Yaz Kırıntısı ~ Askıda

BÖLÜM 4: Yaz Hanım

Selaaam

Suskunluğum asaletimden falan değil. Geri zekalılara laf anlatmaktan yoruldum, sıkıldım, bunaldım. (Sfdggsa. Size de oluyor mu?)

Multide; Nefes Giray(Asi bir havası var. Çok havalı.♡) 😇

Sabahleyin erken kalkıp ilk ders için üniversiteye gelmiştim.

Ders işlenecek sınıfa girip ders bitene kadar önemli yerleri not aldım. Dersin bitiminde sınıfın çoğu dışarı çıkarken ben yerimde oturmayı tercih ettim. Telefonumla uğraşıyorken yanımda bir hareketlilik hissettigimde başımı çevirip ne olduğuna baktım. Yanımda oturmuş bana kocaman bir gülümseme gönderen kızla göz göze gelince bende hafif bir tebessüm gönderdim. Uçlara doğru kızıllaşan saçları ve kahve renkli gözleri vardı. Imm...çok uyumlu görünüyordu.

Bir elini öne uzatınca bende tanışmak için elimi uzattım. Bembeyaz ve yumuşacık elleri vardı.
" Merhaba, Ben Nefes."
Bende adımı söylemek için dudaklarımı araladım.
" Merhaba, bende Yaz."
İsmimi söylememle kaşları hafifçe kalktı. Hiç şaşırmadım çünkü çok karşılaştığım bir durum. İnsanlar ismimi duyunca hep bu tepkiyi verir.
"Vay, daha önce hiç karşılaşmamıştım bu isimle. Güzelmiş. "

Neşeyle söyledikleri karşısında bende neşelenmiştim. Enerjisi yüksek bir kızdı. Daha sonra biraz sohbet ettik. Kendisi aslında işletme okuyormuş. Girdiğimiz ders ortak dersmiş. Maraşlıymış ama dört yıldır burda yaşıyormuş. Daha önce Ailecek Kıbrıs'ta oturuyorlarmış. Şimdi ise kardeşi ile burda üniversite okuyormuş. Birinci sınıf öğrencisi olduğu için dört yıldır neden burda yaşıyoruz dediğini anlamadım. Kendisine sorduğumda liseyi de aileleri zoruyla burda okumak zorunda kaldıklarını öğrenmiştim. Gerçekten çok iyi bir kızdı. Eminim ki iyi anlaşacaktık.

Onunla biraz daha sohbet ettikten sonra biraz işinin olduğunu söyleyip sınıftan ayrıldı.

Sınıfta tek oturmaktan sıkılınca dışarı çıkıp biraz hava almak istedim. Eşyalarımı toplayıp kapıya yöneldim. Koridora çıktığımda çaprazda bulunan merdivenlerden Kuzey ve Enes'in indiğini gördüm. Enes bana bakarak inerken aynı anda Kuzey'e bir şey söyledi. Kuzey'in kaşları çatıldı eş zamanlı olarak Enes'i sırtından sertçe itti. Allahı'm! Ne yapıyor bu çocuk? Enes merdivenleri üçer beşer atlayarak inip tam karşı duvara yapıştı. Ama bildiğiniz yapışmak.

İrileşmiş gözlerle ona bakarken bana dönük yüzü beni görünce gülümsemeyle ışıdı. Demek oluyor ki, iyi.
Gözlerimi devirip göz ucuyla Kuzey'e bakıp aşağı inen merdivenlere yöneldim. Bu salak çocuklarla daha fazla aynı yerde durmak istemiyordum. Hızlı hızlı inip bir alt kattaki koridora ulaştığımda birden yanımda Kuzey belirdi. Sırıtarak bana bakarken konuştu.
" Ne o? Kaçar gibi bir halin var Yaz Hanım. "
O hafif eğilmiş bana bakarken ben önüme bakarak konuştum.
" Belkide bir daha yere düşüp ve bir daha özürsüz kalmak istemiyorumdur." diye kinâyeli bir şekilde konuştuğumda sırıtması daha da genişledi. Ama bir dakika... O az önce benim adımı mı kullandı? Aniden durup ona döndüğümde hâlâ sırıtarak bana bakıyordu. Cırlamaya başladığımda da bu performansı sergileyebilecek miydi acaba?
"Sen benim adımı nerden öğrendin!?"

Mimikleri zerre değişmezken yanımıza soluk soluğa Enes geldi. Bir bana bir Kuzey'e bakarken Kuzey keyifle sırıtıp gözleriyle Enes'i gösterdi. Ne!? Hain çocuk. Oysa ne çok sevmiş, ne tatlı bulmuştum. Dün adımı sorup birden ortadan kaybolması bu yüzdendi demek. Kuzey'in yakın arkadaşı olmalı.

Tekrar Kuzey'e döndüm ve beklentiyle bana baktığını gördüm. Enes'e kızacağımı mı sanıyordu? Maalesef yanılıyordu.

Enes'e göz ucuyla baktığımda endişeyle bana bakıyordu. Merak etme tatlı çocuk. Seni oyununa alet eden bu Kuzey kutbunu çok güzel bozacağım şimdi.
Gözlerimi tekrar Kuzey'e çevirip cool bir şekilde konuştum.

"Adımı bu kadar merak ettiğini bilmiyordum. Söyleseydin derdim cicim. Oyunlara gerek yoktu."

Dördüncü bölümün de sonuna geldik. Hikayeyi sevenler? 👽♣★
♥♡♥