İLKİM !!!

43 3 11
                                    

 

İlk öpücük herkez gibi benim içinde çok önemli olan şeylerdi onu herzaman evleneceğim adama saklamayı düşünürdüm.Sadece ona özel olmasını ona ait olmasını isterdim peki şimdi.

Toprak beni öpüyor ve ben ne karşılık verebiliyorum ne de itiraz edebiliyorum bu şoktan dolayı mı yoksa başka bir neden mi var bilmiyordum.Benim şuan ilkim gitmişti.

Ben daha tepki veremeden Toprak  geri çekildi ve durmuş olan aletten elimden tutup indirip arabaya yönlerdirdi ne benden ne ondan ses çıkıyordu zaten bu durumda pek birşey söyleyebileceğimi sanmıyordum. Arabaya binip eve doģru yol aldık ancak Toprak gelirken ki haline ters bir şekilde arabayı çok hızlı kullanıyordu normalde utançtan konuşamazdım ama aşırı hızlıydı.

-"Toprak biraz yavaşla kaza yapıcaz ."

-"Pardon ."deyip arabanın hızını azalttı

O konuşmadan başka da ses çıkmadı zaten.Bir süre sonra eve gelmiştik ikimizden de ses  çıkmıyordu beraber içeri girmemize rağmen Toprak hızlıca odasına çıktı ve kapıyı sertçe kapattı ne yani sinirlenmiş miydi ?  Bu durumda asıl benim kızmam gerekmiyor muydu.Beni zorla öpmüştü sonuçta hem de ilkimi almıştı benim onun yüzüne bakmamam lazım dı ama.Az daha yürüyüp kendimi salonda ki koltuğa attım.Kafamı toparlamam gerekiyordu önce zaten yatsam dahi uyuyamazdım.Yaklaşık yarım saattir kapalı olan televizyonu izledim ilk önce can sıkıntısından açayım dedim ama sonra karma karışık düğmeler felan görünce bozarım felan sonra Rüzgarın diline düşerim diye vazgeçmiştim.Az sonra kapıdan sesler gelmeye başladı zaten ışığı yakmadan salonda oturuyordum bu beni iyice ürkütmüştü.Hemen koşarak kendimi mutfağa attım tabi mutfağa girerken salondaki vazolardan birini alıp geçmiştim o ayrı ne olur olmaz.Kapı yavaşça ses çıkarmamaya çalışır şeklinde açılıyordu benim kalbim ise çoktan maratona bağlamıştı. Aklıma gelen tek şık hırsızdı Rüzgar evdeydi Toprak da evde Arda zaten şehir dışında acaba Ezgi sürtüğümü onun bu saatte evde ne işi var ama dimi.Evet evet kesin hırsız diye düşünüp beklemeye başladım ayak seskeri buraya  yaklaşıyordu .Elimde ki vazoyu havaya kaldırıp beklemeye başladım sessizce kapının arkasında bekliyordum nefes bile almamaya çalışıyordum nerdeyse.

  Az sonra uzun boylu biri mutfağa girdi içerisi hiç aydınlık olmadığından onu göremiyordum ama boyu benden baya uzundu aldırmayıp elimdeki vazoyu sertçe adamın kafaya vurdum.Vazonun parçaları etrafa sıçrarken hırsızda büyük gürültüyle yere yığıldı hemen koşup ışığı açtım ki açmaz olaydım yerde kanlar içinde onu yatarken görmeyi beklemiyordum ister istemez gözümden bir damla yaş aktı zaten geriside ardı ardına düşmeye başlamıştı.Dizlerimin üstüne çöküp kafasını kucağıma alıp seslenmeye başladım.

  -''Arda kalk, ne olur kalk,özür dilerim bak bilerek yapmadım kalk hadi,Merve'den sonra seni de kaybedemem ne olur hadi aç gözlerini."

Bir yandan seslenip bir yandan da ağlıyordum gözyaşlarım yüzüne düşüp ıslatıyordu hep.

-"Bekle burda yardım çağırıp gelicem tamam mı Allahım sen onu bana bağışla ne olur."

Koşarak yukarı Toprağın odasına çıktım bir yandan da dua ediyordum.Hızlı bir şekilde kapıyı açıp içeri daldım.Paldır küldür içeri dalmam üzerine Toprak sıçrayarak yataktan kalktı

-"Ne oluy..Yağmur bu halin ne neden ağlıyorsun üstündeki bu lekeler ne."
Toprak uzun uzun konuşuyordu ama ben hiç birşey anlamıyordum sadece kulaklarım uğulduyordu.

-"Şey oldu ben şey sanmıştım şey edince kaldı öyle şeyettim ama olmadı.Ben şey yapmadım.''     Ne dediğimi ne anlattığımı bilmiyordum derken yanağımda bir sızı hissettim o an kendime geldim sanırım bir çeşit şoktan çıkmıştım.

HAYAT GEÇ KALMAYI AFFETMİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin