kendinizi tanıtır mısınız?" dedi matematik öğretmenimiz.
"Adım Çınar Soylu." dedi taş çocuk. Allahım ne diyorum ben ya! 'ne dediğin gayet açık çağlacım' iç ses sus şimdi seninle uğraşamam!
"Tolga Çamkıran." dedi Çınarın yanındaki çocukda.
Ben Çınar'a bakarken oda sırıtarak bizim bir arka sıramıza geçti tolga ile. Sonra ders tüm sıkıcılığıyla devam etti.
****
Sonunda zil çaldı. Ben Aslı'nın kolundan tuttuğum gibi lavaboya sürükledim. O bana anlamayan bakışlar atarken ben onu takmıyordum. Aslı'ya ben sarhoş olayını zaten anlatmıştım.
"Aslı hani beni sarhoş bir adamın elinden kurtaran çocuk varya hani çok taş olan."
"Evet var."
"İşte o çocuk Çınar. Sınıfımıza yeni gelen."
"Oha kızım! İnanmıyorum şansa bak. Peki sen yanındaki çocuğu gördün mü? Yani tolgayı?"
"Evet aslıcım gördüm. Yoksa sen o çocuğu mu..."
Aslı ben sözümü tamamlayamadan eliyle ağzımı kapattı ve " Hayır tabiki." dedi. Ama ben aslı da bir şeyler olduğunu anladım. Çünkü ben malımı tanırım.
Aslı beni kolumdan tutup sınıfa doğru çekiştirmeye başladı. Sınıfın önüne geldiğimizde bir topluluk vardı. İlk şaşırdım ve olduğum yerde kaldım. Daha sonra bağırış sesleri gelmeye başladı. Aslıyla beraber topluluğun o tarafa koşturmaya başladık.
Gördüğüm şey ile donup kaldım. Çınar bir çocukla kavga ediyordu. Ama normal bir kavga değil. Yumruklu tekmeli! Aslıda Tolgaya bakıyordu. Çünkü o da kavganın içerisindeydi. Çınar ve Tolga bizim sınıftaki Meriç diye bir çocuğu dövüyorlardı. Meriç ile pek fazla konuşmamız yoktur. Ama her benimle konuşmaya kalktığında asılır. Yani sanırım beni seviyor.
Daha fazla olay olmadan, ki daha ne olabilir! Çınarın kolunu tuttum ve "Çınar bırak hadi!" diye bağırdım. Çınar ise beni dinlemeyip koluyla beni geriye doğru ittirdi. İtmesinin gücüyle geri savrulup kafamı dolaba çarptım.
Son duyduğum şey ise şunlar oldu.
"Özür dilerim, güzelim."
Merhaba arkadaşlar! :) Bu bölümü nasıl buldunuz? Voteleyip yorum bırakırsanız sevinirim :)
Bölümler kısa biliyorum. Fakat elimden gelen bu :) Ama daha uzun bölümler yazmaya çalışıcam :)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Aşk Hikayesi
Novela JuvenilÇağla ve Çınarın birbirine olan sonsuz AŞKI... Peki Çınarın düşmanları nolucak? Çınar Çağlayı her zaman koruyabilecek mi? Çağla Çınarın düşmanlarından bıkıp Çınarı bırakıcak mı? Merak ediyor musun? O zaman kitabı okumaya başla. Hemde hemen! :) *KESİ...