4

21 5 1
                                    

Ne okula gitmiş ne de hareket etmiştim. Sanırım bu evde 4. günüm. Hanı bazen ister ya insanlar yatağa uzanıp hiçbirşey yapmamak aynı o hesapti yaptığım. Sanki bunu yapınca herşey duzelecekmis gibiydi. Sanki babam geri gelecekmiş gibi. Artık toparlanıp okula gitmem gerekti babam öleli 1 hafta olmuştu ilk günler annemin yanına gittim.teselli vermek, güç almak için İstanbula yolculuk etmiştim ama güç almak yerine yaralarımın kabuklarını açtım. Gittiğimde hergun ablamda olan annem benim teselli vermeme değil yüzünü görmeme bile izin vermemişti. Bende habersiz gidecektim mecbur doğrusu var olduğumu bile unutmuş olabilirdi. Uçak bileti almıştım akşam 8 e ve daha 4 saatim  vardı. Girmeye korktuğum babamın odasına girmiştim. Deli gibi özlemiştim kokusunu gözlerimden düşen her bi damla onun odasında kuruyup gidecekti. Beni severdi babam eminim buna ama doğru düzgün göremedim bile onu. Kadının yanındaydı hep o vardı da biz yoktuk sanki. Geldiği zaman severdi,şakalar yapardı ama giderdi. Benim yaramın sebebiydi o. Babaydı bu ya bir kızın  kahramanı, onun kokusunu,giyeceği kıyafeti,en çok neyi sever,hangi takımı tutar bilmeliydi kızı. Ben bilmiyodum işte sadece bana sarıldığı nadir anlarda kokusunu çekerdim bütün vücuduma. Bir kızın babası yoksa eksikti hele bide annesi de yoksa tamamen kaybolmuş biriydi. Kaybolmuştum ben baştan beri. Babamın ölmesine bir yandan alıştığımı farkettim odadayken. Zaten gelmezdi ki ama bidaha hiç göremeyecegim diyeydi bu üzüntü.
  Düşüncelerden sıyrılıp kalktim. Belime kadar uzanan turuncu saçlarımi toplamamis rüzgara teslim etmek istemiştim. Altıma buz mavisi bi kot,ustume rastgele bir tisort giymiştim. Beyaz tenim ve turuncu olmamla dikkat çekerdim hep. Sade bi güzelliğim olduğu söylenir helede babam beni turuncu çiçeğim diye severdi. Severken nasıl giderdi bi insan,nasıl yarım bırakılırdı. Turuncu çiçeğim derdin ya çiçeğin soldu baba...

GÖKYÜZÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin