CAM (Düzenleniyor)

~Bölüm 3~

Kafamın içindeki gergedan sürüsü uyanmamı sinyallerini veriyordu. Beynimdeki ağrıyı biraz olsun giderebilmek için elimle kafamı ovuşturarak yattığım koltuktan doğruldum. Ağzımdan çıkan inlemeyle etrafa bakındım. Bi saniye koltuk? Nerdeyim ben be.. irkilerek etrafa bakındım. Dün geceye dair görüntüler kesik kesik gözüme gelirken ayaklandım başımın dönemesiyle tekrar olduğum yere oturdum.

"Sen kimsin?" Dedim gözlerimi büyüterek karşımdaki uzun boylu esmer çocuğa bakarken hiç istifini bozmadan devam etti.
"Dün geceyi unuttun mu? Ah tanrım harika bir geceydi." Dedi sinsi sırıtışını takınırken. Anın verdiği reflexle üzerime baktım. Kıyafetlerim üzerimdeydi. Eee nasıl oldu ki o iş o zaman. Duyduğum kahkahayla kaşlarımı çattım. Dalga mı geçmişti o benle ? Kafasına atmak için birşeyler aradım.
"Sakin ol sadece eğleniyorum. Dün gece çok sarhoştun evin olmadığını söyledin bende seni buraya getirdim." Dedi suratına ifadesiz bakarken dün geceden kesitler kafama dolmaya başladı. En son bir erkek grubuyla sahilde içiyordum. Harika.
"Eve gitmem gerek nerdeyiz?" Dedim telaşla ayaklanırken arabam bütün gece barın önündeydi üstelik dün eve gitmemiştim.

Selime haber vermişlerse bu sefer kurtulmam imkansız. Bi kere kalkıştığı ev hapsinden bu sefer yırtamazdım. Sorarcasına karşımdaki uzun boylu çocuğa baktım. İçerden gelen gürültüyle ikimizde kafamızı aynı anda arkaya çevirdik. Bağırışlar ve birşeylerin kırılma sesi geliyordu.
"Karya. Ev arkadaşım. Salak bi sevgilisi var yine o kızdırmıştır çocuğu sinirlenince böyle kırar döker." Dedi anlayışlı bir şekilde gülümserken. Umursamazca baktım 
"Gerçekten gitmem gerek." Dedim içten içe panik yapsamda belli etmemeye çalışıyodum.
"Tanışmadık . Ben Melih." Dedi ama benim eve gitmem gerekti artık.
"Bak memnun oldum tamam mı? Ama artık gitmeliyim nerde olduğumuzu söyle yada beni mer-bara bırak." Dedim hızla ayaklanarak. Ayakkabılarım ayağımdaydı yani herşeyim tam olduğuna göre gidebilirdim. Hızlı kapıdan çıktım. Melihinde arkamdan geldiğine emindim.
"İçmek için erken bir saat değil mi? Hayır biraz daha bekleseydin akşam birlikte gidebilirdik."
"Pardonda neden birlikte gidiyormuşuz? Farkındaysan daha 10 dakka önce tanıştık." Dedim ukala tavrını hiç bozmadan devam etti oda.
"İnsan az bişey minnet eder seni kucağımda taşıdım be sarhoş halinle, belim koptu." Dedi bi anda kan beynime sıçradı. Ne demişti o. Şişko mu demek istedi. Bir kıza denilecek en kötü şeylerden biri ! Gözlerimden alevler çıktığına emindim.
"Sen bana şişko mu dedin? Lafını geri al çabuk, sen bana nasıl şişko dersin sensin şişko hemen geri al lafını yoksa sapık var diye bağırırım." Dedim korkmasada gülerek ellerini teslim olurmuş gibi kaldırıp " tamam tamam sakin ol VS mankenlerine taş çıkarırsın maşallah ben çok güçsüzüm ondan ağırmıştır belim." Dedi sırıtarak bu sırada arabasına binmiştik.
"İyi aferim." Dedim bende söylediği şeyden memnun olarak sonuçta güzel bir fiziğe sahiptim fazlam olmadığına emindim. O güçsüzdü ve beni taşıyamamıştı.

Fazla bir zaman geçmeden bara geldik arabadan ikimizde inince o önden bara doğru yöneldi bende otoparka doğru ilerledim biran önce eve gitmeliydim.
"Hey nereye gidiyorsun." Diye bağırdı arkamdan.
"Arabama gidiyorum" dedim yürürken.
"Hani içmeye gelmiştik." Dedi hayalkırıklığıyla oda arkamdan gelirken
"Öyle bir şey söylediğimi hatırlamıyorum." Dedim bende arabamın kapısını açarken lanet olsun telefonumuda arabaya bırakmıştım.
"Hiç de Audi'si olan kızlara benzemiyorsun. Baba parası yiyen Pelinsulardan mısın yoksa. Baban ne iş yapıyor söylesene." Dedi göz kırparken bu dediğine bozulsamda ona belli etmedim ben duygularını belli eden birisi değildim.
"Söylesene sende mi baba parası yiyen piç tiplerdensin?" "Ayrıca adım pelinsu değil babamda yok." Dedim bir solukta bozulduğunu ve şaşırdığını yüzündeki duygu geçişlerinden anlamıştım.
"Aa şey kusura bakma gerçekten takılmak için söylemiştim." Dedi pişman olduğunu belli ederek devam etti.
"Ayrıca ismini hala söylemedin ve bir randevuya ne dersin? Tamamen arkadaş olarak." Dedi özür dilermiş gibi bu haliyle tatlı görünsede ben evliydim ve bunu bilmiyordu. Bir randevu benim için tehlikeliydi. Arabama bindim ve kapıyı kapattım. Camı indirdim ve "Destina." Dedim gülerek uzaklaştım.