"Evet, millet. Bugün Exo'yla beraberiz. Kısa bir zaman sonra yeni müzik videoları çıkacak. Kısa bir aradan sonra döneceğiz. Takipte kalın!"
Asistanın 'Çıktık!' sözüyle derin bir nefes alıp kulaklığımı çıkardım.
Diğerleri sunucuyla sohbet ederken bende elime beyaz bir kağıt ve kalem alarak çizim yapmaya başladım.
Bu aklımdaki düşüncelerden kaçmanın tek yoluydu. Çok mu iyi çiziyordum? Hayır. Kesinlikle hayır. Ama en azından aklımı başka bir şeye verip biraz olsun rahatlıyordum.
"Kaci, hayranlardan biri bunu sana vermemi istedi."
Başımı kaldırıp menajere baktım. Elinde kare, küçük bir kutu taşıyordu. Elindekini aldım ve önüme koydum.
"Sence geçen seferki gibi ölü bir fare çıkar mı?"
Sehun'un lafına gülüp gözlerimi devirdim. Başka zaman olsa o kutuyu alır kafasında parçalardım ama şimdi ne yeriydi ne de zamanı. Etrafta çok fazla insan vardı ve hayranlar camın arkasından bizi izliyordu.
Derin bir nefes alıp kutuyu açtım. İçinde benim habersiz çekilmiş fotoğraflarım vardı. Tabi, yüzüme kırmızı kalemlerle çarpı işaretleri çizmişlerdi. Fotoğraflardan birini alıp yüzümün yanına koydum. Sehun'a döndüm.
"Kırmızı yakışmış mı?"
Güldü.
"Bilemiyorum. Bence senin rengin siyah veya pembe."
Saçımı karıştırıp fotoğrafı elimden aldı ve köşedeki çöpe fırtlattı.
"Basket."
Omuz silkti.
"Her konuda yetenekliyim."
Kendi kendime homurdanıp resmime geri dönecektim ki, artık önümde olmadığını fark ettim.
Kaşlarımı çatarak resmimi bulmaya odaklandım. Odaya göz gezdirdiğimde kayıp resmin Chanyeol'de olduğunu fark ettim. Elimi uzatıp almaya çalıştığımda resmi benden kaçırdı.
"Kai'yi sevmediğini sanıyordum."
Somurttum.
"Şunu bana verecek misin artık?"
Ayağa kalkıp odanın benden uzak bir köşesine kaçtı.
Kai kaşlarını çatıp bize baktı.
"Ne oluyor?"
Chanyeol resimden gözlerini ayırmadan sırıttı.
"Kaci senin resmini çizmiş."
Kollarımı göğsümde birleştirdim.
"O'nu çizdiğimin farkında değildim."
"İstese bile beni aklından çıkaramıyor demek ki."
Kulaklığı alıp taktı. Bense ağzım açık O'na bakakaldım.
Baekhyun ayağa kalkıp koşarak Chanyeol'ün yanına gitti ve resmimi incelemeye başladı.
Kendi kendime söyledim.
"Harika. O resmi önümüzdeki yüzyılda alırım ben."
Ayağa kalkarak odanın içinde onları kovalamaya başladım.
"Çok sevgili abilerim. Onu bana verir misiniz? Bakın kaç yaşındasınız. Yakışıyor mu? Ayıp, ayıp."
"Korece konuşursan seni daha rahat anlarlar diye düşünüyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dansa Davet
Fanfiction"Sağ, sol, kıvrım, ileri, geri..." Dans ederken tek düşündüğüm bir sonraki adım oluyor. Kafa yormam gereken tek şey hareketi nasıl yapmam gerektiği. Telefonumun melodisi müziğe karıştığında durup derin bir nefes aldım. Çağrıyı cevap...