4.BÖLÜM: "FARKLI"

118 21 14
                                    


KEYİFLİ OKUMALAR

"Kendine bunu yapma Zeynep."

"Ne yapıyormuşum ki?"

"Beni seviyorsun. Sana hiç bir zaman ait olmayacak bir adamı seviyorsun." dedi kesin bir ses tonuyla, Azmi.

Onu ilk gördüğüm kafe tarzı kütüphanede oturmuş konuşuyorduk. Sadece ikimiz vardık.

"Bir gün benim olacaksın, Azmi."

"Hiçbir zaman senin olmayacağım, Zeynep." deyip oturduğumuz masadan kalkıp ahşap kapıya doğru ilerledi. Ardından hemen bende kalktım.

"Gitme, Azmi gitme. Sana aşığım. Ben hayatımda ilk defa aşık oldum. Gitme. Lütfen. Gitme." diye haykırışlarım raflardaki kitapların teker teker yere düşmesini sağladı. Ahşap kapıya doğru adım attığım sıra da ayaklarımın dibine düşen kitapla durdum. Bu o kitaptı. Okuyamadığım, kitap. Nereden geldiğini bilmediği bir esintiyle kitabın bir sayfası açıldı. Dizlerimin önüne çökerek açılan sayfada ki yazıyı okumaya başladım.

"Aşk, yakar. Sizi olmadığınız biri yapar. Fakat sakın bundan korkmayınız. Bırakın yanın, küllerinizden doğarsınız. Ve olmadığınız biri olun ki diğer taraflarınızı görün. Bundan sakın korkmayın."

"Zeynep uyansana kızım. Telefonun çalıyor." Canan'ın sesiyle gözlerimi araladım. Az önce gördüğüm rüyanın etkisiyle akan gözyaşlarımı elimin tersiyle bir çırpıda sildim. Susmayan telefonu elime aldım. Tanımadığım bir numaraydı. Açmaya gerek duymadım. Başımda dikilen Canan'a çevirdim gözlerimi.

"Annem geldi, aşağıda seninle tanışmak istiyor." deyip gülümsedi.

"Tamam, üstümü değiştirip geliyorum."

"Tamam." deyip odamdan ayrıldı.

Yine çalan telefonumu bu sefer açma kararı aldım. Kimmiş ne istiyormuş öğrenelim.

"Efendim." deyip açtım.

"Günaydın. Ben Azmi hani dün sahneni basan adam." deyip güldü.

Bu Azmi mi? Yoksa ben tekrar uykuya teslim olmuş rüya mı görüyorum?

"Günaydın, bir şey mi oldu?" diye sordum. Tabi bu sırada kendime tokat atmayı da unutmadım. Sanırım rüya değildi. Rüya değilse Azmi beni neden aradı ve numaramı ona verdiğimi hatırlamıyorum.

"Hayır bir şey olmadı. Sadece kahvaltı yapalım mı diyecektim. Burada yeniyim ve senden başka hiç kimseyi tanımıyorum." dedi Azmi.

Ağzımdan bir anda "Olur, yapalım. Yani kahvaltı yapalım." diye saçma bir cümle çıktı.

"Tamam kafenin orada buluşuruz." deyip güldü. Bu kadar güzel gülmesi haksızlıktı.

"Tamam." deyip telefonu kapatmam ile yatağımdan fırlayıp çığlık atmam bir oldu. Ben Azmi ile kahvaltı yapacaktım. Aşık olduğum adamla. Rüya gibi hayalini kurduğum adamla kahvaltı yapacağız. Mutluluktan ağlamasam iyidir. Hemen odamın karşısındaki banyoya gidip rutin işlerimi hallettim. Seri bir şekilde kıyafet dolabımın önüne geçip kıyafetlerime göz attım. Gri kot pantolonumu ve beyaz gömleğimi alıp hemen üzerime geçirdim. Yatağıma fırlattığım telefonumun mesaj sesi ile telefonumu elime aldım.

Gönderen: Azmi

Saatti söylemeyi unutmuşum. Bir saatiniz var hanımefendi. Beni bekletmeyiniz. :)

Mesaj gülümsememe sebep olmuştu. Masanın üzerinde duran şeftali tonu allığım, eyeliner ve parlatıcı mı alıp aynanın karşısına geçtim. Sade makyajımı tamamlayıp Canan ve annesinin yanına gittim.

SİDELYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin