GİRİŞ

82 7 3
                                    

Umudu olmadan yaşar mı insan? Niye bir türlü mutlu olamıyoruz? Neden hep elimizdeki ile yetinmeyip daha fazlasını istiyoruz?
Hayat sürprizlerle doludur. Tıpkı benim hayatımda da olduğu gibi... Ne zaman ne olacağı belli olmaz. Hiç beklemediğimiz anda beklemediğimiz şeyler olur. Mesela benim başıma gelenler gibi. Gülerken ağlayabilmek gibi...

Ben öyle çok zengin bir ailenin çocuğu değilim. Durumu iyi olan bir ailenin tek çocuğuyum. Tek çocuk olmak çok zor bir şey. İnsanın ne olursa olsun bir kardeşi olmalı. Gerekirse çok basit şeyler için kavga ettiği,gerekirse de başını dizine yaslayıp saatlerce gözyaşı dökebildiği...

Gerçi öz olmasa bile,öz kardeşim diye tanıtabileceğim birkaç kişi var çevremde. Ailemin yeri bende daha bir başka. Bugüne kadar iyi bir eğitim alabilmem için çabalayıp durdular. Onca işlerinin güçlerinin arasında benimle ilgilendiler-e bi zahmet artık ilgileniversinler- . Sevgilerini benden hiç esirgemediler-benim gibi kızda sevilmez mi şimdi allah için yani-. Bazı yaptıklarım hariç onları hep sevindirmişimdir. Aman canım herkes kusursuz değil ya,bende kendimi tutamayanlardanım. Mesela kavga konusunda.. Zaten başıma ne geldiyse hep bu yüzden geliyor. Valla en son Arzu'nun saçlarını tutup koridorda sürüklemiştim. Sonra kafasını çöp kovasına sokacaktım ama.. Tolga'ya dua etsin o . Hayır ya, etmesin. Bak yine o köpek geldi aklıma... Ayh!?! Neyse canım...

Aşk hayatıma gelirsek.. yok bir gelişme. Bu konuda -Tolga g.e.r.i.z.e.k.a.l.ısı'ndan dolayı-erkeklere karşı güvensizlik duyuyordum. Güvendiğim erkeklerin sayısı bir elin parmağını geçmezdi. Çünkü etrafımdaki erkeklerin çoğu kız düşkünüydü. Örnek 1'de görüldüğü gibi.. Onlardan nefret ediyorum. Kendini bi halt sanan zengin bebelerinden nefret ediyorum. Gittiğim okuldan da nefret ediyorum . Şu karşımda,yatağımın üstünde duran aptal ayıcıktan da nefret ediyorum. Tamam, şakaydı. O benim birtanem. Canım. Aşkım.

Her ne kadar aileme beni devlet lisesine göndermeleri için yalvarsamda,daha iyi bir eğitim almam için beni özel bir liseye göndermişlerdi.

Herşeyin sebebi olduğu gibi bunlarında bir sebebi vardı. Erkeklere karşı güvensizliğimin temelinde bir şeyler yatıyordu. O okuldan bu kadar çok nefret etmemin temelinde birşeyler yatıyordu.

Aşk mı?
Ah,hayır. Hiç sanmıyorum.

İhanet mi?
Gayet mümkün .

Herşey o gün başlamıştı.
O gün erkeklere güvensizliğimin başlangıcıydı ve benim için bir dönüm noktasıydı. Görecekti. Meyra AKTAŞ 'ı aldatmak ne demekmiş görecekti.

****
FLAŞBACK (Kasım 2014)

- Tamam,annee ! Çok geç kalmam.

Siyah yarım botlarımın fermuarını çektim ve kapıyı kapatıp evden çıktım. Bu kış gününde parti yapan insan aklını kaybetmiş olmalı. Salak kankamsa bana siyah bir etek ve beyaz siyah bir büstyer giydirmişti . Dışarı çıktığım gibi soğuk hava bacaklarıma çarptı ve bu titrememe neden oldu. Bordo paltoma daha çok sarıldım. Bu havada,taksi bulmak çok zor olurdu. Yürümeye başladım. Birden telefonum titredi. Tuş kilidini açtım ve mesajlara girdim.

KİMDEN:Denizaşkım;)
Naber güzellik? Nerelerdesin?

KİME:Denizaşkım;)
İyi. Dışardayım,sen?

KİMDEN:Denizaşkım;
Ne işin var bu saatte senin kız başına dışarılarda?? Gelinlik giydirilip,165 yerinden bıçaklanıp,dereye mi atılmak istiyorsun acaba sen Meyra?!?!

KİME:Denizaşkım;)
Hııı , Deniz. Partiye gidiyorum ya abartma işte.

Vay be ... Çocuğa bak... İki dakikada senaryo yazdı resmen .

Sonsuza Kadar Sen...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin