Sabah mis gibi çay kokusuna uyandım.
"Gunaydınnn "
"Gunaydın Nez. Kahvaltı harika gözüküyor herkes nerede."
"Ahmet bahçe tarafında spor yapıyor yanına gidebilirsin bahçe katı çok güzeldir. Alt kata in mavi kapı var oradan çıkabilirsin. Herkes daha uyuyor kahvaltı hazır olunca seslenirim."
" Teşekkürler Nez."
Giriş katına indip mavi kapıyı buldum. Bahçe gerçekten güzeldi. Spor yapmak için harika bir yer.
"Ooo evimizin yeni üyesi gezintide"
"Şey rahatsız etmek istemezdim. Nez bahçeyi de gelebileceğimi söyledi de..."
"Tabi ki gezebilirsin. Hatta spora ne dersin hadi yetiş bana geri de kalmamaya çalış."
"Ahah ben dancıyım geride kalmam imkansız."
Bir süre koşup engellerden gectik.
"Vayy çok iyisin. Geride kalmadın. Hadi otur duvara buranın manzarası bir başkadır."
Duvara çıkıp oturdum. " Evet güzelmiş. Bu mekanı kim kurdu."
"Güzel soru annem ile babamdan kaldı burası benim hayalimdi dans ekibi kurmak. Bu yüzden burayı düzenledim. Uğur benim ilkokuldan beri arkadaşım onunla birlikte kurtuk. Diğerleri ile de senin gibi dans ederken tanıştık."
"Benim de en büyük hayalim sizin gibi birileri ile tanışmaktı. Galiba buldum hayalimdeki insanları."
" O zaman aramıza hoşgeldin. Hadi kahvaltıya."
Gerçekten çok mutlu ve enerjiktim. Kahvaltı harikaydı. Onlar beni ben onları tanımaya çalışıyordum. Mesela Peteğin seside çok güzelmiş. Bir şarkı söyledi cidden sesi güzeldi.
Süngerli dans odasına geçip dans denemesi yapmak istedim. En sevdiğim hareketli parçaları açtım ve başladım takla atmaya, fark ettim de izleniyordum.
"Merhaba, gerçekten güzel dans ediyorsun. Bu sene New York da büyük bir yarışma var. Bizim grup da katılıyor. Sende katılmaz mısın bize" dedi Ahmet.
"Neden olmasın koreografileriniz hazır mı?"
"Bir kaç dans hareketlerimiz var ama tam hazır değiliz. Bizimkiler öğleden sonra yukarda çalışma başlarız. Senin fikirlerin var mı?"
"Evet bir kaç fikrim var yani mesela ikimiz beraber çok güzel dans edebiliriz." bunu ben mi demiştim off çok bu aptallık ettim. Galiba ondan hoşlanıyorum. Hoş çocuk hele gözleri deniz mavisi gibi çok büyüleyici onun beni çekip "hadi o zaman dans edelim" demesiyle kendime geldim.
"Birbirimize uyum sağlamalıyız. Dans uyum ister ritim ister. İlk önce şu haretleri yapabiliriz beraber yan yana durup. Sonra sen beni döndürür ben takla atar yanına gelirim. Son olarakta ben hava zıplarken Kemal ile Ali kenardan havada takla atarak geçerler. Bu birinci dans hareketi hadi deniyelim." onunla dans etmek nefesini yakından hissetmek çok güzeldi. Sağ sola dans ederken hissettiklerim süper. Dans bitti ve bana gülümsedi.
"Evet güzel. Hadi yukarı çıkalım herkes gelir birazdan."
Yukarı çıktık. Oda bale solanı gibi aynalar vardı. Grup geldi Ahmet konuşmaya başladı.
"Arkadaşlar biliyorsunuz ki bir ay sonra yarışma var. Bu yarışmayı kazanırsak aşağıdaki barı düzenleyebileceğiz. Bu yüzden hergün saat 14.00 da burada olun. Her gün 2 saat çalışacağız. Sorusu olan var mı? Yok güzel Nez müzik hadi başlıyoruz. Ali ve Meltem siz beraber dans etceksiniz bunu söylemeye gerek yok çifte kumrular."
"Başka biri ile dans ihtimalim var mı da Ahmet tabi ki güzeller güzeli sevgilimle dans edeceğim. Kıskanma lütfen bizi."
Ali'nin bu sözlerinden sonra herkes kahkaha attı. İki saat boyunca aralıksız çalıştık. En son pes ettim ve "Millet ben aşağı inip size yemek hazırlayım." dedim ve aşağı indim. Mutfağa girip güzel bir menemen yaptım. Yanına patates kızartması, çay bir harika oldu. Yukarı çıkıp herkesi çağırmaya gittim. Hepsi yorgun ve açıkmış duruyorlardı.
"Hadi yemeğe yoruldunuz." Hepsi bir anda heyooo diye bağırdı. Beni gülme tuttu. İnsan böyle bir ortamda nasıl mutsuz olabilir ki. Hep hayalini kurduğum arkadaşlarımı buldum galiba.
Yemek yedik ve herkes çok beğendi
"Nefis olmuş ellerine sağlık Rozalinda"
"Afiyet olsun Kemal."
Yemek yedikten sonra Meltem ile ben mutfağı toplarken sohbet ettik.
"Meltem Ali ile ne zaman tanıştınız anlatsana biraz." dedim.
"O bizim aşkımız dillere destan. Biz 7 yaşından beri beraberiz. Beraber büyüdük. İlkokul Lise beraber okuduk. Birgün ikimiz de dansa merak saldık. Daha önce hiç ondan hoşlandığı mı fark etmemiştim. Dans edene kadar. Lisenin son senesi ve gösteri yapmamız isteniyor. Ali ile ben dans ettik. Bale ile modern dansı karıştırdık. O dans gösterisine hazırlanırken aşık olduk. O gece dans gösterisi biterken beni öptü. Rüya gibiydi o günden bugüne geldik işte. 3 sene oldu. İyiki de o dans gösterisini yaptık. Ben onu ömrüm boyunca çok seveceğim."
"Oo muhteşem bir aşk hikâyesi bir ömür mutlu olursunuz insallah."
"Teşekkürler canım. Eee senin hiç aşk hayatın olmadı mı? Güzel kızsın vardır biri."
"Ben evet oldu lise zamanı biri çok sevdim uğruna ölebilirdim hatta o kadar çok seviyordum. Ama olmadı."
"Neden olmadı?"
"Hırslarına kurban gitti. Ben onun gibi değildim ben varsa yoksa dans eğlence o ise iş kolik ders kolikti ona benzeyemediğim için beni terk etti. Kırdı. Gerçi o bunları yapmasaydı asla burada olamazdım. Bunalıma girdim ayrıldıktan sonra ve dans ile çıkmaya çalıştım. Olay bu iste."
"Boşver salaklık etmiş. Senin gibi birini kaybetmiş. Hem şimdi bir aradayız. Ahmet senden hoşlandı gibi daha önce onu böyle görmedim. Seni izliyor. Hadi git sohbet edin az."
"Meltemm.. İtme tamam gidiyorum."
Ahmet ile Rozalinda'nın hikayesini diğer bölümde yazacağım. Şimdilik bu kadar. İnşallah beğenirsiniz.
