Şarkıyla okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum :)
Bölümü okuduktan sonra yorum bırakmayı unutmayın ^-^Rüzgar yavaş yavaş yüzüme dokunurken yaşadığım şeyler her zaman olduğu gibi gözümün önünden geçiyordu.
Gidişi.
Yok oluşu.
Artık filmleşen bu görüntüler beni etkilemiyordu.
Her seferinde yüzü daha çok belirginleşirken sesi de daha çok yükseliyordu.
Sanki "gitmedim burdayım" der gibisine."Sen iyi misin?"
Sesi birer birer kulağımda yankılanırken kafamı ona doğru çeviremediğimi hissettim.
Ondaki bu his.
Bana verdiği belirsizlik, başımı ağrıtıyordu."Aç değil misin?
Hiç yememişin.
Konuşmayacak mısın? ""İstemiyorum. "
"Neden?"
Bende bilmiyordum.
Hiç bir soruma cevap verememiştim.
Daha ben cevabını bulamamışken bunu bana sen mi soruyordun?"Sessizlik.
Sesimle bozulmasını istemiyorum.
Biliyor musun?
Sessizlik bazen insanı gürültülü ortamdan daha çok yorar.
Sessiz olduğunu düşünürsün.
Ama içindeki sesler susmaz.
İşte şu an her şey sessizken konuşup bunu bozmak istemiyorum. "Devam eden derin bir sessizlik.
Kuşun adımlarını izliyordum.
Dalmıştım.
Hareket etmiyor sadece karşımda ki şeyi izliyordum.Zilin sesini duyduğum da kendime geldim.
Aniden ayağa kalkmama sebep olmuştu."Hey!"
Ahh gitmişti.
Onunla konuşmamıştım yüzüne bile bakmamıştım.
Nasıl daha fazla durabilirdi ki zaten.
Yavaş adımlarla sınıfa çıkarken aniden birisi sertçe koluma çarptı.
Ve yüzüme garip bir şekilde bakarak gitti.
Tek kelime bile söylemedi.
Verdiğim aura korkutucu olmalıydı.
Dışardan nasıl gözüktüğümü tahmin edebiliyordum.Hızlıca merdivenlerden çıkarak sınıfa girdim.
Yine aynı bağırışmalar.
Nasıl olurda hiç yorulmuyorlardı?
Hemen yerime geçtim.
Irene yoktu.
Nereye gitmişti acaba?
Hala onun hakkında çözemediğim bir sürü şey vardı.
Sessiz ve garip.
Benim yansımam gibiydi sanki."Yerinize geçin. "
Hocanın gelmesiyle herkes yerine geçti.
"Evet çocuklar. Bugün size bir ödev vereceğim.
En fazla iki kişiyle yapabilirsiniz. "Hoca ödevi anlatmaya devam ederken herkes aralarında nasıl gruplaşacaklarını tartışıyorlardı.
"Anladınız mı?
Herkes böyle yapacak.
Bir sorun çıkmasını istemiyorum. "
Onun ile yapabilirdim değil mi?
Şuan nerede olduğundan bir fikrim yoktu ama dışarda buluşarak yapabilirdik.Zil çalınca onu bulmak için dışarı çıktım.
Tek bildiğim yer bahçeydi ama orda yoktu. Hava yine kara bulutlarla çevrilmiş ve birer birer ağlamaya başlamıştı.
Yağmurdan hoşlanmazdım.
Duygularımı daha çok ortaya çıkartıp beni daha çok üzüyordu.
İçeri girmek zorunda kaldım.
Tam girecekken birisinin çatıdan el salladığını farkettim.
Oydu.
Gelmemi söylüyordu.
Hızlıca içeri girip merdivenlerden yukarı çıktım.
Ve çatıya geldiğim de bir yere yaslanıp dışarıyı izlediğini gördüm."Ahh geldin mi?"
"Neden sınıfa gelmedin?
Burda ne yapıyorsun? ""Gelmek istemedim.
Yağmur yağıyor ve dışarı çıkmam gerektiğini düşündüm.""Üşümüyormusun?
Ayrıca yalnızsın.""Yalnız?
Degilim.
Üşümeye gelince bu soğukluk benim içimi rahatlatıyor.
Düşünmemi ve kendimle konuşmamı sağlıyor. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
》SUICIDE《
Teen Fictionİlerliyorum. Yavaş ve ağırca. Hala buradasın biliyorum. Kalbimin attığı o yer de. Unutamayacağım şeyler yaşattın bana. Gözlerimi kapattığım da ve açtığım da , Her an ve her nefes alışım da içime dolan. Sensin. Ve o derece kalbimi acıtan da yine, Sen...