"BBB 11"

31 5 0
                                    

Multimedia (Demir= cody christian)
Evet artık otele gelmiştik o kadar çok sıkılıyordum ki bir anda keşke yanımda oğuzda olsa diye düşündüm ne diyorum ben ya hepsi şu iç sesim yüzünden ondan sadece hoşlanıyorum bu hoşlantının aşka dönüşmesini istemem çünkü o benim için iyi birisi değil di
"Hadi güneş odalarımıza gidelim olurmu"
"Tamam gidelim ama ben bir telefon görüşmesi yapıp geliyorum"
Dddikden sonra hemen bir kuytu sessiz köşeye çekişdim ve telefonumdan oğuzun numarasını tuşladım sonuçta onun ne yaptığını öerak ediyorum en azından arayıp öğreneyimde içim rahatlasın telefon bir süre çaldı ama açan olmadından bende geri kapattım niye açmamıştı telefonunu ne sanıyordu bu kendini böyle okulların açılma günü yaklaştıkca içimi bir sitres kaplıyordu ve bu sitres o güne yaklaştıkca artıyordu hemde hergün seviye seviye bu seferlik yaz tatilim kısa ve öz sürmüştü ne yaşamıştım ki ben şimdi sadece aptal kendini beğenmiş bir çocukla tanıştım ve tabikide ondan hoşlanmıştım peki beni ona bağlayan şey neydi kafamda o kadar çok soru işareti var ama cevaplıyacak kişi yok yada ben cevaplarını biliyorum ve kendüme söylemek istemiyorum çok saçma değilmi
Serra ile olan odamıza doğru ilerlemeye başladım önüme bile bakmadan ilerlerken sert bir şekilde birine çarpıp yere düştüm kafamı fena bir şekilde vurdum gözlerimi açtığımda bir odada yatağın üstünde yatıyordum burası çok sade bir odaydı halen odanın kimin olduğun dair aklımda bir fikir bile yoktu ama burdan bakıldığında hiç de kendi odama benzemiyordu elimi yavaş bir şekilde başıma doğru götürdüğümde bir sızlama oldu anlaşılan baya kötü çarpmıştım yanıma uzun boylu saçları özenle yapılmış üstünden sarkan beyaz askılı yüzünden göbek kaslarını görebiliyordum peki ya bu ultra yakışıklıda kimdi gözlerim halen bulanık görürken o masmavi iki gözüyle bana doğru baktı aynı renkte olan gözlerimiz birbirini bulduğunda ani bir hareketle ona tokat attım bunu neden yaptığımı ben bile bilmiyorum şuan karşımda bir kaç saniye şok geçirdikden sonra bana tekrar bakmaya başladı"sen napıyosun kızım amacın ne ?"
"İlk önce bana çarp daha sonra bayılt ve odana getir kim bilir ben bygunken bana neler yaptın"
Surat ifadesi hem şaşkın hemde sinirli gibiydi
"Bak kızım kimsin nesin bilmiyorum ama şunu bil ki seni ben bayıltmadım evet çarpıştık ama bana çarpanda sensin ilk önce yürürken önüne bakman lazımdı ve kendin başını yere çarpıp bayıldın bende seni orda bırakmak yerine odama getirdim anladın mı"
Kendimi şuan çok kötü hüssetmiştim çünkü hatalı bendim ve onu suçluyordumortamı yumuşatmak için ona ismimi söylemeyi tercih ettim
"Bu arada adım güneş"
"Keşke ilk önce hatalı olduğunu kabul edip bir özür dileseydin bende sana adımı söylerdim güzellik"
"Ya şu havalara bir bakın ya kendini ne sanıyor bu yakışıklıyım üstelik kas hayvanıyım diye ortalıkda geçiniyor"
Bidakika ben bunu sesli mi söyledim eyvah işte şimdi bittim ben
"Az önce sen bana kas hayvanı mı dedin"
"Ya hemen sinirlen me şuan açık konuşursam öylesin yalan mı ama git bi kendine aynada bak kötü anlamda değil yanlış anlama"
Bana doğru yaklaşıp kollarını belime geçirdi ve beni kendine doğru çekti böylece aramızdaki mesafe de kapanmış oldu şuan kalbim çok hızlı atıyordu eminim bunu hissediyordu çünkü vücutlarımız birbirine değiyor kendimi ondan kurtarmak için çabaladım ama olmadı
"Noldu güzellik hadi şimdide konuşmaya devam etsene"
"Beni bırak artık"
"Özrünü dile seni bırakayım"
Bide beni tehdit ediyor ama onun şu güçlü kollarından kurtulmak için özür dilemem gerekiyordu yoksa kendime engel olamayıp onu öpebilirim
"Üzgünüm yürürken önüme bakmam lazımdı hatalı olan bendim sana boş yere suç attım özür dilerim. Oldumu"
Beni bırakdığında birden yere düştüm
Bana bakıp "oldu"
