Hep daha iyisi için çabaladık. Oysa bir ileri üç geri gidiyorduk. Farkettiğimizdeyse başladığımız yere dönmüştük geri adımlarla.
Hayat ölüşümüze rağmen bir yerlerde devam etti. Bir yandan pes etmemiz için entrikalar çevirirken diğer yandan pes etmeye fırsat vermedi. Okyanusun ortasında kıyıya ulaşmaya çalışır gibi umutsuzca çırpındık. Ne yerimizi ne yönümüzü bildik. Pusulasızdık.. Kayıptık..
Soğuk bir kent meydanında oraya buraya koşturup duran yabancılar arasında kimsesizdik. Kimsesizleştik. Yaşayan kalabalıklarda kimsesiz ölülerdik.
Mutluluk diye bir şey var dediler. Deliler gibi aradık durduk. Onu bulmak uğruna talan ettik tüm dünyayı. Bulamadık.. Sahip olduklarımızı da yitirdik. Herkes her yerdeydi artık her şey hiçbir yerde.. Ve bu arayış hiç son bulmadı..
Bir zamanlar insanlar birbirlerine yalan söyler,birbirlerini kandırırlardı. Şimdi öylesine kendimize döndük,öylesine yabancılaştık ki kendimize söylüyoruz yalanları, kendimiz inanıyoruz. İnsan bu ya saftır işte hazırdır inanmaya, ufacık bir umudun ucuna takılıp koşturmaya.. Kendimize bile kanıyoruz. Bazen olanları değil de görmek istediklerimizi görüyor gözlerimiz. Lakin unuttuğumuz bir şey var '' Dilin inkar etmesi ve kalbin buna inanması önümüzde duran gerçeği değiştirmeye yetmiyor.'' Bundandır belki de parmak uçlarımızı kanatan hayal kırıklarımıza rağmen yeni hayaller kuruyor oluşumuz,garantisi olmayan yarınlara ütopik bugünler inşa edişimiz..
İnsan ,çıkmaz sokakta değil, dört duvar arasında sıkıştığının farkında değildir ya da kabullenemeyecek kadar küçüktür. Uçmak ister, kaçıp gitmek,özgür olmak.. Oysa yalnızca kuşların kanatları vardır..(Umut dediğimiz tam da burada devreye giriyor işte. Hiç yoktan,tutunacak bir parça umut var etme çabası...) Yine de hepimiz birer hezarfen değil miydik aslında? Ama hayatın son sözü ''YAKTIRDIN KANATLARINI BANA. AZAD ETTİM SENİ ESARETİMDEN. KANATSIZSIN. UÇ ŞİMDİ GÖKLERE'' olmuştu.
Ve usulca fısıldadı insanoğlu '' VE GÖKLERİ TOPRAĞIN ÜSTÜNDEN İZLEMEK NE BÜYÜK KAYIP HEM DE BÖYLE HIZLA DÜŞERKEN..'' Sonra sıkıldı bu oyundan kanadı kırık kuş rolüne soyunmaktansa uçamadığı yolları yürümeyi denedi..
ÇIRPINDI... ÇIRPINDI... ÇIRPINDI... ÇIRPINDI...
DOĞDU..
YAŞIYOR...
ÖLECEK...