Büşrayla evlerimize dağıldık. Çok yorulmuştum. Tam yatacaktım ki ırz düşmanı kapının zili çaldı. Posta gelmiş. Posta gelemez çünkü ayakları yok. Postacı gelmiş diyim. Kuzenim Cansu'nun düğünü varmış. Yaşasın. Baya uzun zamandır düğüne gitmemiştim. İyi oldu. Oynar dönerim.
***
Canım çok sıkılmıştı. Ben de Büşra'yı aradım. Onunla biraz muhabbet ettik.
Sonradan aklıma geldi. Düğün 2 gün sonra ! Giyeceklerimi takımı hazırladım. Saçımı ne yapacağımı falan düşündüm. Güzel olmam lazım.
Kıyafetlerimi hazırladım ve telefonum çaldı. Aa annem arıyo
- Alo. Nasılsın annecim.
- İyiyim kuzum sen nasılsın
- Bende iyiyim. Neler yapıyosun görüşmeyeli. (Annem başka şehirde)
- Hiç oturuyom evde öyle. Sen ?
- Kaza yaptım. :)
- Ne kazası ? İyi misin ? Yanına geleyim mi ?
- Yok yok iyiyim ama adamın plakası iyi değil :)
- Neyse artık. Hadi ben kapatıyom bay bay kendine iyi bak
- Bay bay. Sende iyi bak.
Dedim ve telefonu kapattım. Uyumak için odama gittim. Ve uyudum...
***
Bugün büyük gün. Hazırlıklarımı yaptım.
***
Evet. Saat 7:30 olmuştu. Düğün yerine vardım. Ve oha ! Öküzün öküz oğlu
pardon kızı :P orda !
Kahretsin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM ÖKÜZÜM
AcakGüzel biri olan Didem yaptığı küçük kazadan dolayı tanıştığı Kerem'le büyük bi kavgaya girerler. Didem ne kadar Kerem'in yakışıklı olduğunu bilse de kabul etmez. Tabii Kerem tam bi odun olduğundan Didem sürekli sinirlenir. Bu arada onların arkadaşla...
