Bölüm şarkısı>>>Say Something-A Big Great World.
☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆Önceki Bölümden Kesit:
"Anahtar yok!" Diye Kaya bağırdı. Rosemaria parmak uçlarında kalkarak adamlara baktı. Koşarak üzerlerine geliyordu.
"Ne yapacağız?" Diyerek Rosemaria tırnaklarını ağzından çekti.
•••••••••••••••••••••••
"Tamam. Buldum.""Ne buldun?" Kaya tedirgince sordu.
Rosemaria ona cevap bile vermeden adamlara doğru koşmaya başladı. Kaya daha sonra Rosemaria'nın ne yapmak istediğini anladı. O da Rosemaria'nın koştuğu tarafa koştu. Ama daha sonra Kaya bir şeyi hatırladı.
"Rose, yanımda elektroşok falan yok!"
Rosemaria'nın gözleri büyüdü. Beklemiyordu, ama yapacak bir şey yoktu.
"Biliyorum. Önemli değil. Biz onlarla başa çıkabiliriz. Ama sen yine de elektorşokları bulmaya çalış."
Artık adamlara ulaşmışlardı. Kaya cevap veremeden adamlardan ikisi ona saldırılarını yapmışlardı. Kaya onlarla başa çıkmaya çalışıyordu. Rosemaria içinse bir kişiyle dövüşmek hiçte zor değildi. Onun haraketlerini kolayca hissebiliyor, önceden korunmasını yapabiliyordu.
Artık her iki taraf yorulmuşdu. Karşılık vermeye mecalleri bile kalmamıştı. Ama her kes son ana kadar vazgeçmiyordu. Sonda Rosemaria karşısındaki üstü toz olmuş adamın kasıklarına vurdu. Kazandığı küçük zaman diliminde Kaya'ya baktı. Hala zorla da olsa vazgeçmeden dövüşüyordu. Koşarak adamlardan birisinin arkadan üstüne atıldı. Adam ilk önce sarsıldı, sonra hemen toparlandı ve arkasında belinde kalmakta olan Rosemaria'nın omuzundan tutarak önüne getirdi; yere serdi. Rosemaria hemen ayağa kalkarak adamın kolundan tuttu. Dirseğiyle çenesine vurarak ağır darbe vurduğunu diledi. Bu zaman Kaya diğer adamın karnına yumruk atıp, kafası da bedenine uyarak karnına taraf eğilen adamın yüzüne dizini geçirdi. Rosemaria bu adamları bayıltamayacağını anladı ve arkasını dönerek koşmaya başladı.
"Kaya!" Diye bağırdığında Kaya da arkasına döndü. Rosemaria'nın koştuğunu gördüğünde o da hemen adamı bırakarak koştu. Sık-sık ikisi de arkasına bakıyordu. Yavaş-yavaş uzakta kalıyorlardı. Arabaya binerek koşmak seçeneğini ikisi de kafasında eledi. Ana yola çok uzun yol vardı ve ikisi de bunu biliyordu. Koşarak oraya yetişmeği beklemiyorlardı. Fakat ne adamlar, ne de Kaya ve Rosemaria pes etmek niyetinde değildi. Koştukça koşuyorlardı. Kaya bazen yerde gördüğü taşları alarak arkadakılara fırlatıyordu. Bir işe yarasın istiyordu. Yarayacak bir şeye de benzemiyordu.
▪▪▪▪▪▪
Artık bir veya bir buçuk saatdir ki, koşuyorlardı. Koşuyorlar değil, hızlı yürüyorlar desek daha doğru olur. Her iki taraf haddinden çok yorulmuştu. Kaya karşıdan gelen sesle etrafı dikkatlice dinlemeğe başladı. Korna ve araba sesi duyduğunda yola yetişdiklerini düşünerek bedenine birden bire güç geldi. Hemen Rosemaria'nın elinden tutarak daha hızlı koşmaya başladı. Adamlar onlardan hiçte geride değildi. Hiç bir taraf pes etmeyerek koştu. Kaya yolu uzaktan gördüğünde bağırdı."Hadi, Rose. Az kaldı! Hadi!"
Burunlarına araba dumanından kirlenmiş hava kokusu daha da yaklaştığında Kaya ve Rosemaria insanlar içine karıştıklarını anladı. Koşarak sokaklara sapıttılar. Nerede olduklarını bile bilmiyorlardı ama yanlarından insanlar geçtikleri için mutlulardı. Kafe göründüğünde hemen hiç düşünmeden ikisi de oraya girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
1 Gelecek 2 Geçmiş
Teen Fiction"Seni ben eğiteceğim." Çağkan keskin dille belirtti. "Ama sen de üzerine düşen görevi yapmaktan çekinmeyeceksin." *** İlk görev heyecanı vardı üstünde. Başaramayacağından çok korkuyordu. "Gerçek ajan hiç bir şeyden korkmamalıdır. En esası da becerem...