"MEMNUN OLDUM BENDE KARYA SARDIÇ. HAMİT SARDIÇ'IN OĞLUYUM.""KARYA SARDIÇ. HAMİT SARDIÇ'IN OĞLUYUM."
"HAMİT SARDIÇ'IN OĞLUYUM."
Duyduklarım beynimde zonkluyordu. Resmen kulaklarım zil çalmaya ateş atmaya başlamıştı. Hayatımda ilk kez ne yapacağım diye düşünmeye başlamıştım. İlk kez birilerini arkadaş olarak kabul etmek istemiştim. İlk kez arkadaşım olsun istemiştim. Bu bana işaretti. Benim yalnızlığa mahkumluğumun işaretiydi. Dahası Hamit Sardıç'ın bir oğlu mu vardı? Kaç kere aynı ortamda bulunmuştum bir defa bile bir oğlu olduğundan bahsetmemişti. O cadı kadının böyle bir oğlu vardı ve ne bir dergide ne bir magazin haberinde nede cemiyette bir kere görünmemişti. Düşüncelerimi Seda'nın cırtlak sesi böldü.
"Selim Amca kimdi canım? Destina ile ne bağı var ki?"
"Selim amca aile dostumuz."
"Hmm çıkaramadım ben tanıyormuyum. Soy ismi ne?"
"Bütün aile dostlarımızı tanıyormusun Seda.
"Be..Ben ..şeey kalksam iyi olur. Bir işim vardı.Unutmuşum kusura bakmayın."
Alel acele kalkmaya çalışıyordum masadan elim ayağıma dolaşmıştı. Kimseye bir şey açıklama yapmadan daha çok hayatlarına dahil olmadan bu evden de hayatlarından da çıkmam gerekiyordu.
Melih'in yüzünde hiç bir şey anlamadığı belli olan bir ifade vardı. Hiç bir şey söylemeden kapıya doğru ilerledim. Trençkotumu alıp hızla çıktım.Asansör düğmesine bastım ve beklemeye başladım.
Melih'in evinin kapısı açıldı ve kapandı. Arkamı döndüm. Karya bana doğru geliyordu.
"Melih'ten uzak dur."
"Anlamadım.?"
"Ben çok iyi anladım senin derdini. Para için kendini satmışsın Selim amcaya belli oda yemiş ama benim kardeşimden uzak dur." duyduklarımın siniriyle hızla tokat attım. Bir anda kendimi asansörün içinde sırtımı asansörün soğuk duvarında boğazım sıkılırken buldum. Karya'nın ateş saçan gözleri sinirle üstüme dikilmişti.
"Sen kimsin de bana tokat atmaya kalkarsın. Seni orospu kardeşimden uzak dur aptal kadın."
Ben çırpınırken iğrenç bir yaratıkmışım gibi beni bıraktı ve asansörden çıktı. Ellerimi boğazıma götürüp öksürmeye başladım öyle sıkmıştı ki morardığına emindim. Gözlerim dolmuştu. Aynadaki dağılmış halime baktım. O an bir kez daha acıdım kendime. Bu boktan hayatımda ben kimdim ki bir arkadaşım olsun istemiştim. Hayatıma kimseyi sokmamıştım bunca yıl yine sokmazdım. Bir kez bu hataya düşmüştüm buda bana ders olmuştu.
....
Bazı durumlar vardı hayatımızda, bazı anlar. Hiç olmasın ,yaşanmasın dediğimiz. Bu hayatta hiç bir zaman mutlu olmamıştım ben. Küçücük yaşımda babamı gözlerimin önünde kaybetmiş, annemi başka bir adamla iş başında basmıştım.
Üvey babasından , öz annesinden dayak yemiş sonra bütün yalvarmalarıma rağmen beni çarşının ortasında terk etmiş bir anneye sahiptim. Sahi neredeydi ne yapıyordu şimdi bilmiyordum ama her şeye rağmen içimde ona karşı bir sevgi beslediğimi çok iyi biliyordum.
Yıllarca yetimhanede tek başıma ne bir arkadaş, ne bir tanıdık hiç bir şey hiç kimseye tutunmadan gelmiştim bu yaşıma. Uyuşturucu bağımlısı olduğum için liseden atılmış ondan sonra yetimhaneden kaçıp yıllarca sokaklarda yaşamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAM (Düzenleniyor)
Literatura Kobieca"Aşk albayım.. Tüm dünyaya kafa tutarsında bir yanak çukurunda diz çöktürür sana.." Evli, Mutsuz, Ruhsuz... Hayatı yalanlar üzerine kurulu bir kadın.. Eğer gerçekten bir hayatı olsaydı yalanlar üzerine kurulu olması onun için büyük bir sorun olabili...