Noha'nın Günlükleri

Bölüm1 (telsizdeki ses)

BÖLÜM 1 (TELSİZDEKİ SES)

'' - Ben Lance Sweet. Bu olayların üstünden tam 3 sene geçti ve biz hala yaşıyoruz. Şu an saat 23:36. Çok geç oldu. Fakat daha kalacak doğru düzgün bi evimiz bile yok. Kuraklık çok arttı. Yerde bir yonca yaprağı dahi görsek sevinecek durumdayız. Susuzluk, susuzluk desen, hiç yok gibi. Bulunduğumuz bölgede hiçbir damla bile su kalmadı. Grubumuzdaki insanlar atık isyan etme noktasındalar. Susuzluk yüzünden herkes güçsüz düştü. Son 3 ay içerisinde yaklaşık grubun yarısını kaybettik, kimisi susuzluktan, kimisi açlıktan, kimisi aklını yitirdi, kimisi de bu olanları kaldıramadığı için kendini vurdu. Ne yapacağımızı bilemez durumdayız. Lütfen yardım edin. Sesimi duyan kimse yok mu ? Lütfen. Yardıma ihtiyacımız var. Hepimiz öleceğiz bu kahrolası yerde..''

- Bu konuşma 8 gün önce kaydedildi efendim. O günden sonra hiç haber alamadık. Çıt dahi çıkmadı o gruptan. Belkide, belkide hepsi..

- Hayır Noha. Bu durumda kötü düşünmememiz gerekiyor. Sen her zaman her şeyi kötü düşünmek zorunda mısın ? Karamsar olmaman gerek Noha. Anlıyor musun beni asker.

- evet efendim.

- Belki de bir sığınak yada erzak ihtiyacını gidermek için bi kasaba falan bulmuş olabilirler. Yada ne bileyim onun gibi bir şey işte. Bu adamın ismi ne demiştin ?

- Lance efendim. Lance Sweet.

- Demek Lance Sweet. Hmm! Bu ismi bir yerden hatırlıyorum. Ama nerden ? Aaah her neyse şu an düşünmemiz gereken daha önemli olaylar olduğunu biliyorsun Noha.

- Haklısınız efendim. Yapmamı istediğiniz bir şey var mı ?

- Evet, var Noha. Git ve Taylor'dan son 1 ayda toplanan erzak gelir-giderlerini kontrol etmesini söyle. Bizim de bu gruptan çok bi farkımız yok. Her an her şey olabilir. Hazırlıklı olmalıyız. Cephaneyi de kontrol et. Git. Hadi. Ne duruyorsun. Daha çok zamana ihtiyacımız var. Zaman daralıyor. Beklemek bize bir şey getirmez. Hadi Noha. Belkide insanlığın kaderi bizim elimizde. Tüm istatiklere ihtiyacımız var. Ellen ile Gwen'i de yanıma çağır. Onlarla konuşmam gereken şeyler var. Hadi kımılda dostum. Hadi.

- Peki efendim, emredersiniz.

Noha yüzbaşı Karter' yanından ayrılır ve Taylor'u aramak için üssü gezer. Ama Taylor'u bulamaz. Üsse katılan son grubun yanına gider. Onlara Taylor'u sormak ister.Ama çekinir. Çünkü o grup bir arap grubudur ve Noha'nın onların dilini bilmiyor olması işleri zorlaştırır.

- ''Kahretsin, bu grup üssün en geniş grubu. Taylor'u görmüş olma ihtimalleri çok yüksek. Çünkü Taylor gününün büyük bi bölümünü Araplarla geçirir.''

Noha bu tür saçma düşüncelere dalmışken Gwen yanına gelir.

- İstersen sana yardım edebilirim. Ama bunun için senden bazı isteklerim olacağından şüphen olmasın sevgili Noha. Yakın arkadaşlıklar bunu gerektirir biliyorsun.

- Hey Gwen. Sanırım bunu istemeden yaptın. Ama beni az önce cidden korkuttun. Bu kadar yüksek sesle konuşmak zorunda mısın ? Bazen kendini kaybediyorsun biliyor musun ?

- Ses tonumdan çok kişi şikayetçi . Ama kendime bazen hakim olamıyorum. Bunu anlaman gerektiğini sanıyordum. Her neyse. Konumuza dönelim. Nedir bu Araplarla arandaki ilişki ?

- ilişki mi ? sen neden bahsediyorsun Gwen ?

- az önce kendi kendine konuştuğun konudan bahsediyorum.