Yerin Derin'liğine gir,çıkma!

264 69 12
                                    

15 Eylül, saat:  19.21:
Yukarıda ismi geçen şahsın isteği üzerine darp raporu teslim edilmemiştir.
**
Aşk diye taktığın kanatların vardı
Ben  uçamazdım ama sen ellerimden tutup havalandırırdın.
Birgün yerde kanatlarınla, kalakaldım.
Ayağa kalktım, yüreğimde kan, seni aradım.
Uçamadan yürüyerek gitmişsin, elimde kanatların...
**

15 Eylül, saat: 12.00: (Eylül)

Aşkım?! Sevgilisiymiş demek!  Aras'ın bir düzeni, bir hayatı varmış. Sanki onun düzeni Hiç bozulmamış, onun hiç sorunu yokmuş gibi geliyordu bana.Ben bu düşüncelere dalmışken,  Aras bu Maya denen kıza olan biteni anlatmış, ismim Eylül demeye kalmadan:

" Hayatımızı mahvettin!  Ama şunu bil, ben de Maya'ysam  bunu yanına bırakmam!  Buldun oyuncuyu sardın tabii ama sen..."

Yüzü kızarmış, ela gözlerinin beyaz kısımları kırmızı olmuştu, sağ gözünde  akamayan inatla gözüne tutunan bir damla vardı.  Beni sarsmak için harekete geçiyordu ki Aras, önüme atladı.  Tüm acımasızlık maskeleri takarak kükredi:

"Maya! Kendine gel! Uzatma seni kırmak istemiyorum git! "

Dedi. Sert bir hareketle işaret parmağını sağ tarafa doğru ittirerek.

Maya boş boş bakıp akamayan damlasını  yere bakarak yüzüne ittirince, Aras, sol ayağını yere çarptırarak:

"Hadi!"

Dedi. Tam bu sırada meraklı gözlerimi olay mahallinden çekerek derin bir nefes aldım. Gelen cırtlak ses tonuyla Aras'ın geniş omuzlarından suçlu çocuk edasıyla gözlerimi bir saniyeliğine Maya'ya fırlatacaktım ki göz göze geldik işaret parmağıyla beni göstererek:

"Bana onu koruyorsun ha Aras!?  Sen dur!  Asıl büyük kıyamet yönetmen duyunca kopacak!"

Bakışlarından içindeki zehiri içime akıttı sanki. Kafamı  Aras'ın omuzlarının  arkasına geri çektim. Aras derin bir nefes aldı ve var gücüyle:

"Maya! Git!"

Dedi.

Maya, mı cadı mı desem bilemedim, sert adımlarla gitti. Şu durumda gitmezse olacaklardan ben bile şüphe duymuştum. " Soğuk kanlı ol Eylül!"  dedim kendime, iki elimi birbirine kavuşturmuş baş parmağımı ağzımın hizasına tutuyordum. Bu benim korkma işaretimdi. Hemen bu halimi sonlandırdım, ellerimi hazır ol konumuna getirip başımı kaldırdım, Aras'ın arkasından kendinden emin bir tavırla önüne geçtim.

Şaşırdım "Yok artık!" Aras'ın önüne geçtiğimde, tıpkı benimle kavga ettiği zamanki gibi;  dolu gözler ağlak bir surat ve eğik bir baş görmeyi planlıyordum, fakat Aras'ın önüne ezikler bir şekilde geldiğimde, onu tek kaşını kaldırmış bir elini cebine koymuş ve öldürmek istercesine sanki bakışlarıyla bıçak fırlatır gibi Maya'nın arkasından bakar vaziyette buldum. Çok farklıydı. Kendimi onun sertliğinden alamadım, kendimden emin tavrım omuzlarımın düşmesiyle zedelendi ama yine de söyledim:

"Tartışmanız bittiyse beni Derin'e götür!"

Gözlerimi devirdim ve saçlarımı arkaya doğru savurdum.

~ BÜYÜ ~#Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin