"BBB 13"

43 5 0
                                    

Multimedia = ömer çırağan (dylan o'brien)
Yeni bir güne uyandım bakalım bu gün neler yaşıyacaktım hayatımda artık oğuz olduğu için hergünümün özel bi anısı olması o yüzden hergün heyecanla açıyorum gözlerimi bu gün de o günlerden biri yine heyecanlıyım ama ona bir oyun oynuycaktım daha doğrusu oyun sayılmaz bir yandan beni gerçekten seviyormu o bana kanıtlamadan ben kendim anlıycam sırf serraya uyup yapıyorum bunları yoksa hayatta demirle birlikte olmam ama neyse sonunda eğlence var görürsün sen oğuz üstün seni oyuna getiricem aynı senin beni oyuna getirip kandırdığın gibi ve bu sefer galibiyeti ben alıcam

***
Okula geldiğimde serra ömerle birlikte bahçedeki banka oturmuş sohbet ediyorlardı burdan anladığıma göre eğlenceli bir sohbet sanırım gülmelerinden belli bu arada ömer dün oğuzla beraber masamıza gelip sormadan oturan kişi tam bir oğuz üstün tipinden birde kanka olmuşlar serrayla ben kadar yakınlar bunuda oğuz mu ayarladı ki serraya asılması için belki bu seferde ikimizi oyuna getircekler ne saçmalıyorum ben böyle abarttım iyice artık neyse ama şuan hiç gözüm tutmadı bu çocuğu serra ve ömerin olduğu banka doğru yürümeye başladım
"Selam millet napıyosunuz"
Seslenmeme rağmen sesimi duyan yok yok artık o kadar ciddi bir sohbet
"Serra ders başlıyo hadi sınıfa gidelim"
Yine Beni duymayınca dürtmeye başladım en sonunda tepki verdi
"Ne var güneş"
"sınıfa gidiyoruz hadi"
"Ben gelmiyorum bugün ömerle okulu asıcaz"
Serra ilk defa böyle bişey yapıyodu o hayatta okula asmazdı şimdi o giderse ben demirle tel başıma ilgilenecektim
"Aman naparsan yap serra"
Onların yanından ayrılıp demirin sınıfına girdim doğal olarak
Oğuz da ordaydı demirle masaları yanyanaydı oğuz onun yanına oturmam için gözümün içine bakmaya başladı gözleriyle hadi gel yanıma otur der gibi bakıyordu o yüzden bana bakmasına rağmen bile bile bende demirin yanına oturdum tabi oğuz buna çok şaşırdı ama belli etmemeye çalışıyordu onda olan gözlerimi demire çevirdim
"Nasılsın demir uzun zamandır konuşmuyoruz"
"İyiyimde hayırdır sen benimle sohbet etmezdin "
"İstemiyosan gidiyim"
"Yok kal gitme konuşalım biraz sana sorularım var"
"Neymiş onlar"
Cidden merak ettim ne sorucak acaba
"Oğuzla aranda ne var"
Yok artık bunu demirde farketmiş o zaman herkesde anladı
"Hiç birşey yok "
"Emin misin yanıma geldiğinden beri buraya bakıyor"
Oğuz bana mı bakıyor o zaman kesin kıskandı
"Sen ciddimisin "
Evet der gibi kafasını bir aşağıya bir yukarıya salladı bende kafamı hafifce oğuza doğru çevirdim gerçekten bakıyordu hemde sinirli gibiydi o zaman oğuz beyi biraz daha sinir edelim geri demire döndüm ve konuşmama devam ettim
"Neyse sen onu boşver ben sana geldim ona değil"
Demiri etkilemem lazımdı o yüzden biraz ona yavşıycaktım bu benim yapmaktan en nefret ettiğim şeydi ama yapmalıyım o yüzden elini tıttum oda şaşırdı tabi belklemiypdu benden böyle bişey
"Bütün bunları oğuz için yapıyosun biliyorum"
Nasıl anladı ama
"Saçmalama demir ondan banane"
Böyle giderse demiri hayatta etkileyemem biraz daha çalışmam lazım
Yanağından öpüp gözlerinin içine baktım
"Bu yaptıklarımın oğuzla bir ilgisi yok emin olabilirsin"
"Sana inanıyorum"
Yüzüne bakıp gülümsedim işk aşama tamamdır demiri ele geçirdim sıra oğuzu koskandırmakta tabi kıskanırsa
"Ben gitsem iyi olur şimdi hocalar girer"
Ayağa kaltım demirde benle bir kalktı ve boynuma sarıldı duygularınla oynadığım için özür dilerim demir ama aşık olduğum kişinin bana karşı bir hisleri var mı anlamam lazım bende ona sarıldım o sırada oğuz bir anda elimi tuttu ve sınıftan çıkartıp merdivenerden indirmeye başladı noluyo buna böyle beni hızla bodrum kattaki eski kütüphaneye götürüp kapıyı arkamızdan kitledi birazda korkmuştum burası sadece güneş ışığı alıyordu o da az çok gerisi karanlıktı oğuz üstüme doğru yürümeye başladı o üstüme doğru yürüdükçe ben de heri geri adım atıyordum ayağımı bir anda duvara çarptım kaçıcak başka yerim kalmadı oğuz üstüme gelmeye devam ettirdi ve aramızdaki mesafeyi kapatıp beni duvarla kendi arasına aldı
"Sen naptığını sanıyosun güneş derdin ne"
Oğuz bağırdıkça içimden ağlama hissi geliyordu tıpkı bir çocuk gibi
"Neden bahsediyosun"
"Anlamamazlıktan gelme bilerek yaptığını biliyorum demirle beni delirtmek için ilgilendin"
Artık korkmaya başladım iyice deliye döndü resmen gözü dönmüş bunun sinirden
"Ben hiç birşeyi kastten yapmadım tamam mı çekil artık üstüme gelme "
Elini saçlarının arasına aldı
"Oğuz sen iyimisin"
Sinirle elini saçlarından çekiltip iki elimide sıkıca tuttu bu da benim canımı yakmıştı
"Değilim iyi falan değilim beni deli ediyosun ve buda benim canımı yakıyo anlıyomusun beni canımı yakıyosun "
Oğuz elimi daha çok sıkmaya başalamıştı elim acıdığı için bağırıp ağlamaya başladım
"Lütfen bırak beni sende benim canımı yakıyosun bırak şu elimi "
Elimi aıkmayı bırakıp kolumu duvarın üstüne sürterek yukarıya kaldırdı
"Gözlerini kapat"
Artık susup napmamı istiyosa onu yapmaya başladım ve gözlerimi kapattım oğuz kolumu öpmeye başladı yavaş yavaş boynuma doğru indi dudaklarını omzumda gezdirip boynuma küçük öpücükler kondurmaya başladı o öptükçe vücudum uyuşuyomuş gibi hissettim sanki onun beni tahrik edici öpüşşeri benim bağırmama sebep oldu ben daha çok bağırdıkça o boynumu daha sert öpmeye başladı yanağıma doğru çıkıp dudağımın kenarını öpmeye başladı bir kaç öpücük kondurduktan sonra üstümden çekildi ve bende şıkıştığım duvardan uzaklaştım
"Neden yaptın aramızda birşey olmadığını bile bile bunu neden yaptın"
"Çünkü seni seviyorum"
"Sana inanmıyorum sen sadece beni kullanıyosun başka bi amacın yok"
"Artık benim hislerğmi gör güneş olur mu artık beni gör seni sevmesem her gece naptığını nerde olduğunu düşünmem aklımdan çıkmıyosun heryerde sadece sen varsın"
"Konuşmayalım artık bunları ve bidaha beni sakın biryerlere kilitleyip üstüme gelme rahatsız oluyorum"
Cebindeki anahtarı aldım ve kapıyı açıp oğuzun suratına bakmadan çıktım okulda herkes dersdeydi ama benim derse gircek halim yoktu o yüzden bende serra gibi okuldan kaçmaya karar verdim okulun çıkış kapısının üstünden atlayıp eve doğru koşmaya başladım bir süre sonra eve vardığımda kendimi odama atıp kapımı kilitledim istemedrn göz yaşlarım akmaya başladı kendümi kötü hissediyorum artık düşünmekten kafayı yicem birlikte olmadığımız halde bana neden bunu yapıyo bazen ona aşıkmışım gibi hissediyorum bazende ondan nefret ediyomuşum gibi hissediyorum bu çok garip bir duygu ama herseferinde canımı yakıyo
Kendimi yatağımın. Üstüne atıp kafamı yastığıma gömdüm ve ağlamam devam ettim yelefonumun çaldığını duydum kim bu arıyan şimdi aramak zorundamısın eğer her kimsen zamanlaman çok kötü ekrana bakamdan telefonu açtım
"Güneş hemen buluşmamaız lazım sana anlacakcak çok önemli şeylerim var nerdesin"
"Evdeyim benimde konuşmaya ihtiyacım var lütfen gelirmisin"
"Sen ağladın mı noldu sana"
"Serra hemen bize gel yoksa kafayı yicem"
Telefonu serranın suratına kapatıp ağlamama geri döndüm

bir süre sonra serra yatağımın ucuna oturmuş beni dürtüp duruyordu

"ne var niye dürtüp duruyosun serra görmüyomusun ağlıyorum"

"pardon ya bi baksaydın teselli etmeye çalışcaktım da"

"özür dilerim sinirlerim bozuk"

"anlatmak istermisin "

"bugün sen ömerle birlikte gittiğin için bende tek başıma demirin yanına gittim o sırada oğuzda sınıftaydı biraz demirle sohbet ettim falan oğuz da buna çok sinirlendi elimden tutup beni okuluın bodrum katına götürdü resmen deliye dönmüş gibiydi..."

bütün olanları serraya anlattıktan sonra serrada çok sinirlenmişti

"bunun derdi ne ya böyle tamam kıskanmış anladıkda siz sevgili falan değilsiniz bunların hiçbirini yapmaya hakkı yok yani"

en iyi arkadaşımla aynı kafada olduğum için çok şanslıydım serra hep benim için en iyisini dünüyordu o çok iyi bir arkadaştı

"oğuzun canını yakmaya devam ediyoruz güneş"

işte şimdi kendime gelmiştim serrayla konuşmaya devam ederken telefonuma birinden mesaj gelmişti hiç beklemediğim birisinden
Gönderen : Nehir
Güneş ben balıkesire geldim buluşsak iyi olur

"noldu güneş"

"nehir balıkesire gelmiş"

"buraya mı gelmiş yani nasıl "

nehirin burda ne işi var şimdi...

Bir başka benHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin