Yeni hayatımda ilk belâm..

5 0 0
                                    

Dün okulda yaşadığım Burak olayı beni iyice bu şehirden soğutmayı başarmıştı. Ben ne yapacaktım şimdi? Daha. okulun ilk gününden başıma bela almayı becermiştim. Ne diye susmadıysam.. Bu düşünceleri kafamdan silerek yataktan kalktım ve banyoya gittim. Aynada kendime baktığımda ise morarmış göz altlarımla karşılaştım. Tabii ki normal di dün sabah kadar bu olayları düşündüm. Keşke böyle şeyler olmasaydı. Banyodan çıktıktan sonra okul kıyafetlerimi giydim, Saçıma şekil verdikten sonra da evden çıktım. Bugün yürümeyi tercih ettim. Okulla evimin arası 10 dakikalık bir mesafeydi. Okul geldiğimde ise bahçede herkes oturuyordu. O hariç. Dünki gibi elinde sigarası duvara yaslanmış bir oğlanla konuşuyordu. Merve'nin yanıma geldiğini görünce yüzüme sevecen bir gülüş ekleyip hemen yanına gittim. Birbirimize sarıldıktan sonra bir bank bulmaya koyulduk.
-Gel burası iyi hem gölge. Diyen Merve'ye baktım.
-Olur. Dedikten sonra oturduk. Biraz sohbet ettikten sonra kafamı kaldırdığımda buz mavisi gözler bana öldüresiye bakıyordu. Bakışlarımı başka bir yere hedefledim ama hissedebiliyordum içimi delip geçiyordu bakışları.. Merve yüz ifademden anlamış olacak ki hiç vakit kaybetmeden sordu.
-Noldu, birden bire bembeyaz oldun.Dediğinde ona baktım ve endişelenmiş gibiydi.
-Hhiiç.... bir şey olmadı dalmışım sadece diyerek konuyu geçiştirdim.
-Vakit geldi hadi derse girelim dedi.

Ders her zaman ki gibi sıkıcıydı. Resmen işkence görüyordum. MATEMATİK baş belam. En arkada oturduğum için onu görebiliyordum. Dersle ilgisi yok tüm ilgisi elindeki telefondaydı. Merak etmedim değil. Acaba neye böyle dikkatle bakıyordu. Yan sıramda oturduğu için tam net göremiyordum fakat ona baktığımı hissetmiş olmalı ki bana baktı. O mavi gözler daha sakin bakıyordu ama ben hala korkuyordum. Bu bakışlar beni hapsetmesine izin vermeden hemen önüme döndüm. Yan gözle baktığımda hala ısrarcı bir şekilde bana bakmaya devam ediyordu. Bense ona hiç bakmamaya gayret ediyordum. Ama ne yazık ki yapamıyordum. Bende ona sinirli bir şekilde bakınca dudağı alaycı bir şekilde yukarı doğru kıvrıldı. Gözümü devirerek önüme döndüm ve bu durum artık cidden beni sinirlendiriyordu. Burası ne biçim bir yerdi. Okul mu yoksa hapishane mi belli değil. Zil çaldığında uyumak için kafamı sıraya koydum. Ama sesler uyumama izin vermiyordu. Kafamı kaldırdığımda ise Burak kahkaha atıyordu. Ve ona gülmek çok yakışıyordu. Yanındaki çocuğa bakarak gülüyordu. Bu düşünceleri kafamdan atmak için kafamı yana salladım. Tabiki bu düşünceler beni terketmedi daha da zihnime hücum etmeye devam ettiler. Ben neden böyle oldum. Eskiden içimde yaşama sevinci olmayan kız şimdi meraklı bir kıza dönüşüyor. Allahım napcam ben şimdi... Bu hayat çok sıkıcı bir kaç kez intihar etmeye çalıştım fakat her seferinde annem kurtardı. Onlara bu acıyı yaşatmak istemiyorum fakat bu hayat çok boktan ve sıkıcı.... Ben kimseye güvenmeyi tercih etmedim hayatım boyunca da böyle devam edicek. Birden bu düşüncelerin arasından aklıma onun gülüşü geldi. Bir insana gülmek bu kadar mı yakışır dı.. Allahım ne diyorum ben. Dersimiz matematik ve bu nalet olası sayılardan nefret ediyordum. Hoca derse girince bende çantamı önüme koyup telefonla oynamaya karar verdim. Telefonumu açtığımda ise Elifden mesaj vardı. Elif çocukluk arkadaşımdı. Herkesten çok ona güvenirdim.
-Kızım nerdesin merak ettim
-Dersteydim Elif bakamadım.
-Tamam.. diye mesajlaştık dan sonra canım hala sıkılıyordu. Telefonu kapamaya karar verdim. Ve çantama tekrar koydum. Dersde bir kaç not tuttuktan sonra zil çaldı. Merveyle kantine inmeye karar verdik. Kantinden bir kaç abur cubur alınca bahçeye doğru gittik. Boş bir bank bulduğumuz da ise Burak bir kızla konuşuyordu ve kız ağlıyordu burak kızın kolunu tutmuş ittiriyor du. Neden bu kadar odundu. Sabahtan beri kız ağlıyor burak alaycı bir tavırla kıza bakıyordu. Artık bakamıyacaktım fakat kız perişan halde duruyordu. Bende dayanamayıp yanlarına sinirli ve hızlı bir şekilde ilerledim. Yanlarına vardığımda kız bana minnettar bir şekilde gözlerimin içine yalvarırcasına bakıyordu.
-Kızı bırak farkında değil misin ağlıyor?
- Sen Karışma yeni.
- Benim bir adım var.
- Adın umrumda bile değil.
-Kızı bırak. öfkeli gözler bana dik dik bakıyodu ve bu beni daha da sinirlendiriyordu.
- Bidaha sakın emir veriyim deme.
- Ya sen mafya mısın allahın gerizekali sı.
- Şimdilik kurtuldun YENİ son cümleyi vurgulayarak söyledi.
- Bana bidaha Yeni deme benim adım irem.
- Bence YENİ olarak kal.Konuyu niye saptırıyordum ki ben şimdi.
- Konumuza dönelim kızı bırak kötü görünüyor.
- Sadece şimdilik. Dedi ve kızı üstüme doğru iterek gitti. Adını bilmediğim kızı tutarak yüzüne baktım. Cidden perişan görünüyor du. Aglamakdan gözleri kıpkırmızı bir şekilde bakıyordu.
- şşeeyy...Teşekkür ederim.
- Rica ederim sen çok bitkin görünüyorsun. Gel biraz oturalım diye Merve'nin şaşkınlık içinde gözleri büyümüş bir bana bir de kıza bakıyordun. Banka geldiğimizde Merve de yardım etti. Kızı banka otutturduğumuz da elleri titriyordu. Ne olmuştu da  bu kadar kızı perişan etti.
-İrem n'oluyo? dedi Merve her zaman ki gibi meraklı bir şekilde.
-Birşey yok. diyip kestirip attım. Kız çok yıpranmış bir halde duruyordu.
- İyi misin?
- Evet, aslında teşekkür ederim. Belkide sen olmasaydın her kez bizi keyifle izliyor olucaktı.
- Neden?
-Çünkü, herkes ondan korkuyor ve ona birşey diyemiyorlar.
- Onun ayrıcalığı ne? Herkes neden bu kadar korkak? dedim ve konuşmayı sonlandırdım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 18, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İÇİMDEKİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin