nine

252 21 8
                                    

Ertesi sabah uyandığımda Ashley kulübede yoktu. Muhtemelen şu yeni tanıştığı çocukla vakit geçiriyordur diye içimden geçirerek yataktan kalktım. O sırada kapı çaldı.

Kapıyı açtığımda gördüğüm manzara karşısında biraz şaşırsam da kendimi toparlayıp ağzımdan o kelimelerin dökülmesine izin verdim. "Senin burada ne işin var ?" Bu terslememe aldırış etmeden beni hafifçe itip içeri girdi.

"İçeri gir dediğimi hatırlamıyorum, Bay Bieber ?"

Gülümsedi. "Sana da günaydın, bebeğim." dedi. Son kelimeyi sanki özellikle üstüne basa basa söylemişti.

Bunu duymamla yüzümü buruşturdum. "Bebeğim derken ?" Yanıma gelip ellerini belime doladı. "Hadi ama Emma, hoşuna gittiğini biliyorum." Tahrik edici sesi kulaklarımda yankılanırken elleri tişörtümden içeri geçirdi. Büyük elleri belimi sararken kalp atışlarım hızlandı.

"Justin s-sen ne yapıyorsun." Bu dediklerimi kekeleyerek söylediğimde sırıttı. "Ne yapıyorsam bu şey hoşuna gidiyor, değil mi ?"

Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Kalp atışlarım hızlanırken birden dudaklarımızı birleştirdi. Elleriyle belimi okşayınca dayanamayıp ağzıman bir inleme kaçırdım. Beni öperken bu inlememe karşı sırıttığını hissedebilmiştim. Daha sert bir şekilde öpmeye başladığında karşılık verdim. Bundan cesaret aldığını anlamıştım. Bu sefer beni koltuğa yatırıp üstüme çıktı. Dudaklarını yalamasıyla zorlukla yutkundum.

Yine dudağımı öpmek için bir hamle yapacağında sonunda konuşabilmiştim. "Çık üstümden." Kendini bana daha çok bastırdığında konuşmamı daha da zorlaştırdı. Ama sonunda onu göğsünden ittirip doğruldum.

"Sen ne yapıyorsun ?" Hiçbir şey olmamış gibi sırıttı. "Seni istiyorum."

Bu sözü kulaklarımda hala yankılanırken tekrar konuştum. "Senin ciddi sorunların var. Kusura bakma ama ben senin sürtüklerin gibi değilim, bana istediğin gibi davranamazsın, Bieber." Hala sırıtıyordu ve bu gerçekten sinirimi bozmaya başlamıştı.

"Kulübemden defolup gider misin ?" O kadar rahat davranıyordu ki sinirlerim daha da bozulmuştu. "Hadi ama Emma, bana bir şans ver. Seni istiyorum." Tam yine eğilip beni öpecekken onu hafifçe ittirdim.

"Tuhaf değil mi ?" Kaşlarını kaldırdı."Ne tuhaf değil mi ?" dedi.
"Önce beni tersliyorsun, daha sonra kulübeme gelip beni öpmeye başlıyorsun. Sonrasında neler yapacağını hayal etmek bile istemiyorum. Bu şeylerin nedenini bilmiyorum ama siktirip gitsem iyi olur, Justin."
"Küfür sana yakışmıyor, güzelim."
"Siktir git, Justin."
"Seni anlamak zor. Kimse bana karşı koyamaz ve kendi isteğimle bunu yaptığım tek kızsın."
"Seni anlamak da zor. İstediğin zaman istediğin şeyleri yapamazsın. En azından bana."

Bana yaklaşmak için bir adım attı. Dudağını kulaklarıma getirdi ve ağzına şu kelimeler döküldü, "Seni istiyorum ve seni elde edeceğim, Emma Smith." Geri çekildim. Kapıyı açıp gitmesini işaret ettiğimde yine güldü. "Görüşürüz, Bayan Smith."

Kapıyı hızla çarpıp koltuğa oturdum. Tanrım, az önce neler oldu öyle ? Bu olanlar çok tuhaf. Justin Bieber ve ben ? İstemsizce güldüm. Umarım bu bir rüyadır ve yaşadıklarım gerçek değildir.

Bu bölümden sonra biraz terbiyesiz yerler olabilir şbsjsböxjwhdk
Bu arada kız için herhangi bir karakter vermedim kimi istiyorsanız onu hayal edin
Oy verirseniz ve yorum yaparsanız sevinirim. Özellikle yorumlarınız benim için çok önemli. Diğer hikayelerime de bakarsanız sevinirim öpüldünüz

CAMP • jbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin