Senden Nefret Ediyorum

57 4 2
                                    

Kerem konuşmaya başladı.

- Gitmeyi çok istiyosun ya o yüzden sana 2 kişilik PARİS bileti aldıım. Ama bi şartım var bende gelcem. Otelde yer ayırttım ama tek kişilik kalmadığı için 2 kişilik aldım.

Dediği anda boynuna atladım. Yanağından öpüp teşekkür ettim. Sonra Kerem lafına devam etti.

- Ama bi sorunumuz var.
- Neymiş o ?
- Fransızca. Ben biliyom ama sen ?
- Bilmediğimi kim dedi ki ?
- Oo iyii
- Ben İspanyolca, Fransızca, İngilizce, Almanca ve Türkçe biliyom olum sen ne diyon.
- Oha boşan da semerini öğren

Dedi ve ona test kitabında adı çıkınca sevinen çocuk bakışı attım. Tatlıca gülümsedi. Ben duraksayınca sordu.

- Noldu ?
- Bi sorun daha var.
- Ne var ?
- Abim diye odundan bi duvar var herşeye engel olur ama bazen de ona yaslanmamı sağlar. Hem iyi hem kötü işte.

- O zaman ara bi sor.
- Tamam

Deyip aradım.

- Alo nasılsın Kuzey
- Ben MURAT kızım
- Sen Kuzey'le napıyosun ? Onun da aklını karıştırma !
- Ona olanları anlatınca bana hak verdi beni bi dinlee
- Sana kaç defa daha söylicem SENİ DİNLEMEK İSTEMİYORUM
- Ama dinlemeden yargılama kızım
- Sen kızını kaybettin
- Ama bi din-
- DİNLEMİCEEMM

Derken masalardaki insanların gözü bana çevrildi.

- SENDEN NEFRET EDİYORUM

Deyip telefonu suratına kapattım.
Kerem sordu.

- Noldu ?
- Gel terasa çıkalım. Orda anlatayım.
- Tamam

Dedi ve terasa çıktık. Anlatmaya başladım.

- Ben liseye falan gidiyodum o zamanlar. Okula gittim. Döndüğümde babam çok endişeli görünüyodu. Ne olduğnu sordum ama cevap vermedi. Ben de üstelemedim. Sabah okula gitmek için kalktığımda babamı göremedim. Anneme sordum. Gözlerinden yaşlar süzüldüğünü farkettim. Ve bana baban bizi terketti. İnternette resimleri var bi kızla deyip fotoları gösterdi. O zamandan beri o adamdan nefret ediyorum.
- Hmm...
- Bu mu yani 5747383 kelime söyledim ve senin bana söylediğin şeu Hmm... mı gerçekten ?
- Evet

Dedi pişkince sırıtarak. Sonra o da bana annesiyle olanları anlattı.

- Benim de annemle aynı şey oldu. Seninkinin anne versionu.
- Hmm...

Dedim. Biraz dalga geçer gibi oldu ama amacım o değildi.

- Amaan boşver onları gel Paris için bavul hazırlayalım

Dedim ve terastan çıktık. Eve gittik. Artık Büşra ile Sinan Büşralar'da, Mete ve Aslı da o küçük evde kalcaklarmış. Evde tekiz yani. Bunu Kerem'e söyledim. Dert etmedi. Bavulumuzu hazırlamaya başladık.
O da konuşmaya başladı.

- Paris'e seyahate gidiyoz. Taşınmaya değil.
- Bunlar bana az bile.
- Oha !
- Kibar oll !
- Ohişko mu diim len ?
- Len mi ?
- Pardon lan dicektim.
- Ha-ha-ha

Diye güldüm. Bavulu hazırladık. Olanlardan bizimkilerin haberi vardı. Eve arada bi bakmaya gelceklerdi en azından. Aaaa ben abime soramadım ki o pislik yüzünden. Tekrar arasam yine o açabilirdi. Bende mesaj attım.

Kime : Abişko

Ben tatil için Paris'e gitcem. Sen de BABANLA birlikte eğlenirsin.

Uçak yarın saat 7 gibi kalkcakmış. Sonra Kerem konuştu.

- Sana bi süprizim daha var.
- Boşan da semerini hediye et.

Deyip güldüm. O da güldü. Gülerken çok tatlıydı. Neyse ikimiz de valizimizi hazırladık. Benim bi büyük bi de orta valizim vardı. Kerem'in ise sadece bi tane büyük valizi vardı. Uyuduk ve yarını beklemeye başladık...

Bölümler nası gidiyo ? Yorum ve oy bekliyom. Sizi seviyooommm :*

BENİM ÖKÜZÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin