Bölüm-18/ Hissizleşenler

291 21 24
                                    

Kalbin ikilemlerinde tek başıma kaldım çoğu kez...

Hani, bir yanın doru at gibi koşmak isteyip, bir yanında hala kış uykusundadır ya...

Bir tarafın "Gel" diye haykırırken;bir tarafın "Git" diye ağlar...

Hissizleştim biraz da...

Kalbinin sahibi seni bırakıp gidince,sahipsiz kalıyor insan. Kimseyi sahiplenemeyince de hissiz...

Bekliyorum işte,

her seferinde, tek gelişi saat dokuzda olan treni saat onda bekliyorum...

Hissizleşmek bu mudur sence de?
Sen de böyle oluyor musun hissizleşince?
Sahi sen his hissiz kaldın benden gidince?

Her seferinde yeniliyorum sana.
Her seferinde zamanımı kaybedip,saati soruyorum...

Her seferinde binip gittiğin geminin limanında saatlerce, dön diye dua ediyorum.

Ve bazen,
                  geliyorsun...

Ben getiriyorum kolundan tutup sıkıca.

Bir geliyorsun ki tam hoşgelmelik...

Bir geliyorsun ki kışlar kardelen açmış,

Bir geliyorsun ki mavi güller bitmiş deniz kenarında...

Bir vakit papatya soluyorum seninleyken...

Sonra, bir papatya falı beliriyor. "Sevmiyor" diyerek.

Gözümü açıyorum, bakamıyorum.

Yoksun.

Gitmişsin hem de görüşürüz bile demeden...

Biliyorsun çünkü...

Ama
Bunların
Hepsinden
Kötü
Bir
Şey
Var.

Hissizleşmemden, beklemekten hatta gitmenden bile daha kötü bir şey.

~ BÜYÜ ~#Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin