Siz sayın Kate Line, Alies Bill'i eş olarak kabul ediyor musunuz?
-Sonsuza dek, evet!
Alies annemi öptügü anda dışarıya kendimi atarak sarma sigaramı ateşleyerek gökyüzüne dumanı gönderdim... Gönderdim ve bu sıkıntıları atlatmayı denedim.Bu gece Alies ve annem başbaşa kalacak, ben ise gecenin gündüzle buluşmasıyla sabah masada artık üç kişilik bir aileye sahip olacaktım.
-Ahh tatlım demek buradasın artık eve dönsen iyi olacak. Çok yoruldun. Bizde Alies ile yarın sabah erkenden evde olacağız.
-Sorun yok, ben hallederim. Keyfinize bakın. Omuzlarım ve ellerim istemsiz olarak havalandı. Çaresizlikten midir anlam veremedim ama güçsüzleşiyordum. Beni kemiren o sürüngenlere karşı koyacağım artık.
8:45
Sabah uyandığımda mutfaktan tabak, çatal sesleriyle uyandım. Odamın perdesi güneş ışınlarını engelleyecek kadar koyuydu. Bu sayede hala kendime gelecek kadar uzun zamanım var. Yüzümü yıkadıktan sonra merdivenlerin gıcırtısıyla aşağıya doğru yöneldim. Annem masayı donatmış beni bekliyordu. Alies tost makinasından ekmekleri alarak masaya zar zor koydu.
-Günaydın genç adam. Nasılsın bugün?-İyiyim.
-Sağ ol bende iyiyim.
- Nasıl buldun masayı bir tek kuş sütü eksik degil mi?O iğrenç gülüşüyle birbirine geçmiş dişleri aydınlandı bir anda.Baş köşe annem ve Alies'a aitti. Ben ise artık orta kısımda oturuyordum. Sandalyenin kolonlarına ayaklarımı dolayarak portakal suyumdan bir yudum aldım.Boğazımı yakan sogukluğuyla etrafımı gözlemlemeye başladım.