Diyerek buz dolabına gidip ordan bir içki çıkarttı ve bardağa doldurup içine buz attı tekrar bana doğru yürümeye başladığında olduğum yerden kalkıp kapıya doğru işerlemeye başladım arkamdan seslendiğini duyduğumda durakladım
"Bunu unutmuşsun"
Arkamı dönüp baktığımda elinde bir buz torbası vardı ona doğru gidip elindeki buz torbasını aldım
"İçmezmisin"
Bana doğru uzattığı bardağı geri iktirip
"İstemiyorum"
Dedim ve tekarar yürümeye devam ettim ve tekrar durup ona seslendim
"Bana adını halen söylemedin"
"Biraz merak et belki sonra zamanı gelince söylerim güneş"
"O zamana kadar bende sana kas hayvanı derim olurmu"
Bana ses vermediğinde direk odadan çıktım ve kendi odama doğru gittim kapıyı açıp içeri girdim serra hemen üstüme atlayıp
"Nerdesin kızım sen ya bomba haberlerim var otur hemen şuraya"
Yatağın üstüne oturdum ve onu dinlemeye başladım
"Güneş hatırladın mı liseye yeni başladığımızda sınıfımıza yeni gelen bir çocuk vardı böyle çok yakışıklıydı hatta sen onun kaslarıyla dalga geçerdin diğer kızlar ise onun kaslarına hasta olurdu burdaki dalga geçme amacın nedir halen anlamış değilim ama boşver sana asıl haberi veriyorum o burda"
Diyerek çığlık attı
"Önemli bir şey daha güneş bu çocuk senin onla dalga geçmene rağmen senden hoşlanıyordu unutmadın dimi"
"Bidakika sen demirden mi bahsediyorsun"
Kafasını onaylar şekilde bir aşağıya bir yukarıya doğru salladı
Yoksa benim çarpıştığım kişi demir miydi tabi ya o demirdi nasıl olduda tanımadım ben onu üstelik daha yakışıklı olmuş " ben bu çocuğu ne zaman görsem hep kafayı kaslarına takıyorum"
"Sen demiri gördün mü ki"
Olamaz anladı hep şu düşüncelerimi sesli söylemek zorundayım dimi illa ki bi açığımı yakalatıcam bir şeyide saklamayı becer be güneş ya
"Görmüş olabilirim ama onun olup olmadığını anlamadım bile"
"Yine kaslarıyla kafayı yiyip çocukla dalga geçtin dimi güneş"
"Kas hayvanı dedim"
"Aferin güneş çocuk sana ilk gördüğünden beri aşık senin ona yaptığına bak ayrıca kas hayvanı nedir"
"Bence artık bana aşık falan değil o çocuk"
"Kas hayvanını duydukdan sonra şahsen bende artık aşık olmazdın"
"Ciddi ol serra çocuk artık bana aşık değil bence bugün gözlerinde gördüm bana nefretle bakıyordu"
"Yapmamız gereken bir şey var o zaman aşağıya inip demiri bulucaz "
"Peki ya sonra nolucak"
"Onu da o zaman düşünürüz"
Serra odadan çıkıp aşağıya inmek içim merdivenlere yöneldi bende arkasından gidip onu takip ettim beraber buz pistinin oraya geldik etrafa dikatlice bakındık ama demir burda yokdu dışarıya havuzun olduğu yere gidip birde orada bakındık
"İşte buldum seni demir hadi güneş yanına gidiyoruz bir planım var"
Halen napıcağımızı bile bilmiyordum derken serra beni birden havuza atıp bağırmaya başladı
"Yardım edin arkadaşım yüzme bilmiyoruz ve astım hastası havuza düştü yardım edin"
Yüzme biliyordum tabikide ama kendimi aniden hvuzda bulunca panik yaptım nefes alamıyorum çırpınıyorum ama sanki beni birşey aşağıya doğru çekiyor nefes almaya çalışıyorum olmuyor yapamıyoruz kalbim yerinden çıkıcak bir an boğulduğumu sandım ama birisi beni havuzun dibinden çıkartıp yere yatırdı burnumu tutup dudaklarını benimkinlere değdirip ağzıma hava verdi sanki daha önce bu dudaklara dokunmuştum hiç yabancı gelmedi gözlerimi açıp üstümde duran demiri iktirip oturur vaziyette durdum ve öksürüp ağzımdaki suyu çıkarttım
"Güneş iyimisin canım bak şimdi sakin ol tamam mı bir anlık kriz geçirdin sadece o kadar"
Halen yaşadığım gerilimin şokundaydım etrafımda tanımadığım onca insan vardı bir şezlonga oturup derin derin nefes almaya çalıştım demir sanki küçük bir çocukmuşum d kaçıp gitmemden korkuyormuşcasına elimi aıkıca tutuyordu ve az önce dudakları bana ikimci defa değmişti şimdi hatırladım da ilk kez beni okul balosunda öpmüştü ve o zaman aşkımı itiraf etmişti ama ben ona aşık değildim aklımda sadece oğuz oğuz oğuz oğuz heryerde oğuz vardı artık şuan anladım oğuza aşık olduğumu

Bir başka benHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin