Multimedya da şarkı var ^^
_____
Sorduğum soruya cevap vermek yerine gözlerime bakmaya devam etti. Gözlerinden anladığım kadarıyla birşeyler düşünüyodu. Bir süre düşündükten sonra cevap verdi.
"Çok soru sordun, bin şu arabaya"
"Sen kim oluyosun da bana emir veriyosun? "
Ben daha ne olduğunu anlamadan kolumdan tutup zorla arabaya bindirdi. Kendiside bindikten sonra arabayı çalıştırıp sürmeye başladı.
"Durdur şu arabayı"
......
"Sana diyorum durdur şunu "
......
Cevap vermek yerine arabayı daha da hızlandırdı. Konuşmayacağını anlayınca kollarımı önümde birleştirip yolu izlemeye başladım. Yaklaşık yirmi dakika sonra sahile geldik. Burası diğer sahillere göre daha tenhaydı. Arabadan hic bisey demeden inince arkasından bakakaldım. İnip, inmemek arasında kalırken kapımın açılmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım.
"Arabamın güzel ve kızların hastası olduğunu biliyorum "
"Ne?"
"İn diyorum"
"İnmiyorum"
"Ne demek inmiyorum?"
Duydun işte, seninle hic bir yere gelmem"
"Çok inatçısın Derin"
Bileğimden çeke çeke arabadan indirdi. Lan yakında kopacak. Böyle çekmekle uğraşma direk kesip eline vereyim ben. Ya ama canım yanıyo öküz. Biraz vicdan please.. Nee Derin mi dedi o? Hey yakışıklı adımı nerden biliyon? Ben söylemediğime göre nerden öğrendi? Ah hadi ama ne ayaksın sen? Korkma Derin, sakin ol Derin..
"Adımı nereden biliyosun?"
"Imm.. şey.. yaka kartın. Cafede yaka kartında yazıyodu. "
Hiç bişey demeden Doruk'a ayak uydurmaya çalıştım. Bakın çalıştım diyorum, çünkü hayvan o kadar hızlı yürüyoki ona yetişicem derken depara çıkıyorum. Bir bankın önünde durduk. Doruk banka oturunca bende aramızda mesafe kalacak şekilde yanına oturdum. Gözlerimi kapatıp denizin o eşsiz kokusunu içime çektim. Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda görüş alanıma Doruk'un yüzü girdi. Kahverengi gözleri beş dakika öncesine göre daha farklı bakıyodu. Gözlerinin içi parlıyodu. Gözleri dudaklarıma kaydığı an, kan yanaklarıma hücum etmeye başladı. Geri çekilmek istiyodum ama beynim komut vermeyi yitirmiş gibi hiç bisey yapamıyodum. Bir süre daha baktıktan sonra kafasını denize çevirdi. Derin derin nefesler almaya başladığında ne olduğunu anlamaya çalışıyodum. Ortamda sadece dalgaların sesi vardı. Ortamdaki sessizlik gerilmeme neden olurken konuşmaya başladım.
"Niye buraya geldik? "
"Kafa dinlemek için "
"Kafanı ben olmadan da dinleyebilirdin"
Cevap vermedi. Vermesini de beklemiyodum zaten. İkimizde sustuk. Az önceki o gerici ortam yine oluştu. Bir süre daha oturduktan sonra hava kararmaya başladı. Oturduğum yerden kalkıp çantamı sırtıma taktım.
"Nereye?"
Bakışlarımı Doruk'a çevirdiğim de gözlerime boş bakışlarla bakıyodu.
"Hava kararıyo. Eve gitmem lazım "
"Tamam hadi gidelim"
"Ben kendim giderim"
"Seni buraya ben getirdim Derin. Bırakta ben geri götüreyim"
Kafamı tamam anlamında yukarı aşağı salladım. Arabaya doğru ilerlerken Doruk'a kaçamak bakışlar atıyodum. Yüzü ifadesizdi. Çatılmış kaşları, kahverengi gözleri ve gözleriyle aynı renkte olan saçlarıyla bi çok kızı etkisi altına alabilecek görünüme sahip. Ona baktığımı anlamış olacak ki dudakları hafif sola doğru kaydı. Gözlerimi hemen önüme çevirdim. Arabaya bindiğimizde benim yolu tarif etmem dışında etmem dışında hiç konuşmadık. Evimin önüne geldiğimizde kapıyı açıp inecekken kolumdan tuttu. Bu tutuş diğerlerine göre çok farklıydı. Diğerlerinde canımı yakarken, şimdi çok narin bir şeyi kırmaktan korkuyomuş gibi tutuyodu. Gözlerimi gözlerine kenetlediğimde konuşmaya başladı.
"Doğru kararı vereceğini umuyorum"
"Hayırlısı, görüşürüz "
"Görüşücez"
Dedikten sonra hic bisey demeden arabadan indim. Evin kapısına geldiğimde kafamı geldiğim yöne çevirdim. Doruk'un hala gitmediğini gördüğüm de daha fazla bakmamak için hemen kapıyı açıp eve girdim. Mutfaktan yemek kokuları geliyodu. Annemin mutfakta olduğunu anlamak zor değildi. Mutfağın kapısına geldiğimde annem beni farketmemiş olacakki yemek hazırlamaya devam etti.
"Ben geldiiiim"
Dedim 'i' leri uzatarak. Annem bana dönüp en sıcak gülümsemesiyle kollarını açınca hızlı adımlarla yanına gidip kollarımı boynuna doladım. Boyun girintisine kafamı koyup hayran olduğum, dünya da eşi benzeri olmayan kokuyu içime çektim. Sarılmamız bittiginde annem konuşmaya başladı.
"Hoşgeldin yavrum. Aç mısın?"
"Çok açım"
"Ellerini yıka gel yemeğe başlayalım. "
"Tamam"
Lavobaya gidip ellerimi ve yüzümü yıkadım. Mutfağa geri döndüğümde annem çoktan masayı hazırlamış. Hemen oturup yemeye başladık. Yemek yerken tek düşündüğüm anneme işten konulduğumu nasıl söyleyeceğimdi. Yemeğimizi bitirdikten sonra masayı toplayıp oturma odasına gittik. Cesaretimi toplandığım da anneme dönüp konuşmaya başladım.
"Annem seninle konuşmak istediğim bi konu var"
Annem televizyondan gözlerini ayırıp konusmaya başladı.
"Hayırdır kızım bi sorun mu var?"
"Şey anne ben işten kovuldum"
Annem şaşırmış olacak ki hiçbişey demeden yüzüme bakmaya başladı. Şaşkınlığını üzerinden attıktan sonra yüzün de insanın içini ısıtan bi gülümseme belirdi.
"Hayırlısı olsun kızım. Başka bir iş bulursun "
"Aslında bir iş var. Seninle de bu konu hakkında konuşmak istedim"
"Ne işiymiş o?"
"Asistanlık. Cafeden kovulduktan sonra bi çocuk asistanı olmamı teklif etti. Senin düşüncen benim için önemli sen ne diyosun bu işe?"
"Çalışmanı isterim ama karar senin"
Annemle biraz daha konuştuktan sonra uyumak için odama çıktım. Uykuya dalmak üzereyken telefonuma gelen mesaj sesiyle irkildim. Telefonumu elime alıp ekrana baktığımda mesajın kayıtlı olmayan numaradan geldiğini görünce mesajı açtım.
Kimden:Doruk
-"işi kabul ediyo musun?"Doruk? Numaramı nerden buldu bu.
Kime:Doruk
-"Doruk? "Çok geçmeden mesaj gelince okumaya başladım.
Kimden:Doruk
-"Ta kendisi, ee işi kabul edecek misin?"Kime:Doruk
-"Sanırım evet"Kimden:Doruk
-"Süper. Ben sana şirketin adresini mesaj atarım. Yarın sabah 8' de şirkette ol."Kime: Doruk
-"Tamam, sen numaramı nerden buldun?"Kimden:Doruk
-"Biraz senin hakkında araştırma yapmış olabilirim "Kime:Doruk
-"Tamam"Diyip konuşmayı sonlandırdım. Kafamı yastığa koyup gözlerimi tavana diktim. Bugünki olanları düşünürken uyku bedenimi yavaş yavaş esir almaya başladı. Daha fazla direnmeden kendimi uykuya teslim ettim.
---------
2 gün aradan sonra yine sizinleyiiiim. Oy vermeyi unutmayın 😍😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asistanım (DÜZENLENİYOR)
Teen FictionHayat hiç birimize adil davranmıyor değil mi? Bazıları aşk acısı çeker, bazıları evlat acısı, bazıları anne baba acısı. Bazıları yoksulluk çeker, bazıları bolluk bereket, bazıları çöpler de yiyecek bi kırık ekmek arar, bazıları ise ekmek beğenmez. B...