Gerçek gerçektir, belkide değildir. Eminmiyiz ki? Hayatın içinde olup insanlarla iletişim kurup yaşayamamak. Bunu sadece olumsuz bir fiil olarak görmeyin, yaşanmıştır elbet. Birisi sizi bırakıp giderken, umursamazken yaşanan hayal kırıklığı.. İşte gerçek acı budur. Yalnızlık korkusu, kaybetme korkusu korkular korkular korkular... Hayat bundan ibaret insan kendini kısıtlar çünkü korkar. Bunun çeşitleride vardır korkular hayatı zincirler, özgürken hapsolursunuz dünyaya. İnsanlar anlaşır; konuşarak, yazışarak vs. ya bunu düzgün yapamayanlar? İnsanlar insanlardan korkar mı? Tabiki.. Korkar, korkar çünkü sever onu kaybetme korkusu vardır içinde, buna bazen sevgi denilir bazen aşk. Efsane aşkları duydunuzmu? Leyla ile Mecnun gibi.. İşte onlar hem yaşamış hem yaşayamamış insanlardır. Bunun anlamı nedir? Aşk kısıtlar onları kaybetme korkusuyla dolarlar. Ancak güzeldir bu aşıklar için... Demek oluyor ki yaşayamamak aslında aşkı yaşamak oluyor. Belkide bilemeyiz... Sizi rüzgar ile tanıştırayım kendisi hayata alışmaya çalışan bir en önemlisi yaşamaya çalışan sıradan bir genç. Aşka deyinmiş iken rüzgarın derinlerine inmekten zarar gelmez. Bir bakalım şöyle isterseniz..
Annesi ile babası ölmüş bir genç. Kız arkadaşınıda yakın bir zamanda kaybetmiş.
Rüzgar üst üste gelenler yüzünden kendi içinde kaybolmaya başlamıştır. İntihar etmeyi bile zaman zaman düşünmüştür. Biraz empati, kendimizi onun yerin koyalım ne yaşardık? İfade edilemeyecek tarzda bir üzüntü...
Anlamayız onu ama belkide dertlerin ortak olabiliriz.. Sizce olabilirmiyiz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşayamamak
Ficção Adolescente"Beyazı severdim aslında insanlar hayatımı karalamasa" -Rüzgar Kendi içinde kaybolmuş bir çocuğun dram ve gizem dolu hikayesi.
